Siyasetin yeni merkezi ve gelecekte kurulacak olası ittifak ve işbirliklerinin adresi Saraçhane...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi önündeki alan doğal bir meydana evrilirken, geride bıraktığımız pazar günü yapılan ön seçimde de bir katalizör görevi gördü. 

Saraçhane’de her akşam ısrarla toplanan büyük kalabalık, sokak ve caddelere ön seçim coşkusuyla yansıdı. 

Peki fotoğrafa giren milyonların ortak noktası neydi? 

Yargı adımları kendileri açısından “dayanılamaz haksızlık” içerdiği için mi, “İmamoğlu son nokta” olduğu için mi ısrarla yılmadılar? 

Bunlar göz ardı edilemez motivasyonlar...

Fakat en güçlüsü artık “kaybedecek ne kaldı?” tepkisi...

Bu tepki, film alıntılarında yer alan alelade bir “Kaybedecek hiçbir şeyi kalmayanlar en korkusuz olanlardır” klişesinden daha farklı...

Mevcut iktidara mesafeli olanlar, son yıllarda ortak ve güçlü tepki gösterecek birçok badire atlattı...

Neden hiçbiri Saraçhane hattı kadar güçlü olmadı?

Neden hiç zorunda olunmamasına rağmen gidip ön seçimde oy kullanıldı?

Cevap son yıllarda gizli gibi görünüyor. 

Ekonomik kriz ile hayatlarının olağan akışını dahi sürdüremez hale gelen milyonlardan bahsediyoruz...

Çalışanlar iş yerlerinde, işsizler sokakta adaletsizlik koklamaktan yılmış durumda...

Emekli ve asgari ücretli kira ödeme ihtimalinin çok uzağında...

Ya 3-4 kişi aynı evde oturmak zorundalar ya da hücreden farksız genişlikte yapılara sığınmak....

Yaşadıkları semtlerden ayrılıp, çocukluk arkadaşlarından, esnafından koparak şehrin çeperlerine giden milyonlar...

Anılarını silmeye
başladılar, eskiyi yad etmek onlar için hüzün dolu bir merasim...

Büyüdükleri sokaklarda ne esnaf gülüyor artık ne de komşularıyla hasbihal edecek bir halleri kaldı...

Misafirlikmiş, gezmeymiş, ziyaretmiş... Cepte “yok” olunca, onlar da “yok” oldu... 

Öğrenciler... 2019’da ekonomik krizi ilk yaşayanlar... Bugün o parkta yatma eylemlerindeki şartlardan on kat daha ağır şartlarda yaşıyorlar, elbette ebeveynleri de...

İşte tüm bunlar “kaybedecek ne kaldı?” motivasyonunun ortak noktası...

“Neden bu kez vazgeçmediler, yılmadılar, fişlenmekten, darp edilmekten çekinmediler” soruları abesle iştigal etmek artık. 

Bugün için en az 15 milyon kişi tam da bu gerekçelerle iradesini ortaya koymaktan çekinmedi ve CHP’li olsun olmasın, gidip sandığa oy verdi.

KÖŞENİN GÖZÜ

Tarih: 8 Mayıs 1977.

Adres: Isparta. 

Türkiye o dönem, 5 Haziran’da kritik bir seçime gidiyor...

O seçimde Ecevit liderliğindeki CHP yüzde 41’de fazla oy ile birinci parti oluyor...

Bugün Saraçhane’deki kalabalıkların, Türkiye genelinde yapılacak mitinglere ne kadar yansıyacağını göreceğiz.

KÖŞENİN SÖZÜ

“Bunlar sadece benim gerçeklerim, o yüzden senin korkuların dinsin.” - Patron, Kaybedecek ne kaldı?