Sonda söyleyeceğimi baştan yazayım. Sanırım etrafımda “Kırmızı Kart” kampanyasını beğenen tek kişiyim. CHP’nin başlattığı yeni hareket sosyal medyada deyim yerindeyse linç edildi. Elbette katıldığım eleştiriler var. Böylesine tutabilecek bir kampanyaya çok yanlış bir lansman yapıldı. Öncesinden “sürpriz yapılacak” açıklaması özellikle de dar gelirlide beklenti yarattı. Haliyle hayal kırıklığı da bir o kadar büyük oldu. Üstelik partiden konuştuğum kaynaklara göre son günlerde art arda toplantılar olsa da bu konu hiç gündeme gelmemişti. Sürpriz sadece seçeme değildi yani... Alelacele bir açıklama yerine çok daha “planlı” bir kampanya yürütülebilirdi. Mesela bir sabah uyandığımızda tüm reklam panolarını yakın zamanda dizi reklamlarında olduğu gibi, kıpkırmızı görebilirdik. Sonrasında büyük bir miting ile önceden bunun alt yapısı hazırlanarak duyurusu yapılabilirdi. İl-ilçe örgütleri, gazeteler insanlara “kırmızı kartlar” dağıtabilirdi. Ama olmadı.
★★★
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in üzerinde uzun zamandır “bir şeyler yapma” baskısı var. Zira yerel seçim sonrasında yakalanan rüzgar “normalleşme” adı altında değerlendirilemedi. Toplumda sert bir muhalefet beklentisi varken, süreç AKP’ye tekrar toparlanma fırsatı yaratan büyük bir zaman kaybına dönüştü. Zaten beklenti tam da buyken, muhalefetin yeniden muhalefet yapmaya karar vermesi “sürpriz” olarak lanse edilmemeliydi. Ancak tüm eleştirilerim baki olmak üzere, yine de kitleleri harekete geçirebilecek her eylemin başarılı olabileceğine inananlardanım. Bu yüzden ilk adım yanlış atılmış olsa da, düzeltmek için bence yine de geç değil. Uzun süredir ülkedeki korku duvarlarının yıkıldığından bahsedip duruyoruz. İnsanlar sokakta kendilerine uzatılan mikrofonlara artık çok daha rahat konuşuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan yanına yaklaşmasına “izin verilen”, kendine yakın kitle tarafından bile İsrail ile ticaret konusunda alışık olmadığımız üzere protesto edildi. Birçok bakan da katıldıkları programlarda benzer protestolara uğradı. Toplumdaki rahatsızlığın bu denli arttığı bir dönemde eğer gerçekten de anlatılabilir ve katılım sağlanırsa, arka arkaya birkaç programda bakanlara, milletvekillerine, hatta belki Erdoğan’a kırmızı kart kaldırılmasının Türkiye’de bir değişim yaratabileceği görüşündeyim.
Yaparsa yine AKP yapar!
2024’ü CHP’li belediyelere giden “Kreşleri kapatın” talimatını tartışarak kapattık. Yıl döndü. İktidarın söylemleri de... “Kreşi de yaparsa AKP yapar” tutumu takınıldı bir anda. Gençlerin evlenmesini teşvik etmek ve doğum hızındaki düşüşü durdurmak için Nüfus Politikaları Kurulu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında toplandı. Yılmaz, toplantı sonrasında “Çalışan ebeveynlere destek olmak için ücretsiz veya düşük maliyetli kreş ve çocuk bakım hizmetlerini yaygınlaştıracağız” dedi. Var olanların neden kapatıldığına ise hiç girmedi. Bir kişi de çıkıp sormadı... Sayın Yılmaz, malum ekonomik krizdeyiz. Devir tasarruf devri. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile birlikte çıkıp büyük büyük tasarruf paketleri duyurmuşluğunuz var. Bir yerlerde hazır yapılmışları vardı bu kreşlerin. Onları kapatmasak da kullansak? Daha uyguna gelir sanki. Küçük bir öneri...
Elon Musk ne yapmak istemektedir?
Bir önceki görev süresinde göçmen karşıtı politikalar izleyen Donald Trump 2. dönemi öncesinde nitelikli göçmenlere kapıyı ardına kadar açacağının sinyallerini veriyor. Doktora yapanlara Yeşil Kart vermek, en büyük destekçisi milyarder Elon Musk’ın da ABD’de olma sebebi, nitelikli yabancılara verilen H1-B vizesinin kapsamını genişletmek vaatlerinden sadece bazıları. Bu politika değişikliğinde özellikle de şirketlerinde yabancı çalışanlara büyük ihtiyaç duyan Elon Musk’ın etkisinin olduğu belirtiliyor. Ancak aynı Musk bir yandan da Almanya’da göçmenleri topluca sınır dışı etmeyi tartışan, aşırı sağcı AfD’ye destek veriyor. 23 Şubat’taki erken seçim öncesinde Musk, kendisine ait sosyal medya platformu X’te AfD’nin başbakan adayı Alice Weidel ile canlı sohbete katıldı. “Almanya’yı Sadece AfD kurtarabilir” dedi. Almanya Suriyeli sığınmacılar giderse sağlık sisteminin çökebileceğini tartışırken, Musk’ın göçmenler konusunda içeride ve dışarıda takındığı bu ikircikli tavır soru işaretlerine neden oluyor.
