Bahçeli, Bolu Kartalkaya'daki otel yangını faciasına ilişkin "Değersiz tartışmalardan bir şey anlayan var mı? Ortada dehşet uyandıran bir enkaz varken hiç olmaması gereken siyasi dalaşmaların karşılıklı sataşmaların ur gibi etrafı sarması insanlığımızı utandıracak boyuttadır." dedi.

MHP Lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısındaki konuşmasına, Bolu'da yangında hayatını kaybeden çocukların isimlerini sayarak başladı. Hayatını kaybedenlerin isimlerini sayan Bahçeli, göz yaşlarına hakim olamadı.

Konuşurken sesi titreyen Devlet Bahçeli'nin ardından, MHP'li vekiller de duygusal anlar yaşadı.

Bahçeli, konuşmasında şunları ifade etti:

"Grand Kartal Oteli yangınında 8 aile yok olmuş. Kimin umrunda? Henüz körpe çağdaki 36 çocuğumuz hayata veda etmiş. Öncelikle kimin gündeminde? Alya, Vedia, Nehir, Ömür, Ayşe, Vedat, Mina, Alican, Elif, Naz, Eren, Doğa, Mavi, Bera, Demir, Doruk, Elif, Atlas, Kemal, Özüm, Esat Kerem, Lalin, Oya, Ala Dora, Pelin, Dila, Ela, Sümeyye, Bak Bekir, Sadık, Muhammed, Selim, Yusuf, Defne, Sedat, Ela ve bu suz evlatlarımızın sıcak evlerinde olmaları gerekirken şu anda buz gibi bir toprağın koynunda kefenlerine dolanıp yatmaları için özünde hepimizin bir felaket sayılmış. Sağ olun. Allah için birisi söylesin. Geçen haftadan beri süregelen değersiz ve dipsiz tartışma anaforundan bir şey anlayan, Sadra şifa bir sonuç çıkaran var mıdır? Hangi ara insanlık değerlerine bu kadar yabancılaştık? Hangi ara siyasi ve ideolojik ihtirasların bu kadar eline düştük? Sorarım sizlere. Yerin üstündekiler tepinirken mahşer günü gelip çattığında yerin altındakilere ne diyecekler? Kusura bakmayın. Yakayı kaptırmamak için işimize geldiği gibi konuşuyorduk mu diyecekler? Ne yapalım? Sorumluluğu üstümüzden atmak için gözümüzü karartmak, gönlümüzü kapatmak, önümüze geleni de karalamak zorunda mıydık diyecekler?

Hanımefendiler, beyefendiler, yarısı çocuk olan 78 vatan evladımın hesabını kim ya da kimler verecek? Merhum Akif şu veciz sözü vecd halinde söyle demedi mi? Kenarı Dicle'de bir kurt aşırsa koyunu gelir de sorar Ömer Ömer'den adli ilahi onu. Bu hakikate dudak mı bükelim? Bu hakikati sümen altına itip yok mu bilelim? Şu müstesna açıklama bizzat Sayın Cumhurbaşkanımıza aittir. Böyle bir trajedinin siyasetçiler arasında kör dövüşüne dönüşmesini, empati ve duygudan yoksan bir tartışmaya alet edilmesini doğru bulmuyoruz. Biz milletimize bu acıyı yaşatanların yargı önünde hesap vermesi için çalışmaya devam edeceğiz."