Medyamızda yeni bir uzmanlık masası açıldı. Masanın ismi, “Papağan Masası!”

Yakında sayıları epeyce artacak olsa da şimdilik iki papağanı var bu masanın...

Peki görevleri ne?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek kimin hakkında soruşturma açacak, kimin tutuklanmasını isteyecek, bunları kamuoyuna duyurmak!

Bu iki papağandan biri TGRT Haber’de yorumculuk yapan entrika uzmanı Cem Küçük, diğeri de “çirkin” lakaplı papağan Rasim Ozan Kütahyalı!

★★★

Üniversite öğrencilerinin çağrısıyla yapılan bir günlük tüketimi durdurma eylemi, dün gerçekleştirildi. Bir çok aydın ve sanatçı da bu eyleme destek verdi.

Bunların arasında TRT-1’de yayınlanan MİT’in propaganda filmi “Teşkilat” dizisinin güzel oyuncusu Aybüke Pusat ile yine aynı kanalda yayınlanan “Bir Zamanlar İstanbul”un oyuncusu Murat Daltaban da vardı.

İktidarın papağanı Cem Küçük anında kendisine ezberletilenleri ötmeye başladı ve bu iki genç sanatçıyı hedefine koydu.

Onları, “Devletin kanalında devleti çökertmeye çalışırsan bunun bazı bedelleri olur” diye tehdit etti.

TRT Genel Müdürü’ne çağrıda bulunup, Aybüke Pusat’ın Teşkilat’taki rolüne son verilmesini istedi. Sonra da bombayı patlattı:

“Boykot çağrısı yapan sanatçılar ifadeye çağrılacak”

★★★

Sonra ne oldu biliyor musunuz?

Cem Küçük’ün bu açıklamasından sadece bir saat sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, “boykot çağrısı yapanlar hakkında nefret ve ayrımcılık ile halkı kin ve düşmanlığa tahrik iddiasıyla re’sen soruşturma başlattığını” duyurdu.

ALTAYLI İDDİASI!

Cem Küçük jurnalcilik yapar da AKP’nin diğer  “medya papağanı” Rasim Ozan Kütahyalı boş durur mu?

Dün bir hamle de ondan geldi.

Önümüzdeki bir iki hafta içinde gazeteci Fatih Altaylı’nın da tutuklanacağını iddia etti...

“Nereden biliyorsun? Savcısı sen misin?” diye soranlara yanıt verme gereği bile duymadı!

★★★

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e soruyorum:

Gerek Cem Küçük, gerekse Rasim Ozan Kütahyalı sizin kimin hakkında soruşturma başlatıp başlatmayacağınızı nereden biliyor?

Bu bilgileri onlara kim sızdırıyor?

Yaptıkları şey suç değil mi?

Makamınızın saygınlığını korumak için bu tür spekülasyonları önleyici adımları bir an önce atmanız gerekmiyor mu?

★★★

Ayrıca bir de tavsiyem olacak:

Bu iki papağana da güvenmeyin. Bugün başka yarın başka konuşurlar...

Nereden mi biliyorum?

Her ikisinin de bir zamanlar taptıkları Fethullah Gülen’in arkasından söyledikleri ortada...

Ona bile ihanet eden bu ikili, size neler etmez!

Benden söylemesi!

Başsavcılığa soru...

Sahnede hayatını kaybeden Volkan Konak’ın ardından, “Geberdi” diyen Çatalca Müftüsü Ahmet Mehmetalioğlu, kendisine sahip çıkmadıkları için yandaş basına sitem etmiş ve “Müslümanları savunacak bir yayın organı yok. Müslüman gençlerin sosyal medyada hacker düzeyinde mücadele etmesi gerekiyor” diye açıklama yapmış.

Sorum halkı kin ve düşmanlığa açıkça tahrik eden bu adam hakkında hala soruşturma başlatmayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na:

Ne bekliyorsunuz? Yoksa 18 yaşındaki üniversite öğrencilerini gösteri yaptılar diye cezaevine atmanızı sağlayan bu yasa maddesi, bölücü yobazlara işlemiyor mu?

GÜNÜN SORUSU

Sorum yaptığı onlarca hatadan ve yenildiği 13 seçimden sonra koltuğunu kaybeden ama bugün hala CHP’yi karıştırmaya devam eden, böylece AKP’nin ekmeğine yağ süren Kemal Kılıçdaroğlu’na:

Hafta sonu yapılacak Olağanüstü Kurultay’da aday olacak mısınız? Eğer seçilemezseniz yakamızdan düşeceğinize söz verir misiniz?

O sahtekar kim?

Medya Ombudsmanı (okur temsilcisi) Faruk Bildirici, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı ve haberi olmadan AKP’ye üye olarak kaydedildiğini duyurdu. 

Bu durumu “siyasi ahlaksızlık” olarak nitelendirip, bunu yapanlar hakkında yasal işlem başlatılması için suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

Sahi; kim yaptı bu sahtekarlığı?

Kim herkesin tanıdığı ünlü bir gazeteciyi iktidar partisine üye yazma haddini kendinde gördü?

Sakın, “Canım beni kaydetmiş olamazlar” demeyin ve hemen şu anda ‘e-devlet’e girip “siyasi parti üyeliği sorgulama” butonundan, herhangi bir partiye üye olup olmadığınızı sorgulayın...

★★★

Partileri denetlemekle görevli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na sesleniyorum:

Bu sahteciliğe seyirci mi kalacaksınız?