Korkusuz

Erdoğan, mebusluğa döner mi?.

Erdoğan, mebusluğa döner mi?.
Senaryoların sonu gelmiyor!..

Cumhurbaşkanı adayları... Seçim tarihi... Kabine revizyonu...

Başkentin siyasi kulislerinde dur durak yok...

AKP’nin içi çok karışık. İktidar mebusları homur homur... Kendi bakanlarından randevu alamamaktan şikayetçiler. Geçenlerde bir AKP mebusu ile sohbet ediyorduk, “Muhalefet milletvekilleri bizim bakanlarla bizden daha çok görüşüyorlar” dedi. “Nasıl yani? Olacak iş değil. Saraydan ödleri kopar.  Yapamazlar” diye karşılık verince anlattı:

“Kendi bakanlarımızdan bırakın randevu almayı, artık ayak üstü görüşmeler bile yapamıyoruz. Telefonlara çıkmıyorlar. AKP içinde, bakanlardan randevu alabilen şanslı arkadaşlarımız bir elin parmakları kadar. Muhalefettekiler bizden daha şanslı. Geçmişte arkadaşlıkları olanlar, bir zamanlar onlarla aynı kurumlarda çalışmış muhalefet milletvekilleri, bakanlarımızla bizden daha çok görüşüyorlar. Daha çok iş yaptırıyorlar.”

Konuştuğum AKP’li isim, “E o zaman, sizde gidip o muhalefet milletvekillerinden ricacı olun” dediğimde sıkı bir kahkaha patlattı, “Doğru söylersin. Öyle yapalım ama ya reisin kulağına giderse” deyip sohbeti kapattı.

★★★

İktidar partisinin diğer sıkıntılı gündem maddesi, MHP ile süre gelen ortaklık. Çook şikayetçiler çok!..  Erken seçim tarihi ve Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda görüşlerine başvurduğum bir başka AKP kurmayı, öyle bir benzetme yaptı ki, doğrusunu söyleyeyim; ben de şaşırıp kaldım. Sıkıntıları anlattı anlattı ve noktayı şöyle koydu:

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP’nin başına atanmış kayyum gibi.”

Geçelim asıl meseleye:

Erken seçim tarihi ve Cumhurbaşkanı adaylığı... Sarayda, “Seçim Mayıs’ta” diyenler var, “Çok sıkışırsak seçim tarihini 1 yıl erteleriz” diyenler var... Bu söylentiler, siyaset kulislerinin de tartışma konusu. Sizlere uçuk gelebilir ama içerdeki çatırtıları, kapışmaları ve hizipleşmeleri iyi takip ettiğim için duyduğum şu son senaryoyu (AKP içinden) ciddiye aldım ve sizlere aktarma ihtiyacı hissettim;

Tayyip Erdoğan AKP Genel Başkanı olarak seçimlere İstanbul milletvekili adayı olarak girebilir. AKP’nin Cumhurbaşkanı adayı da Hulusi Akar” olur.

Burası Türkiye... Olur mu olur!.. Ve hatta Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı adayı olmamaya karar verirse Hulusi Akar değil de bir başka isimde aday gösterilebilir...

★★★

Şimdii... Siyasi kulislerde konuşulan senaryolara göre, bendenize de anayasanın bazı maddelerini hatırlatma görevi düşer:

-Seçimlerin geriye bırakılması ve ara seçimler

MADDE 78- Savaş sebebiyle yeni seçimlerin yapılmasına imkân görülmezse, Türkiye Büyük Millet Meclisi, seçimlerin bir yıl geriye bırakılmasına karar verebilir.

Geri bırakma sebebi ortadan kalkmamışsa, erteleme kararındaki usule göre bu işlem tekrarlanabilir.

★★★

-Savaş hali ilânı ve silahlı kuvvet kullanılmasına izin verme

MADDE 92- Milletlerarası hukukun meşrû saydığı hallerde savaş hali ilânına ve Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası andlaşmaların veya milletlerarası nezaket kurallarının gerektirdiği haller dışında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yabancı ülkelere gönderilmesine veya yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunmasına izin verme yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nindir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde veya ara vermede iken ülkenin ani bir silahlı saldırıya uğraması ve bu sebeple silahlı kuvvet kullanılmasına derhal karar verilmesinin kaçınılmaz olması halinde Cumhurbaşkanı da, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullanılmasına karar verebilir.

★★★

-Cumhurbaşkanının cezai sorumluluğu

MADDE 105- (Değişik: 16/4/2017-6771/9 md.)

Cumhurbaşkanı hakkında, bir suç işlediği iddiasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının salt çoğunluğunun vereceği önergeyle soruşturma açılması istenebilir. Meclis, önergeyi en geç bir ay içinde görüşür ve üye tamsayısının beşte üçünün gizli oyuyla soruşturma açılmasına karar verebilir.

Soruşturma açılmasına karar verilmesi halinde, Meclisteki siyasi partilerin, güçleri oranında komisyona verebilecekleri üye sayısının üç katı olarak gösterecekleri adaylar arasından her siyasi parti için ayrı ayrı ad çekme suretiyle kurulacak on beş kişilik bir komisyon tarafından soruşturma yapılır. Komisyon, soruşturma sonucunu belirten raporunu iki ay içinde Meclis Başkanlığı’na sunar. Soruşturmanın bu sürede bitirilememesi halinde, komisyona bir aylık yeni ve kesin bir süre verilir.

Rapor Başkanlığa verildiği tarihten itibaren on gün içinde dağıtılır, dağıtımından itibaren on gün içinde Genel Kurulda görüşülür. Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının üçte ikisinin gizli oyuyla Yüce Divana sevk kararı alabilir. Yüce Divan yargılaması üç ay içinde tamamlanır, bu sürede tamamlanamazsa bir defaya mahsus olmak üzere üç aylık ek süre verilir, yargılama bu sürede kesin olarak tamamlanır.

Hakkında soruşturma açılmasına karar verilen Cumhurbaşkanı, seçim kararı alamaz.

Yüce Divan’da seçilmeye engel bir suçtan mahkûm edilen Cumhurbaşkanının görevi sona erer.

Cumhurbaşkanının görevde bulunduğu sürede işlediği iddia edilen suçlar için görevi bittikten sonra da bu madde hükmü uygulanır.

★★★

-Olağanüstü hal yönetimi

MADDE 119- (Değişik: 16/4/2017-6771/12 md.)

Cumhurbaşkanı; savaş, savaşı gerektirecek bir durumun başgöstermesi, seferberlik, ayaklanma, vatan veya Cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışma, ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması, anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması, şiddet olayları nedeniyle kamu düzeninin ciddî şekilde bozulması, tabiî afet veya tehlikeli salgın hastalık ya da ağır ekonomik bunalımın ortaya çıkması hallerinde yurdun tamamında veya bir bölgesinde, süresi altı ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilan edebilir.

★★★

Affedin... Sizi, biraz düşünmeye zorluyorum!..