İsmail Kartal, İstanbulspor’a karşı Dzeko, Serdar Dursun ve hatta King’le üç santrfor olarak çıktı; Gol gereken maçlarda ısrarla tek santrforda ısrar etmesinden sonra, ‘şimdi mi akıllara geldi?’ dedirtti...  Berabere biten Sivasspor maçı şampiyonluğun kaçmasında mazeret kabul edilemez. O maça gelene kadar kendi sahasında tamamen teknik direktör basiretsizliği nedeniyle bozuk para gibi kaybedilen puanların acısını çekti Fenerbahçe. Kaybedilen lig şampiyonluğu, Avrupa’dan ah vah ile silinmek, Türkiye Kupası’ndan elenmek tamamen İsmail Kartal’ın eseridir. Bunlara Süper Kupa’daki kaos da eklenince sezon kupasız kapatılmış oldu!

Galatasaray’ı deplasmanda, 10 kişi kalmasına ve hakeme rağmen yenen bir Fenerbahçe için şampiyonluğun, kupaların kaptırılmasının asla açıklaması olamaz. Çok puan toplamak, çok gol atmak birinci olamadığınız sürece başarı değildir. Bu sezon gösterdi ki İsmail Kartal’ın takımını değişik kulvarlarda başarıya götürecek psikolojisi, yeteneği eksik.

Tüm bunlara Başkan Ali Koç’un takımın patronu olduğunu unutup zamanında soyunma odalarına inmemesi, İsmail Kartal’ı rapta zapta alamaması da eklenince böyle sıfır çekilen bir sezon maalesef kaçınılmaz oldu. Şampiyon Galatasaray’ı da tebrik ediyorum.