Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

SBK, ABD'de 225 yıl hapis cezası istemiyle yargılanacak...

SBK’nın avukatı, müvekkili Avusturya’da, (ABD’nin talebi üzerine) yakalanınca...

Türkiye’de yargılanmak istediklerini açıklamış...

Neden acaba?..



Gelin fikir jimnastiği yapalım...

Ama...

Önce biraz bilgilerimizi tazeleyelim...

[caption id="attachment_269918" align="alignnone" width="600"] Sezgin Baran Korkmaz[/caption]

 



Sadi-i Şirazi’nin yaklaşık 800 yıl kadar önce söylediği:

“Hükümdar göz yummazsa eşkıya kervan basamaz” sözünü doğrulayan bir topluluğun (Toplumun değil) ferdi fanileri...

Devlete karşı işlenen suçlarda cezaları:

Mümkün olduğu kadar düşük tutmuşlardır...



Neden?..

Eşkıya olur da başka ülkelerde yargılanırsa...

Kendilerini ele vermesin diye...

[caption id="attachment_269919" align="alignnone" width="600"] Reza Zarrab[/caption]



SBK, ABD’de yargılanırsa...

Üzerindeki gizlilik kararı kaldırılan ABD Yargı dosyasına göre:

225 yıl hapis cezası istemiyle yargılanacak...

Ancak...



ABD, ekonomik suçlarda...

Bir kişiyi cezalandırmaktan daha çok...

Sanığın:

Suçuna ortak olanları...

Sanığı:

Suça teşvik edenleri...

Sanığın:

İşlediği suça zemin hazırlayanları...

Ve...

Sanığın:

İşlediği suça göz yumanların isimlerini (Somut belgelerle) öğrenmeyi tercih eder...



Devletin kaybettiği maddi hasar da “sanık” tarafından telafi edilirse...

O sanığı, “pişmanlık yasasından” yararlandırır...

Yani...

Sanığı...

“İtirafçı tanık” haline dönüştürür...

(Bakınız Reza Zarrab olayı...).



Şüpheli, ömrünün kalan zamanını cezaevinde geçirmektense...

Suç ortaklarının...

Kendisini azmettirenlerin...

Ve...

Siyasi iktidarda kendisine yardımcı olanların isimlerini de verir...



Türkiye’de yargılanırsa ne olur?..

Bir diğer yazıda...

SBK’NIN TÜRKİYE’DE YARGILANMAK İSTEMESİNİN SEBEBİ SİZCE NEDİR?..


SBK Türkiye’de yargılanırsa:

Sabıkası olmadığı...

Duruşmalara takım elbiseli, kravatlı ve sinek kaydı tıraşla geldiği için:

“İyi hal indirimi” de alır...

Ve...

En çok iki yılla yırtar...



O cezayı da yatmaz...

Gerekirse pasaportu iptal edilir...

Ve...

İnfazını, elektronik kelepçeyle bitirir...



Böyle olunca da...

Siyasi iktidardaki suç ortaklarının adını vermek zorunda kalmaz...



“Acaba” diyorum...

Hem devlet ve hem de SBK, Türkiye’de yargılanmayı bu nedenle istiyor olabilir mi?..

BU SİSTEM VE BU İSİMLE DEVAM EDİLİRSE NE OLUR?..


Acemoğlu ve Robinson’un birlikte yazdıkları “Ulusların Düşüşü” kitabında sorulan iki soru şöyle idi:

“Ulusal refah mı siyasal istikrarı sağlar?..

Yoksa...

Siyasal istikrar mı ulusal refahı yükseltir?..”.





Deneyimlerime ve bilgilerime göre:

Hem ulusal refah bir sonuç...

Hem de siyasal istikrar...

Asıl olan (Sebep) ise:

Ülkelerin “nasıl” değil “kim/ler” tarafından yönetileceği...



Demek istemem o ki...

Siyasal istikrarsızlık yoksulluğun sebebi değil sonucu...

Yoksulluk da...

Eğitimsizliğin ve hukuk ahlakından yoksunluğun sebebi değil...



Eğitimsizlik ve hukuk ahlakından yoksunluk:

Bir ülkenin geri kalmış ya da gelişmekte olan ülkeler patikasında patinaj yapmasının sebebi...

Tıpkı...

Yüksek faizin, yüksek enflasyonun sebebi değil, sonucu olması gibi...



Türkiye şu son hükümet sistemiyle siyasal istikrarı; hukuka, gelişime, eğitime, çağdaşlaşmaya tercih ettiği içindir ki...

2012 yılında (Parlamenter sistemde) 12.594 dolar olan kişi başına milli gelir:

Başkanlık döneminde (2017 – 2021) 8.000.—dolar düzeyine düştü...

KADER Mİ YOKSA AZ GELİŞMİŞLİK Mİ?..


Fransız siyaset felsefecisi Tocqueville, Amerika’da Demokrasi isimli eserinin bir yerinde şöyle demişti:

“Hiç şüphem yok ki Amerika’daki demokratik kurumlar; bu ülke sakinlerinin olağanüstü ticari aktivitesinin sebebidir...”.



İngiliz düşünür Hobbes da Leviathan’da; dürüst, adil, halkını seven bir yöneticinin çok başarılı olacağını savunuyordu...

[caption id="attachment_269915" align="alignnone" width="600"] Hobbes[/caption]



Demokratik kurumları sistemler ya da rejimler değil; insanlar, toplum (Topluluk değil) yaratır...

Bir ülkede insanlar gelişimini sağlayamamış ise toplum da gelişimini sağlayamamıştır...

[caption id="attachment_269916" align="alignnone" width="600"] Tocqueville[/caption]



İnsani gelişimini sağlayamamış toplumların ise...

Sağlam kurumlar kurma ihtimali (Neredeyse) sıfırdır...



Sağlam (Demokratik ve hukuk temellerine oturan) kurumların olmadığı...

Kurumsallaşmanın gerçekleştirilemediği ülkelerin ise:

Geri kalmış veya gelişememekte direnmiş olmaları kader değil...

İnsan malzemesinin sonucudur...



Atatürk o nedenle “önce insan” demiş...

%95’i okuma yazma bilmeyen bir topluluğu eğiterek “toplum/ulus” yapmaya girişmişti...

AZ GELİŞMİŞ ÜLKELERİN DAYANILMAZ AĞIRLIĞI...


Gelişmiş ülkelerde Devlet, suç örgütleriyle mücadele eder...

Suçluları tutuklar...

Yargılar...

Suç sabitse hapse atar...



Az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkeler sırasında uyuklayan toplumları yöneten devletlerde ise:

Hırsız iktidar sahipleri...

Hırsızlarla, ihale mafyasıyla mücadele eden Devletin polislerini, savcılarını, yargıçlarını tutuklar...

Ve...

Hapse atar...

ÇOK KORKUYORUM...


Bazı arkadaşlarımla beraber; meslekî itibarımızın zirvesinde olduğumuz bugünlerde...

En çok neden korkuyorum biliyor musunuz?..

Söyleyeyim...



AKP Genel Başkanı...

İçimizden biri için:

“Tanırım namuslu gazeteci, hayırsever bir kişidir” derse diye...



Sen bizi böyle bir iftiradan koru ya rabbim!...

NE MEMLEKET BE...


Siyasi irade, çalınan milyarlarca dolardan rahatsız değil... Milyonlarca insanın geleceği çalınıyor:

Umurunda bile olmuyor...

Çiftçinin, emekçinin alın teri çalınıyor, tınlamıyor...

Ama...



Saat 24.00’ten sonra müzik çalınınca:

Rahatsız oluyor...



Ne memleket be...