Korkusuz

HDP’nin kapatma davası

HDP’nin kapatma davası
HDP’nin kapatılmasına ilişkin yeni iddianame Anayasa Mahkemesi’ne sunuldu.

Yargıtay Başsavcısı Bekir Şahin tarafından yinelenen iddianame bu kez 844 sayfa...

Bir öncekinden daha uzun...

Siyaset yasağı istenen kişi sayısı ise 451 kişi...

O da bir önceki kabul edilmeyen iddianameden daha az...

★★★

Zaten bu yeni iddianamede bir önceki iddianamede reddedilen gerekçelere açıklama getirilmiş.

Aslında neyi nasıl kastettiklerini uzun uzun anlatarak başlanmış.

★★★

Ön raportör kabul etti. Ve resmen dava açıldı.

Yani 1990’da bir grup sol sendikacının girişimiyle başlayan...

Sonra giderek Kürt siyasetine evrilen...

Bugüne kadar tam 7 kez kurulan...

Ve 8 kez başka isimlerle yeniden açılan...

Geleneğin son partisi HDP’de...

Kapanma davasıyla karşı karşıya...

★★★

Peki iddianamede neler var?

Ağırlıklı olarak parti yöneticilerin hali hazırda devam eden terör davalarından alıntılar yapılmış.

Kobani eylemleri bu iddianamenin de odak noktası olmuş.

Tabi bir de Öcalan’la İmralı’da yapılan görüşmelerde Selahattin Demirtaş’a verdiği direktifler delil olarak sunulmuş.

İddianamenin 831. Sayfasından buraya alıntılıyorum.

★★★

“Örgüt liderinin, milletvekilleri Selahattin Demirtaş, Sırrı Süreyya Önder ve İdris Baluken ile 15 Eylül 2013 tarihli görüşmesinde;

“S. D: “Siz söyleyince hatırladım. Osman Baydemir’in de selamları vardı. Görevi teslim etmeye hazırlanıyor. Son aylar için bir öneriniz varsa iletmenizi rica ediyordu.”

A.Ö: Belediye için yeni bir aday olmalı tabii, Bir de iki dönemden fazla olmaması iyi olur. Osman Bey de milletvekilliğine hazırlanmalıdır. Her yerde komünal yaşamı benimseyen, çalışan kimseler olmalıdır. Bu Emine Ayna meselesi neydi?

S. D: Üç yıldır genel çalışmalara katılma konusunda sorunlar yaşıyordu. Kendisiyle ilgili bazı tartışmalarımız var, kararlarımız olabilir.

A. Ö: Üç yıldır nasıl çalışmıyor?”

★★★

İddianamede AİHM’nin ünlü Herri Batasuna kararlarına da atıf yapılmış.

“ETA terör örgütünün, otuz yıldan beri gerçekleştirdiği eylemlerin diğer siyasal partilerin tamamı tarafından kınanmakta iken, Herri Batasuna partisinin şiddeti kınamayı reddetmesini, terörizme üstü kapalı bir destek davranışı olduğunu, atfedilen eylem ve söylemlerin, bir bütün olarak ‘demokratik toplum’ kavramı ile çelişkili olduğunu değerlendirmiştir.”

★★★

Daha önce bu sütunda yazmıştım.

Dep davası Batasuna kararına emsal oldu...

Batasuna kararı da yeni açılan HDP davasına emsal olabilir demiştim.

Olmuş...

Yani hem İspanya Yüksek mahkemesiyle hem de AİHM’le “hukuksal sarmal” yaşıyoruz.

★★★

Kapatma davasını açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı...

Ama işin takipçisi MHP...

Takipçisi diyorum... Çünkü MHP’nin de HDP’nin kapatılmasına ilişkin benzer bir dava hazırlığı vardı.

Ayrıca Devlet Bahçeli’nin “HDP bir daha açılmamak üzere kapatılsın” diye bir çıkışı vardı.

Aklıma takılan bu söz oldu.

Bir daha nasıl açılmayacak?

Öyle ya...

Bugüne kadar 7 kez kapatılmışlar... 8.’yi kurmayı başarmışlar...

Buna nasıl engel olunacak?

★★★

MHP Genel Başkan yardımcısı Prof. Semih Yalçın’a sordum.

- Sayın Bahçeli HDP bir daha açılmamak üzere kapatılmalıdır, dedi. Nasıl olacak?

- Siyasi partiler kanununda teklifler sunacağız. Böylesi bölücü ayrılıkçı partilerin kurulmasına engel olacak düzenlemeler getireceğiz.

- İyi ama nasıl? Teknik olarak nasıl mümkün olacak? Fiili bir durum mu yaratacak devlet?

- Hayır hayır... Asla... Hatırlayın... 12 Eylül’den sonra biz MÇP’yi kurarken bizim dilekçemizi kabul etmiyorlardı. Habire reddediyorlardı. Böyle bir durumu asla istemeyiz. Kabul edilemez.

- E peki o zaman nasıl olacak?

- Terörle iltisaklı kişilerin siyaset yapmasının önüne geçilecek.

★★★

Sanırım kilit sözcük bu...

“İltisaklı”

Yani daha önceden terör örgütüyle ilişkisi tespit edilenlerin, siyasi parti üyesi veya kurucu olmasına izin verilmeyecek...

MHP böyle bir yasal hazırlığın içerisinde...

Yeni Siyasi Partiler Kanunu’na bunu ekleyecekler...

Benim anladığım bu...

★★★

Peki HDP ne yapmaya hazırlanıyor?

HDP’liler dava sürecini sonuna kadar götürme niyetindeler...

Yani kolay pes etmeyecekler.

Hatta partinin kapatılmayacağı, sadece para yardımının kesilebileceği görüşü hakim.

Ama...

Olur da kapatma olursa ne yapacaklar?

O zaman herkesin aklına gelen stratejiyi hayata geçirecekleri konuşuluyor.

Yani hazırda olan bir partiye geçecekler.

★★★

O durumda da iki seçenek gözüküyor.

Hali hazırda parlamentoda olan DBP ve TİP...

DBP (Demokratik Bölgeler Partisi) daha yakın ihtimal olarak gözüküyor.

DBP mecliste tek milletvekili ile temsil ediliyor.

Salihe Aydeniz...

Olduğu gibi o partiye geçebilirler.

Hatta...

Kapatma davasında işler iyi gitmezse...

HDP kendini fesh edip DBP’ye geçebilir.

Peki o zaman DBP’ye de kapatma davası açılır mı?

Ya da HDP’li vekillerin fezlekeleri jet hızıyla Meclis gündemine gelir mi?

Her ikisi de olabilir.

Hesaplar karışık...

★★★

Uzun lafın kısası...

HDP kapatma davasının sonucu ve sonrasında yapılacak düzenlemelerle...

Sadece siyaset aritmetiği değişmeyecek.

Paradigma tümden değişecek...

İzleyip görelim.