Bu da oldu... Bağımsız (!) yargımız sonunda bunu da yaşadı!
Hakim ve Savcılar Kurulu, Gezi Parkı soruşturması kapsamında tutuklanan menajer Ayşe Barım’ın tahliye edilmesine karar veren İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Fatih Kapan hakkında soruşturma başlattı.
Hakim Bey’in neyle suçlandığını anlamak için kahin olmaya gerek yok:
İktidar partisinin istediği gibi karar vermemek!
Sen misin iktidarın içeriye tıkmak istediği bir sanığı salıvermeye kalkmak?
Al başına bunlar gelir!
Devreye hemen “muhalefetsavar” başsavcılar girer ve senin salıvermek istediğin sanığı tekrar içeri tıkar!
★★★
Hakim Fatih Kapan belli ki hukukun temel ilkelerini sindirmiş, adaletten milim sapmayan ve işini hakkıyla yapan bir yargıç...
Yani bağımsız yargılama yapmasını sağlayacak her türlü donanıma sahip...
Tek bir şey eksik:
“Gelen talimata göre karar verme organı” bozuk...
“Öyle bir organ mı var?” demeyin...
Var tabii...
“Boyun” bu organın adı!
Kendisine “yukarıdan” gelen talimat karşısında eğilmiyor bu Hakim Bey’in boynu...
★★★
Peki; şimdi ne olacak?
Haritadan yer beğenecek ve ücra bir yere ataması yapılacak...
Ne yalan söyleyeyim; o talihli il veya ilçede yaşayanları şimdiden çok kıskanıyorum.
Ne mutlu onlara ki, haktan, hukuktan milim sapmayan bir yargıçları olacak.
Gerçek hakimler için görev yaptıkları yerin hiç önemi olmaz...
Önemli olan geceleri rahat uyuyabilmeleridir...
Ama...
Talimatla onun hakkında işlem başlatanlar bunu asla bilmez!
Gönülden dua!
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada “Türkiye’de bir türlü kapanmayan muhalefet açığı var. Son 22 yılda tüm uğraşlarımıza rağmen bu açığın kapatılması noktasında arzu ettiğimiz neticeye ulaşamadık” demiş...
Ne diyeyim; halkımız inşallah önümüzdeki ilk seçimlerde bu açığı kapatma görevini kendilerine verir ve “muhalefet partisi” yapar.
Böylece her şeyi çözdükleri (!) gibi bu büyük sorunu çözmek de kendilerine nasip olur!
Amin!
Lokum ve TOGG!
Cumhurbaşkanı Erdoğan Pakistan, Kırgızistan, Kazakistan, Malezya, Endonezya cumhurbaşkanları, Katar Emiri, Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı, Macaristan Başbakanı ile Suudi Arabistan Veliaht Prensi’ne TOGG marka araba hediye etmesini eleştirenlere yanıt verdi:
“Ufku dar olanlar anlamaz. Liderlere lokum yerine TOGG hediye etmemiz birilerini rahatsız etti.”
★★★
Kesinlikle haklı...
Halkın yüzde 60’ı açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşayabilir...
Pazarda çürük sebze, meyve arayabilir...
Ekonomik kriz nedeniyle emekliye, asgari ücretliye gerçek enflasyonun üçte biri kadar zam yapılabilir.
Ülke, tarihinde görmediği kadar yoksullaşabilir...
On binlerce yuva geçim sıkıntısı yüzünden dağılabilir, anneler babalar çocuklarına ekmek götüremedikleri için intihar edebilir!
Bunların hiçbir önemi yok...
Önemli olan itibar!
Şunu kabul edin artık:
O, “itibardan tasarruf” etmeyecek!
★★★
Her şey bir yana; ben de diyordum ki, “Bu adamlar neden son zamanlarda Türkiye’ye gelmek için sıraya girdi?”
Yanıt belli oldu!
GÜNÜN SORUSU
Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, ihraç edilen teğmenlerle ilgili yeni bir açıklama yapmış ve yalnızca beş teğmenin ihraç cezası almadığını, törendeki diğer teğmenlere de çeşitli cezalar verildiğini söylemiş... Sonra da “Orduya siyaset giremez. Ben buna müsaade etmem” diye eklemiş... Sorum kendisine:
Siyasetin girmesi yasak da tarikatların, şeriatçıların girmesi serbest mi?
Aptal muamelesi!
AKP Genel Başkan Vekili ve eski Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Kanal 7’ye asgari ücret konusunda açıklamalarda bulunmuş...
“Bu yılın Temmuz ayında asgari ücrette yeni bir artış düşünülüyor mu?” sorusuna şöyle yanıt vermiş:
“Biz asgari ücrete zam yapsak ne olacak? Otuz bin lira alan bir kişiye on bin lira zam yapsak ne olacak? ‘Bunun yedi bin lirasını kenara koyayım da üç bin lirasını harcayayım’ mı diyecek? Hepsini harcayacak. Geçmişten gelen borçlarını ödeyecek. Bu da talep enflasyonu yaratacak. Asgari ücrete zam yapılması belki başlangıçta mutluluk yaratır ama gelecekte mutsuzluğa neden olur.”
Demek ki enflasyonla mücadelenin yolu asgari ücrete zam yapmamakmış,
Asgari ücrete zam yaparlarsa mutsuz olurmuşuz.
★★★
Artık kuşkum kalmadı:
Bu adamlar bizim aptal olduğumuzu düşünüyor.