Suriye’de görmemiz istenenler dışında hiçbir şey iktidar medyasında yer almıyor.

Ülkesine ihanet edip Suriye’yi terk edenler dışında, Suriye’de kalanlar şu an ne yaşıyor bilen var mı?

Herkes köyünde, şehrinde kimin Esad’a daha doğrusu vatanının bütünlüğüne milletinin birliğine sahip çıktığını bilir.

Bu vatansever Suriye yurttaşlarının başına ne geldi bilmiyoruz.

Halkın can mal güvenliği büyük tehdit altında gözüküyor.

Suriye’yi kuzeyden ilerleyerek parçalayanların elinde bulunan bölgelerde, tehlike büyürken bir başka eşkıya sürüsü de güneyden Golan Tepeleri’nden işgali yürütüyor.

Netahyahu, Suriye askeri Golan Tepeleri’nde cepheden çekildi dedi.

Netanyahu’ya inanılır mı?

Bu yıkım ve yok etme düzenine Ürdün de çanak tutuyor.

Son üç dört yıldır Ürdün de Suriye’yi aralıksız vuruyor.

Ürdün’ün Suriye’yi vurma gerekçesi de uyuşturucu üretimi ve kaçakçılığı idi.

Ancak Ocak 2024’te Şam’ın güneyindeki Al Suwayda şehrindeki ilaç depolarını aynı bahane ile vurarak gerçek niyetini gösterdi.

Ürdün İsrail’i vuracak Husi füzelerini düşürerek BOP’a hizmet ettiği gibi Suriye’yi de vurarak görevine devam etmiştir.

ABD maşalarının kimisi terör ile mücadele kimisi de uyuşturucu kaçakçılığı ile mücadeleyi bahane ederek Suriye’yi parçaladılar.

İsrail’in bahanesi ise zaten var.

Hizbullah ve Hamas terörü ile mücadele.

Bugün dünyada terörist, terör örgütü arıyorsanız ABD’ye ve BOP’ta görev alanlara bakacaksınız...

Ne yazık ki Suriye’yi bütün tutmaya çalışan Esad’ı suçlayanlar, Suriye’yi parçaladılar.

Bölgede antiemperyalist bir hareket, bir daha asla başını kaldıramasın diye önümüzdeki 2-3 ay içinde Suriye halkının başına her türlü tehlikenin gelmesi muhtemeldir.

İsrail Şam’ın güneyinde gerçekleştirdiği operasyonlar ile temizlediği alanlara başta ABD üsleri olmak üzere İsrail ve BOP’ta görevliler çökecektir...

İsrail’in Jpost Gazetesi’nde yer alan habere göre Golan Tepeleri’ndeki Dürzi köylerinden, İsrail’e ilhak çağrıları geldi.

Golan Tepeleri’nde yer alan köyler ister Dürzi ister Müslüman olsun büyük çoğunluğu Esad’ı desteklemişti.

Golan’da yer alan Dürzi köyü Hader’den gelen bu çağrının, korku ile yapıldığı çok nettir...

Dışişleri Bakanı Fidan da İsrail’in Suriye’yi bombalamasına ilişkin açıklamada bulundu.

“İsrail burada olabilecek en kötü senaryoyu belirleyip tedbir paketi geliştirmiş. Esad rejiminin kabiliyetlerini biliyordu. İsrail, yeni yönetimin durduğu yerden emin olmadığı için bir strateji geliştirdi. Bu çok tehlikeli bir strateji, kendilerine haber yolladık. Artık bu noktaları bombalamaktan vazgeçin dedik” ifadelerini kullandı.

İsrail’in bölgede yürütülen BOP’u bilmemesi mümkün değildir.

Hatta İsrail BOP’ta görevli olanların en sadık yardımcısıdır!

Ne yazık ki Suriye’nin toprakları kapanın elinde kalıyor...

Suriye’yi parçalayanlar, Ürdün, Suudi Arabistan ve daha nice BOP’ta görev alanlara bakınca merhum Erbakan’ın yıllar önce bir konferansta, ABD ve İsrail’e ve bölgedeki Müslüman ülkelere yönelik söyledikleri aklıma geldi.

“... Namaz kılan Yahudi kölesi, seni böyle yapmak istiyor. Ilımlı İslam demek bu demek. Sen namaz kılacaksın ama Yahudi’nin kurduğu düzene karışmayacaksın. O bütün insanlığı sömürecek...

Sonuç olarak bir ulus devlet daha yok edildi, parçalandı.

Suriye bir daha var olmayacak.

Suriye varmış gibi gösterenleri ise tarih affetmeyecektir...

Son olarak büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bölgeye bakışı ile yazımı sonlandırıyorum.

Libya’ya gönüllü giden, Suriye-Filistin Cephesi’nde emperyalizme karşı duran, Sivas’a kadar gelip Çukurova’yı isteyen Fransız Picot’a gerekli cevabı veren Atatürk’ten bahsediyorum!

Dün Atatürk’e karşı olanlar İngilizlerin yanındayken bugün ABD’nin yanındalar hem de BOP’taki baş aktör olarak tarihte yerlerini aldılar...