Dünyanın felaketi bitmiyor.

Amerika kıtasında orman yangınları Amazon yağmur ormanlarını yok edip, ekosistemi tehlikeye atıyor.

Afrika’da dünyanın en kitlesel göçleri yaşanıyor.

Geçen yaz hatırlayacaksınız Avrupa’da rekor sıcaklar ölümlere yol açtı.

Seller, hava kirliği...

İşte Uluslararası Af Örgütü, yedi kıtada 150 ülkeyi mercek altına aldı ve 2024-25 Dünya İnsan Hakları Durumu raporunu ortaya koydu.

Amaç iklim kaynaklı adaletsiz konusunda farkındalık yaratmak.

Hemen Türkiye’yi merak ediyorsunuz değil mi? İklim politikamız maalesef ‘kritik ölçüde yetersiz” bulundu.

★★★

İşin içine para girince ekosistem yara alıyormuş, insanlar ölüyormuş, gelecek kapkaranlıkmış, dünyayı yönetenlerin umrunda olmuyor.

Trump’ın “Sondaj bebeğim, sondaj” sloganı, ardından ABD’yi Paris İklim Anlaşması’ndan çıkarması gibi.

Ya da Türkiye’de yeşil görünen her yere binalar dikilmesi, ormanların katledilmesi gibi.

★★★

Uluslararası Af Örgütü kıta kıta durumu ortaya koymuş. Bakın neler yaşanmış:

AFRİKA: Sudan, dünyanın en büyük yerinden edilme krizini yaşadı. Kamerun, Fildişi Sahili, Madagaskar, Mali ve Nijer  gibi ülkelerde sel nedeniyle yüzlerce ölüm raporlandı. Somali’de kuraklık ve
seller topluluklara zarar verdi, yerel
ekonomileri çökertti.

AMERİKA KITASI: Hükümetler, sera gazı emisyonlarını azaltma ve fosil yakıt kullanımını aşamalı sonlandırma taahhütlerini yerine getirmedi. Brezilya, Ekvador  ve  Venezuela  gibi ülkeler petrol çıkarımını ve gaz yakmayı artırdı. Yüksek gelirli ve yüksek oranda karbon salan Kanada  ve  ABD başlıca sera gazı yayıcıları olmayı sürdürdü. Amazon havzası  başta olmak üzere bölgedeki yangınlar, çok büyük hassas ekosistem kaybına yol açtı ve karbon yutaklarının küresel ısınmayı azaltma becerisini olumsuz etkiledi. Arjantin, Bolivya, Brezilya, Kanada, Kolombiya, Ekvador, Paraguay, Peru ve ABD’de geniş çaplı orman yangınları oldu. Brezilya’nın Rio Grande do Sul eyaletindeki sel 2,3 milyon kişiyi etkiledi ve 600 bin kişiyi yerinden etti.

ASYA-PASİFİK ÜLKELERİ: Hindistan,  Afganistan, Pakistan ve Nepal’deki seller ve heyelanlar yüzlerce ölüme sebep oldu. Bangladeş’te 500 bin kişiyi yerinden etti. Hindistan’ın başkenti Delhi’de ve  Pakistan’da hava kirliliği rekor seviyelere ulaşarak, ölümlere yol açtı. Çin’de fosil yakıt dışı kaynaklardan elde edilen enerji ilk kez fosil yakıtlardan elde edilenden fazlaydı. Papua Yeni Gine’de arazilerin yüzde 30’u koruma alanı olarak ayrıldı. Güney Kore’de çığır açıcı bir mahkeme kararı, hükümetin gelecek nesillerin haklarını korumak için sera gazı emisyon hedeflerini gözden geçirmesi gerektiğine hükmetti. Pasifik Adaları halkları, Uluslararası Adalet Divanı’nda devletlerin iklim değişikliğiyle ilgili yükümlülüklerine ve sorumluluklarına ilişkin duruşmaların başlamasını destekledi. Japonya’nın yurtdışında sıvılaştırılmış doğalgaz projelerine yatırımları, küresel çapta fosil yakıtı azaltma çabasına zarar verdi. Avustralya, kömür ve gaz üretimini azaltmak yerine artırmayı planladı. Yeni Zelanda’da yeni yasa çevresel korumaları zayıflattı; Endonezya’da taslak enerji yasaları, net sıfır emisyona geçişi kolaylaştırmadığı için eleştirildi. Çevre hakları savunucuları, çalışmaları nedeniyle hedef halindeydi. Vietnam’da cezaevinde tutulan ve koşullarını protesto etmek için üçüncü kez açlık grevine giren biri de bu kişiler arasındaydı. Kamboçya’da Doğa Ana hareketiyle bağlantılı 10 çevre aktivisti “komplo kurmak” ve “Krala hakaret” suçlarından mahkûm edildi.

AVRUPA VE ORTA ASYA: Birçok ülke, insan kaynaklı iklim değişikliğinin şiddetlendirdiği seller, orman yangınları ve aşırı sıcaklar gibi afetlerle boğuştu. İspanya’da şiddetli yağmurlar su baskınına sebep oldu, 224 kişi öldü. Rekor sıcaklıklar,  Yunanistan ve Portekiz’de ölümlere yol açtı. Almanya’nın iklim planları yetersiz, Türkiye’nin iklim politikaları ise “kritik ölçüde yetersiz”di. Hollanda iklim politikalarını zayıflattı, Norveç yeni fosil yakıt aramalarını sürdürdü, Yunanistan  doğalgaz altyapısını genişletti ve Belçika fosil yakıt teşviklerine 15,5 milyar dolar harcadı. Azerbaycan, Ermenistan  ve  Gürcistan’da doğal kaynakların çıkarılmasının yol açtığı zararı protesto edenler, susturuldu. Dünya Bankası’nın araştırmasına göre, Özbekistan’da hava kirliliği her yıl yaklaşık üç bin erken ölüme sebep oldu.  Slovenya’nın daha katı emisyon limitleri uygulaması, Hırvatistan’ın 2030’a kadar yüzde 75 yenilenebilir elektrik planlaması,  Macaristan’da yenilenebilir enerjinin artması gibi olumlu olaylar da yaşandı. AİHM’in dönüm noktası niteliğinde bir kararla  İsviçre’nin yetersiz iklim politikasının, etkili korunma hakkını ihlal ettiğine hükmetti.

ORTA DOĞU VE KUZEY AFRİKA: Su sıkıntısı en büyük sorunlardan biriydi

Irak ciddi su sıkıntısı çekti, hava ve su kirliliği arttı. Etkili olmayan atık yönetimi ve ormansızlaşma, toz fırtınalarını ve sudan bulaşan hastalıkları yoğunlaştırdı ve başta yerinden edilenler olmak üzere hassas nüfusları orantısız etkiledi. Ürdün de su sıkıntısı çekti ve talebin sadece üçte ikisini karşılayabildi. Kuveyt’i aşırı sıcaklar vurdu, mayısta rekor sıcaklıklar geçmiş ortalamanın 4°C ila 5°C üzerindeydi. Buna rağmen devlete ait Kuveyt Petrol Şirketi CEO’su ülkenin 2035’e kadar petrol üretimini önemli ölçüde arttıracağını açıkladı. Bahreyn, 400 yeni petrol ve 30 gaz kuyusu açarak, fosil yakıt üretimini arttırmak için kredi talebinde bulundu. Global Witness’ın haziran raporu, Birleşik Arap Emirlikleri’nin COP28 ekibinin 2023’te iklim konferansına ev sahipliği yaparken, devlete ait Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi için fosil yakıt anlaşmaları yapmaya çalıştığını doğruladı. Suudi Arabistan  2025-2027 arasında petrol üretimini arttırmayı planladığını açıkladı.

En büyük aşk ve sevdam vatanım

Bugün ‘Apolitik’ soruları İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat yanıtladı.

- Güne başlarken bir ritüeliniz var mı?

Genellikle büyük bir fincan Türk kahvesi ile güne başlamak ve evden çıkıncaya kadar Youtube kanallarında Yılmaz Özdil ve Fatih Altaylı’yı dinlemek.

Şenol Sunat’ın çocukluğu. 

- En son hangi kitabı okudunuz?

Uzun süredir kitap okuyamıyorum. Daha ziyade parça parça özellikle yapay zekâ ile ilgili bilgi mahiyetinde olanları. Kısa süre önce okuduğum ve beni etkileyen Jose Saramago’nun ‘Körlük’ romanı. Körlüğün, fiziksel değil ahlaki çöküş, toplumsal çürüme ile anlatıldığı ve kadın direnişinin öne çıktığı bir eser.

- En son hangi filmi izlediniz?

Son zamanlarda komedi filmleri tercih ediyorum. Yerli yapım ‘Takıntılar’ı izledim.

- En sevdiğiniz ses ne sesi?

Çok sessiz bir ortamda su sesi.

- En çok dinlediğiniz üç şarkı?

Yolun Sonu Görünüyor-Musa Eroğlu, Haram Saltanatı-Fatih Kısaparmak, Mihriban-Musa Eroğlu.

- Türkiye bir şarkı olsa hangisi olurdu?

‘Bir Şarkısın Sen Ömür Boyu Sürecek.’

Sunat, torunu Defne ile...

- Aşka inanır mısınız?

Romanlar ve destanlardaki aşktan söz ediliyorsa, bugünün dünyasında o aşkların olduğuna inanmıyorum. Benim için en büyük aşk ve sevdam vatanım.

- Kırmızı çizginiz nedir?

Türkiye Cumhuriyeti devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü.

- En sevdiğiniz yemek?

Karnıyarık, tüm zeytinyağlılar.

- Asla yemem dediğiniz bir şey var mı?

Yemek ayırmam ama içinde ne olduğunu bilmediğim yemekler diyebilirim.

- Sizi ne heyecanlandırır?

Ülkemin, kendimin ve çocuklarımın başarıları.

- Yağmur mu, güneş mi?

Yağmurdan sonra çıkan güneş.

- Güz mü, ilkbahar mı?

İlkbahar. Her şeyin yeniden doğuşu.

- İnsanlarda en sevmediğiniz üç hareket?

Tavassut, kibir ve yalan.

- Geçmişe dönerek birine bir şey söyleme şansınız olsa kime, ne söylersiniz?

Rahmetli olan anneme onu canımdan çok sevdiğimi bir kere daha çok yüksek sesle söylemek isterdim.

- Size şu anda telefonsuz üç gün verseler ne yaparsınız?

Oğlum, kızım ve torunum Defne ile bir arada olmak ve geçmişi anmak isterdim. Tabi onların da telefonları olmamak kaydıyla.

- Yeniden dünyaya geldiniz ve seçme şansınız var, kim olmak istersiniz?

Beni gerçekten yoran bazı detaycı özelliklerimi törpüleyerek yine kendim olmak isterdim.

- Herhangi bir enstrüman çalar mısınız?

Maalesef bir enstrüman çalamıyorum. Keşke öyle bir kabiliyetim olsaydı.

- Kaç yaşına kadar yaşamayı dilersiniz?

Zihinsel ve bedensel olarak kimseye muhtaç olmayacak yaşa kadar. Tüm duam budur.