Çocukluğumdan beri isimlerin anlamını araştırmayı çok severim...

Kadının boyu bir metre kırk santimdir ama... Adı Selvi’dir mesela!

Pısırık adama babası Yiğit demiştir... Ne büyük hayal kırıklığı!

Betül’ün anlamı iffetli, namuslu, temizdir... Kadın tanırsınız, escortluk yapar. İsmi de takmadır üstelik; anlamını bilerek ya da bilmeyerek kendisi koymuştur.

Mahirler vardır, beceriksiz...

Şenaylar vardır, asık suratlı...

Çalışkan olması gereken İdrisler vardır, tembel mi tembel!

Kemaller vardır, “Bunun neresi olgun?” dedirten...

Anası babası Çağdaş koymuştur adını ama adam yobazın teki çıkmıştır.

Şerefsiz Erdemler, onursuz Onurlar, namert Mertler, fıkır fıkır Sakineler, cahil mi cahil Bilgeler vardır...

★★★

Dün yeniden kendinden söz ettirdi ya... Oturdum, Melih ismini araştırdım:

Arapça kökenliymiş ve “güzel” demekmiş...

Sonra Gökçek’e baktım:

Uygurlardan bu yana kullanılan bir isimmiş... İnanmayacaksınız ama onun da anlamı “güzel”miş...

Bu durumda Melih Gökçek, “Güzel Güzel” oluyor...

Babasının içine doğmuş demek ki çirkin bir insan olacağı, “Hem adı hem soyadı ‘güzel’ olursa, belki kendisi de güzel olur” umuduyla, uğursuz bir gecede “Güzel Güzel”i imal edip piyasaya sürmüş...

★★★

Peki; gerçekten güzel bir insan mı Güzel Güzel?

“Bildiğim en çirkin insan” diyemeyeceğim; diğer çirkinlere ve kötülere haksızlık olur ama...

Bayağı çirkin bir insan!

Karanlık, sinsi, kindar, aç gözlü...

Ruhu çirkin!

Hep entrika, hep kumpas, hep iftira...

★★★

Dün Ankara Büyükşehir Belediyesi de savcıların hedefine girdi ve operasyon başlatıldı ya...

Haberi, operasyondan tam sekiz saat önce bu arkadaş vermiş:

Pazartesiyi salıya bağlayan gece 00:35’te bir paylaşım yapmış ve “Hazır mısın Ankara? Hazır mısın Türkiye?” diye sormuş... Ertesi sabah olacakları haber vermiş!

Ya malum olmuş ya da bu işte bir iş var!

Dün herkes operasyonu bıraktı, “Melih Gökçek’e bu bilgiyi kim, neden sızdırdı?” yı konuştu...

★★★

Hiçbir insan çocuğunun kötülüğünü istemez... Kaderi iyi olsun diye, iyi bir isim koyar...

Melih Gökçek’in babası, Adalet Partisi Gaziantep eski İl Başkanı Av. Ahmet Gökçek de eminim öyle düşünmüştür...

Adam ne bilsin böyle olacağını!

Güzel Güzel demiş ama çirkin, kötü ve fena bir şey çıkmış ortaya!

Onun suçu mu?

Bu cesaret nereden?

Hem adı, hem soyadı “güzel” anlamına gelen Ankara’nın eski Büyükşehir Belediye Başkanı, paylaştığı “Hazır mısın Ankara? Hazır mısın Türkiye? Ankara’da milyarlık vurgun patlıyor” mesajından sekiz saat sonra ABB’ye operasyon düzenlenince, bir paylaşım daha yapmış:

“Bu olayın dün attığım tweetle ilgisi yok. O vurgun, milyarlık vurgun. Duyduğunuzda dudaklarınız uçuklayacak!”

İyi de onu sen nereden biliyorsun Güzel Güzel?

Sana bu bilgileri kim veriyor Güzel Güzel?

Adalet Bakanlığı’ndan mı, adliyeden mi, partinden mi besleniyorsun Güzel Güzel?

Hazırlık soruşturmaları hakkında yayın yapmanın, bilgi paylaşmanın suç olduğunu bilmiyor musun Güzel Güzel?

Adaletten hiç mi korkmuyorsun Güzel Güzel?

Neden dokunulmuyor?

CHP’li belediyelere art arda yapılan soruşturmalardan sonra hep sorup duruyorduk ya, “AKP’li belediyeler sütten çıkma ak kaşık mı? Neden onlara dokunulmuyor?” diye...

Beyler bu soruya, “Onlara da dokunuyoruz” demek için AKP’li Yahşihan Belediye Başkanı Ahmet Sungur’a da operasyon düzenlemiş...

Başkanla birlikte dört kişi daha gözaltına alınmış...

Demek ki kurban olarak o seçildi.

Ya; Bay Güzel Güzel hakkında Ankara Büyükşehir Belediyesi avukatlarının yaptığı 97 suç duyurusu?

Onların gereği neden yapılmıyor?

Yoksa görevden alındığı günlerde, “Biz bu işleri birlikte yaptık” diyerek birilerini tehdit ettiği için mi?

GÜNÜN SORUSU

Sorum size:

Bunca operasyondan sonra CHP’li belediyelerden birinde herhangi bir görev yapan memur ya da bürokrat mı olmak isterdiniz, yoksa işsiz kalmayı mı göze alırdınız?