Büyük olmayan depremlerde bile yaşanan perişanlık, siyasi nedenlerle yapılan operasyonlar, bir türlü düzelmeyen ekonomik dengeler, artan yoksulluk hayatımızı karartıyor. Kötü gidişata karşı ülke yönetiminin yaptığı iş, halka sabır tavsiye etmek... Yıllardır “Dayanın, en zoru geride bıraktık, iki yıl içinde enflasyon tek haneye düşecek, cebinizde para olacak, rahatlayacaksınız” gibisinden sözlerle milleti avutuyorlar. Tabii ki, inanan da oluyor ama yıllar geçiyor, vaat edilen rahat günler bir türlü gelmiyor. “Ne olacak halimiz?” diye soran sorana... Hani, ünlü bir lâf vardır “Ölme eşeğim ölme!” diye... Hikâye şöyle: Nasreddin Hoca, ağır kış şartlarında ot bulamayıp aç bıraktığı eşeğine: “Ölme eşeğim ölme... Kış geçecek, bahar gelecek, tarlalar yeşerecek, otlar, yoncalar bitecek, sen de bol bol onları yiyip doyacaksın. Sabret, dayan, ne olur ölme!” demiş ya... Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten dinlediğimiz hikâyeler buna benziyor. “2026 sonunda enflasyon tek haneye düşecek, fiyat artışları duracak” filan diyor. Verilen söz gerçekleşmezse ne olacak? Lâftan bol bir şey yok nasıl olsa! Yeni ballı vaatler devreye girecek!