Top rakipteyken ne yapacağını bu derece bilmeyen bir takım var mı diye düşünürken aklıma şu geliyor: Beşiktaşlı futbolcular top ayaklarındayken de ne yapacaklarını bilmiyor! Bu sezon iyice kanıksanan 40 metreden ortalar, takım arkadaşının ayağı yerine kaval kemiğine paslar ve temposuz aheste hücumlar... Yani bildiğimiz sıkıcı Beşiktaş! Sumudica tabii kaçın kurası... Beşli savunmaya bir de topun arkasında kalmayı ekleyince Gaziantep net fırsat vermedi. Bahtiyar’ın iki şutu dışında Beşiktaşlılar ilk yarı heyecanlanmadı bile.

Korner sonrası gelen golde Salih’in sanki şampiyon olmuş gibi sevinci, takımın içinde bulunduğu durumu gösteriyor. Rahatlama anı, derin bir ‘oh’ çekme. Pozisyon bulamıyorken öne geçilmesi de böyle bir rakibe karşı önemliydi. Rashica’nın güzel ortası ve Cenk’in kafa golü de Amir’in kendini attırmasıyla doğacak yeni bir sürprize engel oldu.

18’lik yetenek Yakup Arda istekliydi ama heyecanlı gözüktü. İkinci yarıda biraz toparladı. Burak Yılmaz’ın oyundan çıkarmasını ise yadırgadım.

Beşiktaş futboluyla değil ismiyle 3 puanı aldı dün akşam. Biraz daha yetenekli bir rakip olsa karşısında iş farklı bir yere gidebilirdi. Bu galibiyet olsa olsa suni teneffüs olur, fazlası değil!