ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack görevine başladıktan sonra BOP için çalışmaya başladı. Basına verdiği demeç ve TV röportajlarından, farklı sonuçlar çıkarıldı.
Kimisi ABD’nin, İsrail’in ve Türkiye’nin, Suriye üzerindeki planları kimisi ABD’nin Suriye’nin bölünmesini istemediği kimisi de Barrack’ın Sykes-Picot açıklamasına bakarak Suriye bölünmeyecek sonucunu çıkardı.
Oysaki Barrack, Sykes-Picot’dan ve Sevr’in dağılımından bahsederken Suriye’nin bölünmesini gizlediğini, kimse fark etmedi!
Tüm bu yorumlar, Barrack’ın, “Sykes-Picot, Suriye’yi ve daha geniş bir bölgeyi barış için değil, emperyal kazanç için böldü. Bu hata nesillere mal oldu. Bunu bir daha yapmayacağız” açıklaması üzerine yapıldı. Barrack’ın açıklamaları koca bir yalandan başka bir şey değildir!
ABD Senatosu’ndan BOP görevlilerine göreviniz bitti çağrısı gelmediğine göre BOP hala devam ediyor. Birçok ülkede başarıya ulaşmış olan BOP, Suriye’de de başarılı oldu.
Barrack’ın ve BOP görevlilerinin yalanına kılıf arayanlara da şaşmamak gerekir! Ne de olsa herkes görevini yapıyor...
ABD yanlıları, Barrack’ın Skyes-Picot Antlaşması ile söylediğini öne çıkardılar. Sevr ile ilgili söylediğini ise kararttılar.
Barrack, Sevr’den ve Lozan’dan bahsederken “Kürtler için bir dizi aksiliğe yol açtı” dedi. Detayına girmedi! ABD emperyalizminin Türkiye Büyükelçisi Barrack, Lozan’ın aksilik olduğundan bahsediyor kimse çıkıp da sen ne diyorsun demiyor!
Diğer yandan Sevr’i açmak gerekiyor. Türkiye’de Sevr, Anadolu’nun paylaşılması diye bilinir. Oysaki o dönemde Ortadoğu ve Arap yarımadası Osmanlı Devleti topraklarıdır. Sevr, Osmanlı topraklarının paylaşılması anlaşmasıdır.
Sevr, Osmanlı’nın hangi bölgesinde bir etnik ve dinsel devletçik kurmak istiyor ise orada geçerli idi. Aslında Barrack Lozan için aksilik derken dünün emperyalist güçlerinin devamı olarak bu aksiliği çözeceğiz diyordu!
Dün İngiliz emperyalizminin bugün ABD emperyalizminin, “barışı bozan barış” diye adlandırdıkları Lozan Barış Antlaşması’nı aksilik olarak görüyor ve çözeceğiz diyor!
Aslında Barrack, Skyes-Picot’un tam da etnik ve dinsel sınırları tutturamadığını üstelik Lozan ile yurttaşlık temelinde devletler kurulduğunu, bir daha buna müsaade etmeyeceklerini söylüyor...
Barrack’ın, “Bunu bir daha yapmayacağız” cümlesinden, Suriye’yi bölmeyeceğiz fikrini çıkaranlar, esas tehlikeyi gizliyorlar.
Barrack’ın “Suriye bölünmeyecek” dediğini iddia edenler aslında Lozan’ın dolayısıyla üniter yapının sözde yeni anayasa ile risk altında olduğunu gizlemeye çalışıyorlar.
Barrack “Yarım kalan Sevr’i tamamlıyoruz” diyor. Bunun için de Lozan kalkmalı, sözde yeni anayasa ile üniter yapı değişmeli diyor... Barrack’ın Anıtkabir’i ziyareti de bu gerçeği gizlemek içindir.
Lozan’a “100 yıl öncesi sorun” diyen sadece Barrack değil. Barzani, KCK, Öcalan ve daha nice bölücü, gerici, ırkçı hareketler, yıllardır Lozan’a saldırmak ile meşgul.
Suriye’nin parçalandığının son göstergesi de DEM Eş Genel Başkanı Hatimoğulları’nın salı günkü grup toplantısındaki konuşmasıdır.
Hatimoğulları, “Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’yi ziyaret etmesinin, oradan gelen yönetimlerin Ankara’da ya da Rojava’da ağırlanmasının barış sürecinin daha sağlıklı adımlarla ilerlemesine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz...” dedi.
Suriye parçalanmış, Kuzey ve Doğu Suriye diye devletçik kurulmuş ve Türkiye gitsin KCK’nın Suriye ayağını ziyaret etsin diyor! Hoş yıllardır Irak’ı parçalayan Barzani/Talabani ziyaret ediliyor bu da olursa kimse şaşmaz!
Gerek BOP
görevlilerinin gerekse KCK ve DEM’in dillendirdiği Rojava/batı Kürdistan denen bölgeyi ziyaret etsin diyor. Diğer yandan Türkiye’nin güneydoğusuna Bakur, Barzani bölgesine Başur ve İran içindeki bölgeye de Rojhelat deniyor.
İşte bu dört parçayı birleştirmenin önünde Lozan ve Türkiye’nin mevcut anayasası engel! İşte bütün mesele burada düğümleniyor.
Bugün bölgede ve ülkede yaşanan tüm gelişmeler ve ziyaretler, bu sözde engelleri kaldırmak için yapılıyor...
