Korkusuz
İbrahim Daş

Renkli devrimler(!) coğrafyasında kimlikle gezinti!

Cumhurbaşkanı Erdoğan Balkan turunda, Bosna Hersek ve Sırbistan’la aynı anlaşmayı imzaladı.

2011’de Gürcistan, 2021’de Azerbaycan, 2017’de Ukrayna, 2019’da Moldova ile aynı anlaşmalar imzalandı.

Çipli kimlik ile altı ülkeye gidilebilecek. Bir başarı diye servis ediliyor. Bağımsız bir Türkiye politikası sonucu mu yoksa verilen bir görev kapsamında mı bu imzalar atılmıştır?

İmza atılan coğrafyaya bakarsak ABD’nin “renkli devrimlerinin” coğrafyasıdır!

2000’de Yugoslavya’da buldozer devrimi, 2003’te Gürcistan’da gül devrimi, 2004’te Ukrayna’da turuncu devrim, 2009’da Moldova’da üzüm devrimi ve 2002’de ülkemizde ve Ortadoğu’da gerçekleşen Arap baharı devrimi.

Arkasında ABD’nin olduğu olaylara devrim denilmez! Devrim denilerek devrimin anlamı saptırılmıştır. Ülkeler parçalanmış ve ABD’nin güdümüne giren şehir devletçikleri oluşmuştur.

Yakında buldozer devriminin(!) devam ettiğini hep birlikte görecek ve Bosna ile Hersek’in ayrılışına da tanıklık edeceğiz!

Şimdi de bu coğrafyanın AB üyeliği başvurularına gelelim.

Evet, kuruluşunda ilerici bir yapı olan AB’den bahsediyorum. Ne yazık ki bugün AB’nin gerek iktidarı gerekse muhalefeti, ABD’nin elindedir. ABD ordusu korumaktadır!

Gürcistan nere AB nere demeyin AB üyelik başvurusu, 2014’te onaylandı.

Türkiye gelirsek 1963’ten beri kapıdayız. AB; Ukrayna ve Moldova’ya ise 2022’de, Rusya-Ukrayna savaşının hemen ardından adaylık statüsü verdi.

Sırbistan ise 2009’da başvurdu ve 2025’te adaylığı kesin gözüyle bakılıyor.

Azerbaycan’a gelince Avrupa Konseyi üyesi ve AB ile doğu ortaklık ve komşuluk ortaklığı var.

Esas meseleye gelelim.

ABD’nin, AB dönem başkanı Fransa üzerinden Rusya’yı kuşatma projesi yürüyor.

ABD’nin bu projesini; Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Mayıs 2022’de ortaya attı!

Avrupa Siyasi Topluluğu! Ukrayna üzerinden örnek vererek AB üyelik sürecinin uzun yıllar sürebileceği ülkelerin, AB ile “konfederal bir Avrupa” oluşturabileceğini söyledi!

Başta serbest dolaşım yani kimlikle dolaşım(!) olmak üzere siyaset, enerji ulaştırma diye işbirliği alanları sıralanıyor. Tabi ki başta Türkiye olmak üzere anayasal düzenleme gerekecektir.

Ne de olsa konfederal yapıya geçilmesi gerekecektir ya o yüzden yoksa Türkiye’nin üniter yapısı hedef değildir! Yersen değildir…

ABD, Rusya’yı kuşatmaya devam ediyor.

Bu imzaları atan ülkelerin halkları, kimin talimatı ile imza atıldığından haberdar değil.

BOP’un egemen olduğu bu coğrafyada, atılan imzaları seyredenlere sesleniyorum.

Kimin elini kimin sıktığını gör!

2023 seçimleri öncesi, ABD’nin hala Arap baharının arkasında, kale gibi durduğunu gör.