Kırıkkale'de yaşayan 23 yaşındaki D.Ç., sevgilisi Y.E. ile evlilik dışı bir çocuk sahibi oldu. Baba Y.E.’nin kendisi ve çocuğuna destek vermemesi nedeniyle sıkıntılar yaşayan D.Ç., İstanbul’a akrabalarının yanına gitmeye karar verdi.
29 Eylül’de Bağcılar’daki bir parkta, 2 yaşındaki Yunus Emre bebeğinin biberonuna tiner koyarak içirdi. Daha sonra anne ve bebeği Esenler’deki akrabalarının evine gitti. Bir süre sonra bebeğin durumunun kötüleşmesi üzerine, Yunus Emre bebek hastaneye kaldırıldı.
Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılan Yunus Emre bebek, yoğun bakımda yaklaşık 2 ay süren tedavisinin ardından hayatını kaybetti. Cenazesi, Adli Tıp Kurumu’ndan alınarak Kilyos Mezarlığı’na defnedildi.
CİNAYETİ İTİRAF ETTİ
Polis, bebeğin kimyasal zehirlenme nedeniyle anne ve babayı gözaltına aldı. Sorgularında, D.Ç.'nin çocuğunun babasının sorumsuz davranışları nedeniyle bunalıma girdiğini ve bu korkunç eylemi gerçekleştirdiğini itiraf ettiği öğrenildi. Anne tutuklanırken, baba ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
BABANIN İFADESİ ORTAYA ÇIKTI
Baba Y.E., savcılığa verdiği ifadesinde, "2024 yılı eylül ayında Dilek, çocukla birlikte İstanbul'a geldiğini söyledi. Dilek ile çocuğumuzu otele yerleştirdim. 25.09.2024 günü 2 yaşındaki çocuğumuz Yunus Emre rahatsızlanınca hastaneye kaldırıldı. 14.11.2024 günü gece saatlerinde çocuğumuz öldü.
Dilek çocuğumuzu zehirleyerek öldürdüğünü itiraf etti.
Bu olaydan sonra olayla ilgili sosyal medya ortamında yapılan haberlere Dilek ve benimle ilgili hakaret ve tehdit içerikli çok sayıda yorum yapıldı. Ayrıca yorumlardan birinde ev adresim yazılıydı. Anlattığım olay ile ilgili beni kastederek hakaret ve tehdit içerikli yorumlar yapan, ayrıca ev adresimi ifşa eden şahıslarda şikayetçiyim. Söz konusu yorumların yapıldığı hesapları kullanan şahısları tanımıyorum. Ekran görüntülerini delil olarak sunuyorum. Söyleyeceklerim bunlardan ibarettir" dedi.
