Dünkü yazımda “Tek Adam” rejiminin 70 yıllık hikayesini anlatmıştım...

Bugün de, AKP’li Cumhurbaşkanı’nın yeni anayasa taslağını nasıl ve kimlere hazırlattığını anlatacağım: Aslında ben değil, Daha İyi Yargı Derneği Başkanı, değerli hukukçu Mehmet Gün anlatacak, sizler de hayretler içinde okuyacaksınız! Başlık, Ara başlıklar ve yorumlar bana aittir...

Geçtiğimiz 12 Eylül’de Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nde Hukuk Politikaları Kurulu’nda konuşan AKP’li Cumhurbaşkanı aynen şu cümleyi kullanmıştı.

-Geçen yıl önce anayasa konusunda söyleyecek sözü olan, bilim insanlarının ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katıldığı bir dizi çalıştay düzenledik, ardından da kendi anayasa metnimizi hazırladık.

Burada devreye Mehmet Gün giriyor ve aynen şöyle diyor:

-Erdoğan’ın sözlerinin “kendi anayasa metnimizi hazırladık” kısmı doğru. Fakat “çalışmalara anayasa konusunda söylenecek sözü olan bilim insanlarının ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katıldığı” sözleri tam doğru değil!

Öncelikle kendisinden örnek veren hukukçu Gün, başkanı olduğu Daha İyi Yargı Derneği’nin, 2017 yılında “Türkiye’nin Orta Demokrasi Sorunları ve Çözüm Yolu” kitabını, 2021’de ise “A’dan Z’ye Türk Yargı Sistemi” kitabını yayınladıklarını ve bu kitapta yargı bölümüne ilişkin anayasa bölümlerinin dernek tarafından yazılan bölümlerine de yer verdiklerini ve yapısal reformlar önerdiklerini anlatıyor...

Gün, uluslararası alanda da kabul gören yenilikçi önerilerini, ülke çapında düzenledikleri hukuk buluşmalarında binlerce kişiye anlattıklarını ve bu önerileri Cumhurbaşkanlığı, Hukuk Politikaları Kurulu, Adalet Bakanlığı ile yüzlerce kişi ve kuruma gönderdiklerini de açıkça belirtiyor...

Sonra ne oluyor peki? Bu kadar çok çalışma yapan yılların Daha İyi Yargı Derneği, bırakın anayasa çalıştaylarında davet edilmeyi, böyle çalıştaylar yapıldığından bile haberi olmuyor, iyi mi! Bu garip durum karşısında hukukçu Gün, bir kısım anayasa hukukçusuna da soruyor ve hiçbirinin ne çalıştaylardan ne de anayasa yazım çalışmalarından haberdar olduğunu görüyor!

Şeytan aldı götürdü satamadan getirdi!

Mehmet Gün işin peşini bırakmıyor...

Çalıştaylarda ilgili olması muhtemel haberleri yazılı, görsel ve elektronik medyada bir medya takip şirketine tarattırıyor... Ve bingo! Av. Mehmet Uçum’un başkan vekili olduğu Hukuk Politikaları Kurulu’nun 2022 yılında yeni anayasa konulu 9 çalıştay düzenlediği bilgisine ulaşıyor; altını çizelim, bunların hepsi de kapalı devre yapılıyor!

Ayrıca bu çalıştaylara kimlerin katıldığını öğrenmek, ne müzakere notlarına ne de varsa sunumlara, bildirilere veya sonuç bildirgesine ulaşmak da mümkün olmuyor... Kısacası, Cumhurbaşkanlığı bürokratları, tüm çalışmaları gizlice kotarmışlar, gizlice müzakere etmişler ve anayasa taslağını da gizlice yazmışlar!

-Diğer bir deyişle, kendileri çalmış, kendileri oynamışlar, iyi mi!

Geçmişte Prof. Dr. Ergun Özbudun’la da çalışan, 2016’da Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Adalet Bakanlığı tarafından oluşturulan Anayasa Çalışma Komisyonlarında üyelik yapan ve şu sıralar Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olarak görev yapan Prof. Dr. Yavuz Atar, 7 Mart 2021 tarihinde Cumhurbaşkanlığı bünyesinde oluşturulan “Anayasa Bilim Kurulu” nun başkanlığına getirilmiş.

Bu kişiyi, genel seçimlere yaklaşık 3 ay kala Cumhurbaşkanının üçüncü kez seçilebileceğini söyleyen kişi olarak hatırlayabilirsiniz... Gerekçesi de dillere destan olmuştu. Bakın nasıl savunmuştu görüşünü:

-Cumhurbaşkanlığını düzenleyen 101’inci maddenin referandumda değiştirilerek yerine yani 101’inci madde getirilmiştir. Muhtevası (içeriği) aynı olsa da yeni 101’inci madde yeni hak doğurur...

Nasıl beğendiniz mi? Bu muhterem kendini tutamamış, Cumhurbaşkanı’nın yalnızca üçüncü kez değil, dördüncü kez de seçilme hakkını elde ettiğini ilan edebilmişti!

-İşte yeni anayasa taslağı bu bürokratın başkanlığında hazırlandı!

Bürokratlar anayasa hazırlayamaz!

Gelelim işin asıl vahim kısmına...

Hukukçu Mehmet Gün, gayet net, gayet kesin bir şekilde belirtiyor:

-Bürokratlar anayasa metni hazırlayamaz, yazamaz! Anayasanın 88 (1) maddesi gayet açıktır: Kanun teklif etmeye milletvekilleri yetkilidir. Bu madde öz olarak, yürütme gücünü ve ona bağlı devlet bürokrasisini, kanun taslakları, özellikle de anayasa taslağı hazırlamaktan men eder!

Hukukçu Gün’ün şu kulaklara küpe olacak sözleriyle bitirelim:

-Sivil bir anayasa, müzakere ve uzlaşmayla yapılabilir. -Asker ya da sivil fark etmez- asla dayatılamaz, yüzde 50+1 meşruiyet için yeterli değildir, üçte iki gibi nitelikli bir çoğunlukla kabul edilmesi gerekir...

Bu durumda, bürokratların aldıkları talimatla, gizli kapaklı hazırladıkları yazımını yaptıkları anayasa taslağı görüşülmeye bile başlanmaz, görüşülse dahi başarısız olacaktır...

-Elinize, kaleminize sağlık Sayın Mehmet Gün...