Trump göreve başlamıştır.
Yemin töreni formaliteden başka bir şey değildir.
Trump’ın Panama Kanalı, Grönland ve Kanada ile ilgili söyledikleri herkesi şaşırtmıştır.
Trump şaka yapmıyor.
İlk döneminde de istedi ama gerçekleştiremedi.
Şimdi daha güçlü.
Tabi ki güçlü olan Trump değil ABD emperyalizmi!
ABD’yi, seçilen başkanlar değil en büyük tekeller yönetir.
ABD’nin dünyada yönettiği ülkelerde de halk başındakilerin kendilerini yönettiğini zanneder.
Muhalefetleri de öyle zanneder!
Diğer yandan ABD, kendine direnen ülkelerin yöneticilerini ise hemen diktatör ilan eder!
Sonra o ülkeleri, kalıcı olarak parçalar ve milletlerini de tarihten siler.
Neyse biz Trump’ın bu dönem önüne koyduğu hedeflere dönelim.
ABD, Ortadoğu’da ve Afrika’da ABD karşıtı iktidarlara ve örgütlere destek veren Rusya ve İran’ı bölgeden çıkarınca eli çok rahatladı.
Yemen’deki Husileri bahane ederek Mısır’ın Suveyş Kanalı’nı da işlemez hale getirdi.
Yoksul Yemen’i, bir saatte yerle bir edebileceği halde Kızıldeniz’de gemilere saldırıyorlar bahanesi ile bunu yaptı.
Diğer yandan Yemen’in saldırıları İsrail’e sinek vızıltısı gibi geliyor.
Ancak ABD’nin ve İsrail’in bölgedeki katliamlarına ise ne yazık ki meşruiyet kazandırıyor...
Panama Kanalı’nı yapan ABD, Çin’i bahane ederek aslında Panama’ya çökmek istiyor.
Ne de olsa dünyada ABD emperyalizminin karşısında duracak bir güç yok.
Hemen Çin diyebilirsiniz.
Çin; Rönesans, reform ve sanayi devrimini yapamamıştır.
Dolayısıyla kapitalist devlet olmadığı için emperyalist bir devlet olma şansı da yoktur!
ABD’yi durduracak güç Çin değildir...
ABD, 1946’da Danimarka’dan satın almak istediği Grönland’ı, Trump ile tekrar almanın yollarını arıyor.
Kanada’ya 51. Eyalet ve Kanada başbakanı Trudeu’ya vali demesine de şaşmamak gerekir.
Kanada, İngiltere’nin resmiyette sömürgesi olmasa da dün öyleydi.
İngiltere, sömürgeleri kendinden ayrılma talebinde bulunduğunda ayrılmamaları için çözüm yolları aradı.
İngiliz kraliyet ailesinin, sömürgeler üzerindeki etkisi ve saygınlığı bilindiği için hemen İngiliz Milletler Topluluğu kuruldu.
Her ne kadar sembolik de olsa bugün Kanada’nın devlet başkanı Kral 3. Charles’dir...
Dolayısıyla Trump’un Kanada başkanına “vali” demesi çok doğaldır!
Sizi, tarihsel detay ve anlaşmalara boğmak istemiyorum.
İngiltere bugün emperyalizmin başı olan ABD ne derse onu yapar.
Yeni yıl, ABD’nin son 25 yılda Bharat Cumhuriyeti’nden Balkanlara kadar yaptığı tüm yıkım ve zulmün meyvelerini toplama yılı olacaktır.
“Bharat nerden çıktı” demeyin, 2014’ten beri Hindistan’ın başındaki Modi, Hindistan’ın adını değiştirdi!
Antiemperyalist hareketler ile kurulan ulus devletleri unutturmanın en kolay yolu adını değiştirmektir...
Hindistan/Bharat’tan Bosna-Hersek’e kadar uzanan bölgede rejimi değişmeyen tek ülke İran kaldı.
Güney Asya’dan gelen haberlere bakılırsa 2025’te Afganistan ve İran arasında yaşanacak çatışmalar ile İran’ın parçalanma süreci başlayacak gözüküyor.
İran 2025’te, Afganistan sınırından başlayarak sonrasında da kuzeyi ve kuzey batısında kargaşa yaşayacağı gözüküyor.
Türkiye’de ise anayasa yeter sayısı hedefleyen iktidara, yeni vekil transferlerinin sıkça yaşanacağı anlaşılıyor.
Ekonomi, terör ve seçim tartışmaları, 2025’in sonuna kadar sürecektir.
Sevgili okurlarım, haklı olduğumuz hiçbir konuda umutsuzluğa yer yok.
2025’in, umudumuzu büyütmesi dileği ile yeni yılınızı kutluyorum...