28 Temmuz 1914’te başlayan I. Dünya Savaşı, en büyük Müslüman nüfusa sahip iki imparatorluk arasında yaşandı!

Müslümanların halifesinin yaşadığı Osmanlıdan, bir cihat fetvasının verilmesi normal bir şeydi. İngiliz emperyalizmi boş durmamıştı. İngilizler Osmanlıdan sonra en fazla müslüman nüfusa sahip devletti. Hindistan, Pakistan ve Afganistan dahil Anzak bölgesindeki İngiliz sömürgelerindeki Müslüman halka bir fetva dağıtıldı.

Şeyhülislam Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi, 14 Kasım 1914’te, I. Dünya Savaşı ile ilgili fetvasını vermişti. Fetva tüm dünyadaki Müslümanlara çağrı yapıyordu. Halifenin sancağı altında toplanmaya çağırıyordu.

“Müslüman çalışır, kafir yer. Müslüman açtır ve acı çeker, kafir bollukta lüks içinde yaşar. İslam dünyası batar ve geriye gider; Hristiyan dünyası ise ileriye gider, daha çok ve daha çok yükselir. Müslümanlar köledirler, kafirler ise hükümdardırlar” diyor ve ardı sıra “Fakat şimdi cihat günü gelmiştir. Cihat ile İslam toprağı, ona zulmeden kafirlerin egemenliğinden kurtarılacaktır. Hepimizin tek bir adamın ayaklanışı gibi ayaklanacağı zaman gelmiştir...” diye devam ediyordu.

Şeyhülislam Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi’nin fetvasının ardından, İngiliz emperyalizmi toprakları içinden de sözde Müslüman bir liderden fetva geldi! İngiliz maşası, İsmailiye mezhebinin Hindistan’daki en önemli ismi, Ağa Han’ın fetvası da son derece önemli idi!

Osmanlı hanedanının ve halifenin Almanların esiri olduğunu ve İttihat Terakki’nin de Almanlar ile iş birliği yaptığını söylüyordu! Osmanlının fetvasının geçerli olmadığını ekleyen Ağa Han, Müslümanların halifesini kurtarmak için İngiliz saflarında savaşmak gerektiğini ilan etti!

İngilizler bu fetva ile Müslüman bir ordu kurarak Çanakkale’ye dayandılar! Anzaklar Ağa Han’ın fetvası ile halifeyi kurtarmaya geldiklerini sanıyorlardı!  Gerçeği her iki tarafında fark ettiği yer ise esir kamplarıydı!

Osmanlı hükümeti savaş öncesi tarafsızlığını ilan etmişti. Bu durumdan fırsat yaratmak isteyen İttihat Terakki, Kapitülasyonları da kaldırdığını duyurmuştu! Her ne kadar savaşın her iki tarafınca dikkate alınmasa da, İttihat Terakki’nin bu milli iradeyi göstermesi tarihi anlamda önemliydi...

Almanya ve Avusturya Macaristan imparatorluğu, İngiltere, Fransa ve Çarlık Rusya’sının birlikte olduğunu görünce Osmanlının kendi saflarında savaşa girmesi için her şeyi yapmaya hazırdılar! Ok yaydan çıkmış Alman gemileri, İngilizlere saldırıp Osmanlıya sığınmış ardından da Karadeniz’de Çarlık limanlarına saldırmıştı...

Her iki fetvayı veren din adamının sonu nasıl bitti diye merak ettiğinizi düşünüyorum! Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi, Damat Ferit hükümeti tarafından Malta’ya sürgün gönderildi! Geriye döndüğünde ölüm döşeğindeydi ve Anadolu’daki mücadeleye destek veremeden hayata gözlerini yumdu!

Ağa Han ise hizmetinin karşılığında, İngiltere, Fransa ve İsviçre arasında lüks bir hayat sürdü...

Aslında dünden bugüne pek bir şey değişmedi. Bugün de emperyalizme hizmet edenler hala aynı ülkelerden mülk edinmiyorlar mı?