Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

Ayıp oluyor hem de çok ayıp oluyor...

İktidar destekçisi medya önceleri...

128 milyar dolar döviz rezervinin satıldığını inkâr etti...

“Yok böyle bir rakam... MB’de 95 milyar dolar döviz rezervi var” savunmasını sürdürdü...



Merkez Bankası şeffaf olmak zorunda olduğu için...

Yayınladığı bilançolar ortaya koydu ki...

Bırakın 95 milyar döviz rezervini...

48 milyar dolar, rezerv eksiği var...



Sonra...

“Merkez Bankası’nın döviz alıp satmasından daha tabii ne olabilir?” diyerek:

Kısmi kabullenme...

Kısmi inkâr yoluna gitti...



Bu defa da...

Maliye ve Hazine Bakanı, satılan rezerv miktarının 128 milyar dolar olduğunu kabul etti...



Müstenit (Dayanak) olarak da...

2017 yılında...

Hazine ile Merkez Bankası arasında imzalanan bir protokole işaret etti...



Yani...

128 milyar dolar döviz rezervini MB Hazine’ye sattı...

Hazine de dilediğine verdi...



Hazine ve Maliye Bakanı sonra da topu Merkez Bankası Başkanı’na attı:

“Bu konuda araştırma ve açıklama yapması gereken kurum Merkez Bankası’dır...”.



Daha sonra görüldü ki...

Merkez Bankası ile Hazine’nin böyle bir protokol imzalayabilmeleri için MB Meclisi kararı şart...



Şimdi bunu da soruyor muhalefet:

- 128 milyar doları kime ya da kimlere kaç liradan sattınız?..

- MB-Hazine arasındaki protokolün imzalanabilmesi için Merkez Bankası Meclisi’nden “olur” kararı alındı mı?..

- Protokolün altında Cumhurbaşkanı’nın da imzası var mı?..



Peki...

Bu soruların cevabı veriliyor mu?..

Hayır...

Aralarında top çevirerek...

İnkâr yöntemini sürdürüyorlar...



Ya arkadaş...

Olur ama...

Bu kadar olmaz...

Çünkü...

Ayıp oluyor...

Hem de...

Çok ayıp oluyor...

KILIÇDAROĞLU KADAR TAŞ DÜŞSÜN BAŞLARINA...


Yahuuuu...

Ne Kılıçdaroğlu...

Ne HDP eş genel başkanları...

Ne Akşener...

Ne Babacan...

Ne Davutoğlu...

Ne Karamollaoğlu:

“128 milyar doları çaldınız” gibi...

Hem ahlâk...

Hem de yasa dışı bir iftira attılar...



İnsanların dedikleri şu:

- 128 milyar dolar döviz rezervini kime ya da kimlere; kaç liradan sattınız?..

- Satılan dövizin MB’na maliyeti kaç TL?..

- 128 Milyar dolar rezervi yerine koyabilmek için MB kaç TL para basacak?...



Ama iktidar medyası; Kılıçdaroğlu ve diğer genel başkanların...

Erdoğan ve damadını, 128 milyarı yemekle suçladığı yalanını söylüyor...

Neden?..

Asıl sorunun cevabını vermemek için...

MEDYA O FİLMDEKİ ŞENER ŞEN’E BENZİYOR...


Atıf Yılmaz’ın yönettiği “Ne olacak şimdi?” isimli ünlü filmden daha önce söz ettiğimi hatırlıyorum...

Şener Şen’ın eşini oynayan Perran Kutan, kocasını bir kadınla uygunsuz(!) vaziyette yakalıyor...

Şener Şen, don/atlet...

Kadın don/sutyen...

Hiçbir şey olmamış gibi:

Kadın odada hazır bulundurulan daktilonun başına oturuyor...

Şener Şen de: “Yaz kızım” diyerek yaptığı ayıbı inkâr yoluna sapıyordu...





Ya da...

Bir başka kadınla yakalandığında...

Kadın semadan mucize olarak yanına gönderilmiş gibi:

“Aaa...Kim bu be?” diye eşine (Perran Kutman’a) soruyordu...



Kutman ise...

Bu tür operasyonlarda yanından ayırmadığı oğluna her zamanki emri veriyordu:

“Tükür oğlum şu babanın yüzüne...”.



Canlarım...

Şener Şen o filmde inkârcı zihniyeti temsil ediyordu...



AKP’li gazeteci yazar milleti, Balzac’ın tavsiyesine uyan Şener Şen tipi kocalara benzetiyorum...

Destekledikleri kafa suçüstü de yakalansa önce onlar inkâr ediyor...

Hemen savunmaya geçiyorlar...



Tövbe tövbe tövbe...

BU YIL DA YIRTTILAR 23 NİSAN’I KUTLAMAKTAN...


Köylülerinden biri Nasrettin Hoca’ya sormuş:

“Hocam helada sakız çiğnemek caiz midir?..”.

Hoca:

“Ne caizdir ne de mekruh ama gören bir b.k yediğini sanır” demiş...



Biliyorum...

AKP’li gazeteci yazar milleti 23 Nisan’da sokağa çıkma yasağı uygulamasının “şart” olduğunu söyleyerek savunacak iktidarı...





İyi ama...

Dudak dudağa dolu kapalı salonlarda yapılan kongreler neden iptal edilmedi de...

Açık havada (Neredeyse sıfır risk) yapılacak 23 Nisan Bayramı kutlamaları yasaklara kurban ediliyor...



Hani...

Dudak dudağa kalabalıkta kapalı salonlarda yapılan kongreleri bilmesem...

Bu bahaneyi de yiyeceğim...

Yiyeceğim ama...

Nasrettin Hoca fıkrasını hatırlamasam...



Ey güzel insanlar...

Atatürk’ün ulusumuza emaneti olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı hepimize kutlu olsun...



Lütfen enseyi karartmayın...

Atatürk’ün naçiz vücudu toprak oldu...

Ama...

Emanet ettiği cumhuriyet ilelebet payidar olacak...

İŞTE BU KAFA AİLE BAKANI OLDU...


Angelica Jolie, dünyaca ünlü yazarlarımızdan Elif Şafak’la Time adına bir söyleşi yaptığında... Şafak, söyleşinin bir yerinde şunları söyledi: “İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin iki mesajı var. Kadınlara hayatlarının önemli olmadığını söylüyorsunuz ve şiddet uygulayanlara suçlarının meşrulaştırılacağını söylüyorsunuz.”.



Aileden ve Çocuktan Sorumlu Bakanlığa atanan Derya Yanık bu haklı söylemi nedeniyle Elif Şafak’a ve...

Söyleşinin diğer tarafı olan Angelina Jolie’ye acayip saldırdı...



İşte o Derya Yanık şimdi...

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı oldu...

HER ŞARTTA İNKÂR...


Fransızların ünlü roman yazarı Balzac gerçekten de söylemiş mi bilmiyorum...

Ama...

Fransız erkeklerinin huyları bilindiğinde insana “doğruymuş gibi” geliyor...



Şöyle dediği iddia olunur büyük yazarın:

“Karın seni bir başka kadınla aynı yatakta ve sen Âdem Baba, kadın Havva ana kıyafetiyle yakalasa bile inkâr et...”.