AKP’li Bülent Arınç, katıldığı bir televizyon programında Suriye ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Davutoğlu’na, Bahçeli gibi övgüler dizen Bülent Arınç’ın söyledikleri çok dikkat çekiciydi.
Arınç, “Suriye’de olanlardan en kârlı çıkan İsrail’dir. İran’ı mahvetti, Gazze’yi perişan etti. Şimdi Suriye’yi perişan ediyor” dedi.
Birçok şey söyledi ama Davutoğlu için söyledikleri daha da önemli gibi geldi.
“Bugünlerde oraya gitmesi doğru da değil mümkün de değil belki ama bu işi iyi bilen, aklıma Davutoğlu’nun aynı dönemde bakanlık yaptığımız için biliyorum; Sayın Davutoğlu bize Suriye’nin hangi köyünde kimler yaşıyor, hangi kasabasında demografik ve etnik yapı nasıldır, bunların kültürleri nedir adım adım sayardı. Şimdi Suriye’yi yakından tanıyan insanlara ihtiyacımız var hem siyaset alanında hem geleneksel kültür alanında hem de orada nasıl bir yapılanma bundan sonra başarılı olabilir; bunları Türkiye adına cumhurbaşkanımızın talimatıyla yönetebilecek, orada bulunan insanlara ihtiyacımız var...” dedi.
Bahçeli’den sonra Arınç’ın Davutoğlu’nu övmesi bence Davutoğlu’na da garip gelmiştir!
Arınç’ın ara sıra iktidardan bağımsız açıklamalarını, farklı değerlendirenler olsa da hatta iktidara muhalefet ediyor gibi komik tespitler yapılsa da durduğu yer iktidarın yanıdır.
Arınç BOP’u bilmiyor mu?
İsrail’in, BOP’ta görevli olanların yardımcısı olduğunu da bilmemesi mümkün değildir.
Davutoğlu da BOP’un yeni Osmanlı olmadığını bildiği gibi ateşe atılmak istendiğinin farkında olduğunu düşünüyorum.
Bu tuzağa düşmeyeceğini de biliyorum...
Arınç da biliyordur!
Merhum Erbakan’ın ılımlı/kullanışlı Müslümanlar ile ilgili uyarılarını hatırlama zamanı geldi de geçiyor...
Arınç’ın, Suriye’de en karlı İsrail’dir tespitine gelelim.
İsrail’in İran’ı mahvettiğini, Gazze’yi perişan ettiğini şimdi de Suriye’yi perişan ettiğini söyledi.
İyi de Suriye’nin kuzeyinde yıllardır İsrail mi var?
İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin ölümünden sonra başa getirilen Pezeşkiyan’ın da rejim karşıtı olduğunu bilmemesi mümkün değildir.
ABD’nin, İran’da rejim karşıtlarını nasıl besleyip büyüttüğünü biz çok iyi biliyoruz.
Eğer İran BOP karşısında zayıfladı ise sadece İsrail değil bölgede BOP’ta görev alanlar da sorumludur.
Arınç’ın perçinlemeye çalıştığı İsrail kazandı algısı ne yazık ki toplumda tutuyor.
BOP’ta görev alanların adı ise hiç geçmiyor!
Diğer taraftan BOP’ta görev alanların Saadet, Deva ve Gelecek’i saflarına çekmeye çalışmasının anahtarı, İsrail’in kazançlı çıktığı söylemidir.
Önemli bir algı da ABD-PYD’nin birlikte olduğu mesajıdır.
İyi de “Eğit-Donat” projeleri ile eğitip Suriye’nin kuzeyine salan ABD değil midir?
Suriye’yi parçalayanların hepsinin ABD’nin emrinde olduğunu sağır sultan biliyor.
Bir diğer algı da Suriye’den düzenli olarak getirilenlerin Suriye’ye döndüğü algısıdır.
3 milyon ile 10 milyon Suriyelinin Türkiye’de olduğu haberleri kamuoyunda yer almaktadır.
Büyük bir çoğunluğuna vatandaşlık verildiği de herkesin dilinde dolaşıyor.
En çok merak edilen de giderken vatandaşlığı bırakıp gidip gitmedikleridir!
Son olarak Trump “Esad rejiminin devrilmesinin arkasında Türkiye var. Erdoğan çok zeki biri. Bunu binlerce yıldır istiyordu ve başardı. Kimse gerçekten kazananın kim olduğunu bilmiyor ama bence Türkiye kazandı. Türkiye çok fazla can kaybı olmadan, dostane olmayan bir şekilde kontrolü ele geçirdi...” dedi.
16 Aralık akşamı A Haber’de “Son Durum” programında Mete Sohtaoğlu, Fırat’ın batısında Suriye sınırındaki beton duvarların kaldırıldığı duyurdu.
Suriye’nin toprak bütünlüğü öncelikli ise sınırdaki beton duvarlar neden kalkar?