Tarih 29 Eylül 2016’ydı. Recep Tayyip Erdoğan yine Cumhurbaşkanı’ydı.
Kaçak Saray’da yapılan 27. Muhtarlar Toplantısı’nda konuştu:
“1923’te Lozan’a bizi razı ettiler. Birileri de Lozan’ı ‘zafer’ diye yutturmaya çalıştı. Her şey ortada... İşte; şu an Ege’yi görüyorsunuz değil mi? Bağırsan sesinin duyulacağı adaları biz Lozan’da verdik. Zafer bu mu? Oralar bizimdi. Oralarda bizim camilerimiz, mabetlerimiz var ama şu anda hala Ege’de kıta sahanlığı konusunu konuşuyor. Niye? İşte o anlaşmada masaya oturanlar sebebiyle. O masaya oturanlar, o anlaşmanın hakkını vermediler.”
★★★
Ege’deki adaların Lozan’dan çok önce, Osmanlı döneminde İtalyanlara verildiğini artık çocuklar bile biliyordu ama... Cumhurbaşkanı, “Lozan’da masaya oturanlar” diyerek suçu İkinci Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü’ye atmakta hiçbir sakınca görmüyordu.
Aradan dokuz yıl geçti...
Lozan aynı Lozan...
Antlaşmaya yeni maddeler eklenmedi.
1923’te neyse, bugün de o...
Değişen tek şey büyük bir olasılıkla Cumhurbaşkanı’nın konuşma metnini yazan danışman...
Çünkü aynı Cumhurbaşkanı dün bir mesaj yayınladı ve Lozan’ı öve öve bitiremedi.
“Bugün, aziz milletimizin bağımsızlık iradesini ve mücadelesini, uluslararası hukuk nezdinde de tescil ve teyit eden Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasının 102’nci yıl dönümüdür.”
★★★
Gördüğünüz gibi...
Dokuz yıl önce Lozan “tu kaka”ydı; bugün “bağımsızlık irademizin tescil ve teyidi” oldu!
Bu, Cumhurbaşkanı’nın ilk U dönüşü değil; belli ki son da olmayacak...
Değişmeyen tek şey, “İnönü ve CHP düşmanlığı...”
Daha önce “iki ayyaş”tan biri olarak işaret ettiği, camileri kapattığını söylediği Lozan Kahramanı İsmet İnönü’nün adını yine ağzına almadı.
Kuru bir rahmet bile dilemedi.
★★★
Peki; nedir bu kinin nedeni?
Kim bilir; belki gelecek nesiller bir gün bu sorunun yanıtını gerçek tarihçilerden öğrenir...
TELE-1’e kapatma!
Geride bıraktığımız günlerde Sözcü TV’yi 10 gün karartan RTÜK şimdi de 24 Temmuz Basın Özgürlüğü Günü’nde Tele-1 ekranlarını 5 gün karartma kararı aldığını açıkladı. Nedeni, Merdan Yanardağ’ın, “15 Temmuz, İslamcı bir darbe girişimiydi. Bu darbenin temel sorumlusu AKP iktidarıdır” diye yorum yapması...
Yanlış mı, yalan mı?
FETÖ’yle bir zamanlar kol kola yürüyen, “Ne istediler de vermedik?” diye yakınan, babam mıydı?
O günlerde verilen destek, bu gericileri güçlendirmedi mi?
★★★
Amaç, seçimlere giderken bir tane bile gerçek gazetecilik yapan kanal bırakmamak ve dikensiz gül bahçesi yaratmak!
Bütün bu yasakların nedeni, bu!
Gülme zamanı!
Meşhur fıkrayı bilirsiniz:
Padişahın biri vergileri arttırmış. Sonra vezirini halkın arasına göndererek “Bak bakalım bu artış için ne diyorlar?” demiş...
Vezir gitmiş, dolaşmış... Sonra huzura çıkıp, “Söylenmeye başladılar sultanım” demiş.
“İyi, iyi” demiş padişah, “Biraz daha arttırın vergileri...”
Bir süre sonra veziri yeniden halkın arasına göndermiş...
“Git bak bakalım, ne diyorlar?”.
Vezir gitmiş bakmış, “Çok kızmışlar sultanım, bağırıyorlar” demiş.
Padişah, yine umursamamış: “Arttırın vergileri!”
Ardından, yine vezirine halkı kontrol etme emri vermiş. Vezir korkuyla dönmüş, “Sultanım, halk öfkeyle sokaklara döküldü. Kavga, dövüş var” demiş.
Sultan gülümsemiş: “Arttırın vergileri!”
Aynı ritual tekrarlanmış... Vezir yine halkın arasına inmiş. Saraya dönünce gülümseyerek, “Padişahım, halk katıla katıla gülüyor” deyince padişahın suratı asılmış, “Tamam yeter, başka vergi yok, bu iyiye işaret değil” demiş...
★★★
Halk yokluk içinde kıvranırken, emekliler “Açız” diye isyan ederken, ücretliler iki-üç işte birden çalışmak zorundayken bizi yönetenler dün ÖTV’ye zam yaptı...
Ne dersiniz; artık katıla katıla gülmenin zamanı gelmedi mi?
GÜNÜN SORUSU
PKK’nın 30 militanının şov yaparcasına silah yakmasından sonra yapılan kamuoyu araştırmalarına göre AKP ve MHP’nin oylarında değişen bir şey yok... CHP’de bir-iki puan gerileme, PKK’yla yapılan görüşmelere sert tepki gösteren İYİ Parti’de ise aynı oranda yükselme var... Sorum Özgür Özel’e:
Eli kanlı katillerin serbest bırakılmalarına “barış” demeye devam ettiğiniz sürece, hızla eriyeceğinizi hala görmüyor musunuz?