Korkusuz
Kemal Özcan

Erkekler son yıllarda neden cinselliğe karşı daha ilgisiz?

Evi geçindirme sorumluluğunu kadınlara göre daha fazla hisseden erkeklerin zor yaşam şartlarında kimi zaman cinsellik yaşamaya fazla enerjisi kalmayabiliyor...

Eşimle aramızdaki sorun nasıl çözülür?

SORU:

42 yaşında evli bir erkeğim. İşim gereği günde yaklaşık 12 saat çalışıyorum. Yaklaşık beş yıldır cinselliği sadece eşimin başlatması ve ısrarıyla yaşıyorum. Eşim bu durumdan çok şikayetçi, eskiden çok ilgiliydim, neden böyle oldu? M.D./İstanbul

CEVAP:

Zorlaşan yaşam şartları hemen herkesi olması gerekenden fazla çalışmaya zorluyor. Geçim sıkıntısı, gelecek kaygısı, büyük şehirlerin kalabalık, trafik gürültü gibi yorucu hayatı insanları hem bedenen hem de ruhen yoruyor. Erkeklerin zor yaşam şartlarında kimi zaman cinsellik yaşamaya fazla enerjisi kalmayabiliyor. Buna kötü beslenme, stres ve çevresel koşulların etkisiyle azalan sperm sayısı ve düşük testosteron seviyesini de ekleyebiliriz. Ayrıca uzun süreli çalışma, çift ilişkisindeki sorunlar, erotizm ve romantizm eksikliği de cinsel isteksizliğe neden olabiliyor. İlk bakışta cinsel ilgi ve istekte artış sağlıyor gibi görünse de bazı erkeklerdeki pornografi bağımlılığı da cinsel isteksizliğin en önemli nedenlerinden. Cinsel isteksizlik cinsel terapi ile tedavi edilebilir bir cinsel işlev bozukluğudur. Tedavi sorunu yaratan nedenin giderilmesine yönelik yapılır. Organik kökenli sorunlarda üroloji doktorları, psikolojik kökenli sorunlarda cinsel terapistler yardımcı olur. Komplike durumlarda multidisipliner bir çalışma gerekebilir.

Emzirme döneminde korunmalı mıyız?

SORU:

Üç yıldır evliyim, 8 ay önce anne oldum, bebeğimi emzirmeye devam ettiğim için eşimle cinselliği korunmasız yaşıyoruz. Bu yüzden yeniden gebe kalabilirsin dediler, bu ne kadar doğru? S.A./ Adana

CEVAP:

Bu sorunun cevabı kadın doğum uzmanlarının alanına girmekle beraber, genel birkaç bilgi vermenin yanlış olmayacağını düşünüyorum. Halk arasında böyle bir inanç olmasına rağmen bebek emzirmek güvenli bir doğum kontrol yöntemi değildir, sürpriz bir gebelik riski her zaman vardır. Bununla birlikte yapılan çalışmalar doğumu takip eden ilk aylarda emziren kadınlarda gebelik riskinin nispeten düşük olduğunu gösteriyor. Emzirmeyi tam zamanlı olarak yaparken annelerin çoğunda yumurtlama olmaz ve dolasıyla adet görülmez. Eğer bir annenin adet döngüleri başlamadıysa, bebeği altı aylıktan daha küçükse ve dört saatten daha uzun süre emziriyorsa hamilelikten korunmak için emzirmeye kesin olmamakla birlikte bir yere kadar güvenilebilir: Adet döngüleri başlamasıyla birlikte gebelik riski de başlayacağından eğer çift yakın gelecekte yeni bir çocuk istemiyorsa vakit kaybetmeden alternatif korunma yöntemlerine başlamalıdır. Hangi korunma yönteminin uygun olduğuna gebeliği takip eden doktorla birlikte karar verilmesi gerekir.