Kamuda 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde iktidar ile sendika arasında uzlaşma sağlanamayınca, zam kararı için Kamu Görevlileri Hakem Kurulu toplandı. Toplantıya yetkili sendika Memur-Sen’in de katılacağı belirtildi.
Memur-Sen, ilk olarak Kurul’a başvuracaklarını açıklamış, ancak daha sonra bu karardan vazgeçtiklerini duyurmuştu. Hükümet tarafı ise Kurul’a başvurdu. Sendika, kurulun tarafsızlık sınavı vereceğini belirterek, “Bu süreç Hakem Kurulu için bozulan imajını düzeltme, zedelenmiş itibarını iade etme fırsatıdır” açıklamasını yaptı.
Hakem Kurulu’nun yasaya göre karar alabilmesi için Başkan dahil en az sekiz üyenin katılımı gerekiyor. Kurulun 11 üyesinden 7’si Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor. Sendika toplantıya katılmazsa Kurul toplanamıyor ve karar alamıyor. Eğer karar alınamazsa, mali ve sosyal haklar TBMM tarafından belirleniyor.
Çalışma Ekonomisi Uzmanı Prof. Dr. Aziz Çelik, sendikanın Hakem Kurulu’na gitmemesinin memurların lehine olacağını belirterek, “Hakem Kurulunun karar alamaması halinde mali ve sosyal hakları belirleme yetkisi TBMM'ye geçer. Mevcut kazanımlar ortadan kalkmaz. Sendikalar, bu süreçte de mücadelelerini büyütme ve siyasi alanda sürdürme imkânına sahip olur. Yaygın iş bırakma ve başka eylemler yapabilirler. Hakem Kuruluna başvurulmaması veya Kurulun toplanamaması, mevcut kazanımların (7. toplu sözleşme) 'artçı etki' kuralı sayesinde korunması nedeniyle memurlar için bir hak kaybına yol açmaz. Aksine, toplu sözleşme mücadelesi için siyasi bir alan ve ek zaman kazanılmış olur. Bu nedenle, Memur-Sen Hakem Kuruluna başvurmamalıdır. Kamu idaresinin başvurması durumunda ise sendikalar toplantıya katılmamalıdır. Böyle toplantı yapılamaz ve Kurul işlevsiz bırakabilir. Sendikalar konuyu siyasetin gündemine taşıyabilirler ve Bütçe kanunu boyunca gündemde tutabilirler” ifadelerini kullandı.