Korkusuz

Savaşın bitmesini kim istemiyor?

Savaşın bitmesini kim istemiyor?
Rusya – Ukrayna arasında başlayan savaş, 5’inci gününü geride bıraktı. Rusya’ya göre Ukrayna, Ukrayna’ya göre ise Rusya perişan olmuş durumda! Her iki taraf da “iliştirilmiş gazeteciler’’ aracılığıyla hem psikolojik savaş yürütüyor hem de propaganda yapıyor. Öyle ki; hangi bilginin doğru, hangisinin yanlış olduğu artık ayırt edilemiyor.

KULAKLARA KÜPE…

Deneyimli gazeteciler bu tür durumlarda meslektaşlarını uyarır ve “Savaşta önce gerçekler ölür’’ özdeyişini sık sık hatırlatır. Gerçekten de öyledir; savaşta önce gerçekler ölür… Silahların gümbürtüsü, bir süre sonra hiçbir şey duymamanıza sebep olur. Yalanla gerçek birbirine karışır… Zira; savaştan beslenen ve savaş çıkararak ayakta duran emperyalist güçler, zaten gerçeğin değil, açacakları yeni pazarların, satacakları yeni silahların ve yağmalayacakları toprakların peşindedir. Kapitalizmin emperyalizme evrildiği dönemlerden beri bu gerçek hiç değişmez ve hiç şaşmaz…



KANLI HESAP

Değişmeyen gerçek, kanlı ve kirli yüzünü bu kez Rusya – Ukrayna savaşında gösteriyor. Başını NATO’nun gerçek sahibi ABD’nin çektiği emperyalist güçler hem savaşı kışkırtıyor hem de timsah gözyaşı döküyor. Oysa ki; onların derdi ne Ukrayna’da ölen çocuklar ne de geceyi korku içinde geçiren annelerdir… Onların tek derdi; satacakları silahlar, yağmalayacakları doğalgaz kaynakları ve açılacakları yeni pazarlardır.

SİLAH HEDİYE EDİYORLAR!

Haber ajanslarına birkaç gündür düşen açıklamalara baktığınızda, bu yalın gerçeği zaten görürsünüz. Güya; ABD başta olmak üzere NATO’ya bağlı olan Avrupa ülkelerinin tamamı, savaşa karşı! Ancak ne hikmetse; hepsi Ukrayna’ya askeri teçhizat gönderme yarışına girişmiş! Öyle ki; şu ana kadar gönderilen ya da gönderileceği söylenen teçhizatların tutarı 600 milyon dolara yaklaştı!

Adı geçen ülkeler, ‘’kalıcı barış için’’ çaba göstermek yerine, savaşı kışkırtmak ve çözümsüz hale getirmek için ellerinden geleni yapıyor. Buna Putin ve Zelenski’nin sorumsuz tutumları da eklenince, Avrasya üzerinden başlayan güç mücadelesinin, daha kanlı bir döneme evrileceği açıkça görülüyor.

SİLAH ŞİRKETLERİ BÜYÜYOR!

ABD Başkanı Joe Biden’ın yönetime geldiği günden bu yana, ABD’li şirketler, Donald Trump döneminde satılan tüm silah satışlarının cirosuna yaklaştı. Bu gerçeği hatırladığımızda, tablo daha net ve anlaşılır bir hale geliyor. Biden, 20 büyük silah şirketinin 12’sine sahip olan ABD’nin Başkanı… Ve bu büyük silah şirketleri, şu an karlarına kar katıyor.

Yazıyı hazırlarken, bu silah şirketlerinin bazılarının borsadaki durumlarına baktım. Neredeyse her birinin değeri yüzde 5 ile 7 oranında artmış… Çünkü tüm ülkeler, ABD, AB ve NATO’nun kışkırttığı Rusya – Ukrayna Savaşı yüzünden tedirgin… Herkes hızla silahlanıyor… Almanya, bu yüzden savunma harcamalarını artırma kararı aldı. Bunun anlamı, silah şirketlerinin daha da büyüyecek olmasıdır. Silaha, mermiye, topa tüfeğe harcanan her kuruş, halkların sofrasındaki porsiyonların küçülmesi anlamına gelir. Silahlanmak, yoksullaşmaktır!

GÖZLERİ DÖNMÜŞ…

Yukarıda özetlediğim tablo, aslında hiçbir devletin Rusya – Ukrayna cephesinde başlayan savaştan şikayetçi olmadığı ve yangına körükle gittiğini göstermektedir. Dünya halkları, bu emperyalist gözü dönmüşlük yüzünden her yeni güne acı, kan ve gözyaşıyla başlıyor.  Emperyalistlerin kar hırsı yüzünden savaş dişlilerin arasına sıkıştırılmış olan insanlık, bir çıkış yolu arıyor. Ancak bu çıkış şimdilik kapalı görünüyor. İnsanlığın, uzun bir süre daha çile çekeceği anlaşılıyor.

Tansu Çiller’in konuştuğu güne dikkat!


Cumhur İttifakı’nı oluşturan AKP – MHP ve BBP’nin oyları, TBMM’deki çoğunluğu almaya yetmiyor. Bunu biz değil, AKP sözcüleri söylüyor. Açıkladıkları son kamuoyu araştırmalarına göre, TBMM’deki çoğunluk, Millet İttifakı’na geçiyor.

Cumhur İttifakı, bu gerçeğin farkına vardığı için önce Millet İttifakı’nı dağıtmaya çalıştı. Bu yüzden olmadık senaryolar üretildi. Ancak Millet İttifakı’nı oluşturan partiler, birçok zorluğa rağmen bir arada durmayı başardı. Hatta, üstüne üstlük bir de ‘’Yarının Türkiye’si Deklarasyonu’’nu imzalayarak yeni bir yola çıktılar.

[caption id="attachment_334074" align="alignnone" width="600"] Tansu Çiller[/caption]

İLGİ GÖRMÜYOR

Bu durum karşısında çare arayan Cumhur İttifakı, eski Başbakan Tansu Çiller’i yeniden sahaya sürerek, özellikle İYİ PARTİ ve Demokrat Parti tabanından oy koparma hesabı yapıyor. Çiller’in partiyi kurabilmek için birçok kişiyle görüştüğü ancak istediği ilgiyi bulamadığı kulislerde dile getiriliyor.

Tansu Çiller, dün AKP’ci Yeni Şafak Gazetesi’ne verdiği demeçte, Millet İttifakı’nı parlamenter sistemi getirmek istediği için ‘’ihanet’’le suçladı ve yeni bir merkez sağ partinin şart olduğunu vurguladı. Dikkat edin, Çiller tam da Millet İttifakı’nın deklarasyonu imzalayacağı gün sahneye çıkıyor ve AKP’nin gazetesine konuşuyor.

Hesap çok açık değil mi?