Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 2021-2024 yılları arasındaki konser harcamaları soruşturmaya tabi tutuldu ve “kamu zararına sebebiyet verdiği” iddiası üzerine 13 kişi gözaltına alındı.
Belediye kaynaklarına sordum, “Biz bu soruşturmaya tabi tutulan döneme ilişkin kendi incelememizi yapmıştık. Mülkiye müfettişleri de geldi, onlar da bir kamu zararı olmadığını belirtmişlerdi” dediler.
Dahası da var... Yavaş’ın talimatıyla belediyenin önceki dönemleri de yargıya taşınmıştı. Bu vesileyle onu da sorduğumda gelen yanıt şöyle oldu:
“90 küsür dosyada Melih Gökçek ve dönemin yetkilileri hakkında şikqyette bulunmuştuk. Bu şikayetlerin birçoğu ihaleye fesat karıştırmaktan. 55 tanesine bilirkişi raporuyla takipsizlik kararı aldırdılar. Hele 11 tanesinde bilirkişi raporu bile yok, hızlıca takipsizlik kararı verdiler. 10-11 şikayetimizi kabul edip iddianame düzenlenmiş ama daha ne yaptırım var ne de herhangi bir tutuklama kararı.”
Bu Ankara özelinde ilk dalga mı, göreceğiz. İstanbul’da iş nereden nasıl başladı da, suçlamalar bir anda başka bir noktaya adım adım, hem de zaman ayarlı geldi, hafıza taze.
KÖŞENİN GÖZÜ
Operasyon haberini saatler öncesinden Melih Gökçek haber verdi, bildiğiniz üzere. O yüzden biraz geçmişe gidelim istedim. “Parsel parsel” örneğinden bile öncesine...
Aşağıdaki satırlar, 13 Kasım 1998’den...
“Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, dün DGM talimatıyla ‘Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak ve belediye ihalelerine fesat karıştırmak’ iddiasıyla gözaltına alındı. Muradiye Vakfı bağlantılı 7 şirket yöneticisiyle, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürülen Gökçek için 4 gün gözaltı süresi verildi.”
Alıntı bununla sınırlı değil...
“Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel’in talimatıyla dün sabah evinden alınarak Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürülen Melih Gökçek 70 trilyon liralık usulsüzlük yapmakla suçlanıyor.”
Bitmedi... Demeç de var...
“Gökçek ve 7 şirket yöneticisi, dün 13.35 sıralarında Adli Tıp Kurumu’na götürülerek, doktor muayenesinden geçirildi. Sinirli görülen Gökçek, Adli Tabib çıkışı gazetecilere, ‘‘Korkmaz Yiğit’i hayatımda görmedim, tanımadım. Kamuran Çörtük ile tanışmıyorum, Sayın Mesut Yılmaz ile aşağı yukarı 4 senedir görüşmüyorum. Ne demek istediğimi anladığınızı zannediyorum. Gözlerime bakın ne demek istediğimi anlarsınız. Milletim de anlar, 65 milyon da anlar, yurtdışındaki insanlar da anlar” dedi.”
Tarihi biraz ileri saralım.
4 Nisan 2002:
“Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve Başkanvekili Cengiz Ocakçı’yı ‘’Memuriyet Vazifesini Yerine Getirmediği’’ gerekçesiyle yargılandığı davada, önce 5 ay 25’er gün hapis ve aynı süre kamu hizmetlerinden yasaklama cezası verdi. Daire verilen hapis cezasını paraya çevirerek, cezaların tamamını erteledi.”
Tarihi ileri-geri oynatarak çok sayıda örneğe ulaşmak mümkün, Gökçek açısından da başkaları açısından da...
KÖŞENİN SÖZÜ
“Kaza boynunda bir çanla gelmez.” - Fin atasözü.