İstanbul’daki yargı gündemi yine iddialarla şekillenmeye devam ediyor.
Son olarak İBB’ye kayyum dedikodusu yeniden ortaya atıldı.
Zaman ayarlı mıdır bilemem ama bu iddianın harlandığı hafta sonu biter bitmez kulağıma bir kulis geldi.
“AK Parti, İstanbul’da kayyum anketi yaptırdı” şeklinde...
Araştırdım, sordum, soruşturdum.
Firmanın ismini, araştırmanın künyesini ve hatta telefonu açan vatandaşa hangi kalıp cümleyle bilgi verildiğine kadar tüm detayları öğrendim.
Global olduğu iddiasındaki firma, yaklaşık 60 bin örnekleme sahip. Bu araştırmasında da 60 bin vatandaşa ulaşma hedefiyle yola çıkmışlar...
Henüz araştırma tamamlanmamış ama eli kulağında.
Mesela Bağcılar ilçesindeki anket çalışmaları bitmiş ama çok sayıda ilçede sürüyor.
“İstanbul’un sorunları ve yerel hizmetleri üzerine bir çalışma yapıyoruz” şeklindeki kalıp cümleyle başlıyor anketör konuşmaya...
İstanbul’un en büyük sorunu ne, İmamoğlu’nun performansı nasıl gibi klişe sorularla başlıyor anket.
Tartışılacak kısım ise son soruda geliyor.
“İBB’ye kayyum atanmasını nasıl karşılarsınız?” sorusu soruluyor.
Tam kayyum dedikodusu çıkmışken, birileri 60 bin kapasiteli bir ankette bu ihtimale verilecek tepkileri topluyor.
Hem Beştepe hem de AK Parti genel merkezinden kaynaklarımla konuştum. Sürmekte olan anket çalışmalarını ve İmamoğlu’nun performansına dair soruları doğruladılar. Hatta İBB soruşturmasına bakış açısının da ölçüldüğünü kabul ettiler.
Ama kayyum sorusunu doğrulamadılar. “Hiçbir anket firmasından bu soruya yanıt aranması talep edilmedi” denildi.
Birileri kayyum ihtimalinin yansımalarını merak etmiş görünüyor, kim bilir belki de firma kendiliğinden tam 60 bin seçmene ulaşıp bu sorunun yanıtını aramak istemiştir...
İstanbul’un bir hesabı var
Başlıkta kastedilen politik veya hukuki bir meydan okuma değil tam tersine merkezden bir hesaplama işareti...
Şöyle izah edeyim...
Çevre Bakanı Murat Kurum bir açıklama yaptı ve son 6.2’lik depremin ardından İstanbul’daki binalara ilişkin hasar tespit çalışmalarındaki son durumu paylaştı:
“İstanbul’da hasar tespit çalışmalarımız kapsamında şu ana kadar 18 bin 74 binayı inceledik. 16 bin 434 binanın hasarsız, 1640 binanın az hasarlı olduğunu tespit ettik. Hasar tespit çalışmalarımızın tamamlanmasıyla gerekeni yapacağız.”
Daha kısa haliyle; depremin üzerinden geçen 5 günlük sürede incelebilen 18 bin yapı var ve bunların bin 500’den fazlası hasarlı....
İstanbul’da toplam 1 milyon 166 bin 433 bina bulunuyor.
Yani deprem sonrası artçı sarsıntıların dinmediği kritik beş günlük sürede incelenebilen bina oranı yüzde 2 bile değil.
KÖŞENİN GÖZÜ
Fotoğraf anonim ama hafıza gerçek...
2019 seçimlerinin hemen öncesinde CHP Genel Merkezi, bugünlerde büyük suç olarak lanse edilen jammer ile haberlere konu olmuş ama hiçbir tartışmaya vesile olmamıştı.
O dönemin haber metnini birebir kopyalıyorum:
“CHP’de İzmir Büyükşehir ve ilçe adaylarının görüşüleceği MYK ve PM toplantısı öncesi Genel Merkezde uygulanan ziyaretçi yasağının, yanısıra MYK ve PM üyelerinin dışarıyla iletişimini kesmek için yeni cihaz alındığı ortaya çıktı. Genel Merkezin aldığı yeni jammer (sinyal kesici) bugün MYK toplantısından önceye devreye sokuldu. Yeni cihaz sayesinde CHP Genel Merkezi’nin dış dünyayla bağlantısı kesildi. Jammer yüzünden Genel merkez binasının MYK ve PM salonlarının bulunduğu katlarda cep telefonları çalışmadı.”
Jammer için de bir milat var anlaşılan ve bu tarih oldukça yeni olsa gerek...
KÖŞENİN SÖZÜ
“Kafasında tereyağı olan güneşte yürümemeli.” - Felemenk atasözü.