DEM’in de dahil olduğu Cumhur İttifakı’nın komisyon önerisine, İYİ Parti ve Demokrat Parti dışında, Meclisteki tüm partiler üye verdi. CHP’nin, Cumhur İttifakı’nın komisyon önerisini kabul etmesine ise muhalefet içerisinden tepkiler geldi.

Basından, demokratik kitle örgütlerine kadar farklı kesimlerden hem komisyon hem de CHP’nin komisyona dahil olması ile ilgili önemli açıklamalar yapıldı.

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın “şer ortakları ile aynı masaya oturmayalım” önerisine, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “haddini aştı” diye karşılık verdi. Konu, karşılıklı açıklamalar ile gündemde yer aldı.

Özcan, “Terörsüz Türkiye komisyonu toplantıları TRT’den eksiksiz yayınlansın. Bakalım DEM ne istiyor, diğer siyasi partiler neler söylüyor, hangi konular tartışılacak Türk milleti görsün!” önerisinde de bulundu.

Bir diğer önemli açıklamada Antalya’dan geldi. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın açıklaması, gündeme düşmese de önemli bir açıklamaydı. Ümit Uysal açıklamasına, “Türk milleti” ve “Türkiye Cumhuriyeti ulus devleti” varlığının sonlandırılmak istendiğini ifade ederek başladı.

“An itibarıyla Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, etnik ve kültürel haklara saygı açısından; Fransa, Almanya gibi gelişmiş ulus devlet anayasalarından asla geride değildir. Buna rağmen Meclis’te bir anayasa değişikliği hazırlık komisyonu oluşturulması gayretleri gözlenmektedir. Bu ülkenin ve cumhuriyet değerlerinin kıymetini bilen hiçbir siyasi parti bu art niyetli zemine ortak olmamalıdır” diyerek de bitirdi.

Özgür Özel kendisine yönelik eleştirilere de cevap verdi. “CHP’nin bulunduğu komisyondan kimse korkmasın, bulunmadığı komisyondan korksun. Cumhuriyet’in kolonlarını kesiyorlar. Kolonunun üstüne çivi çaktırmayız. Resim için kolonun üstüne çivi çaksın, karşısında bizi bulurlar. O yüzden herkes rahat olsun. Bu komisyon bir Anayasa komisyonu değildir. Tutumumuz nettir. Anayasa’ya uymayanla Anayasa yapmayız” dedi. “Can Atalay’dan Kavala’ya, Gezi davasından KHK’lara kadar geniş bir yelpazeyi savunarak önce mevcut anayasaya uyacaksın sonra biz ile yeni anayasa yapmayı konuşacaksın” diye açıklamada bulundu.

İktidarın, 2002’den beri yeni bir anayasa ile Türkiye’nin üniter ve ulus devlet yapısını hedef aldığı bir gerçektir. Haklı olarak herkesin aklında şu soru vardır.

Yarın tutuklanan belediye başkanları başta olmak üzere tüm siyasi tutuklular, serbest bırakılır hatta AYM ve AİHM kararları uygulanır ise yeni anayasa yapacak mısınız?

Elbette Türkiye’yi kuran ve aldığı oyun çok ötesinde bir etki alanı ve gücü olan CHP’nin, yeni anayasa masasına oturmayacağını biliyorum!

Seçmendeki komisyon rahatsızlığını ise CHP Genel Merkezi’nin net gördüğünü düşünüyorum...

Diğer yandan aklı başında hiçbir siyasetçi ve siyasi parti, adı BOP ile anılan iktidar ile yeni anayasa yapmaya yaklaşmayacaktır. Kaldı ki KCK ele başı Öcalan’ın serbest bırakılması için her şeyin yapıldığı da görülüyor! Bahçeli’nin “Öcalan gelsin, DEM Grubu’nda konuşsun” demesinin bir anlamı yok mu?

Diğer yandan Atatürk Cumhuriyeti’nin rejimini değiştirenler şimdi de üniter yapısı değiştirmek için yetkisi ve etkisi olmayan TBMM’de, bir komisyon kuruyor. Etkisi ve yetkisi olmayan Meclis çatısı altında bir komisyonun anlamı da yoktur.

Türkiye’nin üniter yapısı, ilk dört maddeye dokunulmadan da değiştirilebilir. İdari ve mali yetkinin, yerele devrinin açıktan konuşulduğu bir dönemde, milletimize bu tehlikeyi muhalefet gösteremeyecek ise kim gösterecek!

Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk milletinin kaderi, bir komisyonun eline teslim edilecek ise millet olarak komisyonda konuşulanları bilmek hakkımızdır. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın önerisini destekliyorum.

Tüm komisyon toplantıları, TRT’den canlı ve eksiksiz olarak verilmeli ve her yurttaş kaderlerini elinde tutan bu siyasilerin ne söylediğini bilmelidir!

Böylece başta CHP olmak üzere hiçbir siyasi parti de töhmet altında kalmayacaktır!