Enflasyon (Ekonomi...).
Diğeri:
Sığınmacı formatındaki işgalciler...
Burada sanırım hepimiz mutabıkız...
★
İşte bu ülkede:
Ekonomideki felâketin sorumluluğunu:
Dış güçler ve muhalefete...
★
Enflasyonun sebebini:
Yüksek faize yükleyen...
★
Sığınmacı formatındaki işgalcileri:
“Misafirlerimiz” olarak kabul eden...
★
1.500.000 satılmayan konutu sattırmak için...
Yıllık %70 enflasyona rağmen...
Kamu bankalarını (Yani, fakr-ü zaruret içinde ayakta durmaya çalışan milletin ta kendisini):
Aylık %1 faiz ile konut kredisi vermeye zorlayan:
★
Ve böylece...
Konut enflasyonunu düşüreceğini zanneden bir:
“İktidar” var canlarım...
★
Piyasa ekonomisinin kurucu babası Adam Smith bu uyduruk fikri duyabilseydi:
Mezarında ters dönerdi...
★
Çünkü canlarım...
%70’lik enflasyon yaşanan bir ekonomide...
Aylık %1 faizle konut kredisi vermek:
(Talebi fırlatarak) Konut enflasyonunu çıldırtmaktan başka:
Hiçbir işe yaramaz...
★
Pardon...
Bir işe daha yarar...
Onu da başka yazıda anlatayım...

SANIRIM AMAÇ DA BU...
Yıllık %70 enflasyon yaşanan...
Bankaların faiz yükünü sırtlarından alabilmek için...
Vadeli TL mevduatlara:
Kur farkı ödenen bir ülkede...
Aylık %1 faizle kredi kullanıp bununla 2 milyon liralık bir konut alan bir yurttaş:
Aylık yaklaşık 30.000 lira taksit ödeyecek...
★
Diyelim bu yurttaş...
İlk üç yılda (36 ayda), 1.080.000 lira ana para + taksiti ödeyebildi...
Böylece...
Ana paranın da en az 700 binini ödemiş oldu...
Geriye kaldı 1.300.000 ana para borcu...
★
Yıllık %70 enflasyon 3 yıl daha sürse...
Aynı dairenin fiyatı en az 5 milyon 500 bin liraya yükselir...
Bu daireyi satan yurttaş...
1.080.000 + 1.300.000 ana para borcunu kapatırsa...
Toplamda cebinden:
2.380.000 lira çıkmış olur...
★
5.500.000 liraya sattığı daireden eline geçen paradan...
Ödediği parayı düşün:
5.500.000 - 2.380.000 = 3.120.000 lira...
★
Açık ve net söylüyorum:
Bu yüksek enflasyon ortamında...
Bu kadar düşük faizli krediyi...
Sadece AKP üyeleri...
Ve...
Kamudan 3-5 kurumdan maaşı olanlar alabilir...
★
Sanırım amaç da bu...
★
NOT:
Rakamlar + - %5’tir...
ANAYASAMIZI KATLEDEN SAVCI...
Hatırlayacaksınız...
Bir havayolu şirketinin çalışanlarından biri, Kadir Gecesi içki masasından bir fotoğraf paylaşmıştı...
Ve...
Anayasamızın 2. maddesinden haberi olmayan bir savcı:
Genç adam aleyhinde bir soruşturma başlatmıştı...
★
Anayasamızın 2. maddesini bir kere bile okumadığı anlaşılan savcı ne yaptı biliyor musunuz?..
O çalışan hakkında tutuklama talep etti...
Vallahi tutuklama talep etti...
Billahi tutuklama talep etti...
★
Neyse...
Hâkim, “adli kontrol şartıyla” serbest bıraktı da...
Şimdilik:
Az rezil olduk...
★
Savcının adını bilmiyorum...
Bilsem de burada yazmam...
Ama...
★
Öğreneceğim ve...
Anayasamızın 2. maddesinde yer alan:
“Demokratik, laik, sosyal hukuk devletine” dönüş yapıldığında...
Bu savcının adını:
Adalet mezarlığında:
“Hukuku katleden savcılar” tabelasına yazacağım...
NEDEN SÜREKLİ DÖNÜYOR?..
Erdoğan geçtiğimiz hafta:
“Mülteci kardeşlerimizden bir milyonuna ülkelerinde ev yapıyoruz, rızalarını da alıp ülkelerine göndereceğiz” mealinde bir açıklama yapmıştı...
Evvelki gün ise tam tersini söyledi:
“Mültecileri göndermeyeceğiz...”.

★
Dikkat ettim...
Erdoğan toplantıyı düzenleyen kurumun nabzına göre şerbet veriyor...
★
Eğer konuşmada sıradan halka hitap ediyor ise...
İçine Ümit Özdağ kaçıyor:
“Mültecileri evlerine göndereceğiz” diyor...
★
Toplantıyı MÜSİAD ya da TOBB düzenlemişse...
“Mültecileri göndermeyeceğiz” diyor...
Çünkü...
Sığınmacıları...
Bu patronların:
“Ucuz emek” ihtiyaçlarını karşılamak için tutuyor ülkemizde...
★
Oysa...
“AKP Genel Başkan Cumhurbaşkanı” değil de...
Sadece “cumhurbaşkanı” olarak kalabilseydi...
Sığınmacıların:
Yurttaşlarımıza...
Ekonomimize ve...
Ortak kültürümüze nasıl büyük zarar verdiklerini görecek...
İktidar partisi ya da partilerinin...
Bu insanları çoktan...
Ülkelerine göndermelerine itiraz etmeyecekti...
BU ÖZLÜ SÖZ YAZILMALI...
19. yüzyılda yaşayan İrlandalı şair oyun yazarı William Butler Yeats şöyle der:
“Sakın kaybettiğin yerde bekleme, çünkü güçsüzler öyle yapar ve kapanan bir kapıyı bir daha çalma, kapanan kapıyı acizler çalar...”.

★
Erdoğan’ın mobil telefonu bu özlü sözle açılmalı...
O zaman ya:
Kendi kapattığı kapıları bir daha asla çalmaz...
Ya da çalacaksa eğer:
O kapıları kapatmaz...
GÜNÜN TİVİTİ...
nesibe kırış
@nesibekiris
Rakı içen başörtülü kadının sizi rahatsız ettiği kadar sürekli Allah peygamber kelamı edip herkesi soyup soğana çeviren, insanların emeklerini sömüren adamlar rahatsız etmedi.
Bu iki yüzlülük beni delirtiyor.
Hayırdır, inandığınız dinde siz yargı makinesi olarak mı atandınız?