Yarın 6 Şubat Büyük Depremi’nin yıldönümü ya... Bizi yönetenlerin aklına yine İstanbul depremi geldi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum İstanbul’da bulunan 7.5 milyon konut ve iş yerinin 1.5 milyonunun yüksek risk altında olduğunu, 600 bin evin de her an yıkılabileceğini söylemiş...

İyi de Bay Kurum, kurum...

Kurum kurum kurulacağına, gereğini yapsana...

Bu konu senin sorumluluk alanında değil mi?

Sen istatistik memuru musun ki büyük bir iş yaparmış gibi yıkılacak tahmini bina sayısı veriyorsun?

Şehircilik Bakanı’ysan önlem alsana... Yok, sadece laf...

Neden konuşuyor biliyor musunuz?

Sorumluluktan kurtulmak ve deprem olduktan sonra “Ben demiştim” demek için...

İyi; güzel... Dedin demesine de... Sonuç?

Önlemi kim alacak?

Bütün gelirlerine el koyduğunuz belediyeler mi üstlenecek onca masrafı?

★★★

Bay Kurum, kurum...

O binaların içinde oturanlardan sadece biri senin oğlun, kızın, anan, baban olsa yine böyle sadece sayı mı açıklarsın; yoksa onları yıkılmayacak başka binalara, gerekirse başka kentlere taşımak için seferberlik mi başlatırsın?

Söyle; ne yaparsın?

Helal olsun!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, dün CHP Meclis Grubu’nda tarihi bir oylama gerçekleştirdi.

Oy birliğiyle alınan karara göre, Atatürk rozeti takmayan teğmen adayını uyardıkları için geçen yıl, “Atatürk’ün askerleriyiz” dedikleri için de bu yıl Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ihraç edilen toplamda 9 teğmenin, TSK’ya ödemesi gereken 1 milyon liradan fazla tazminatını CHP ödeyecek...

Teğmenler çalışmaya başlayınca da bu paralar maaşlarından kesilecek... Elini taşın altına koymak budur.

Helal olsun!

Bekaroğlu’na ders!

Demokrat Parti’den istifa eden İzmir Milletvekili Salih Uzun ve deli dolu kişiliğiyle gönüllere taht kuran İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt, dün Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) katıldı.

Salih Uzun, “Ben buraya tümüyle değişerek gelmedim, sizi değiştirmek için de gelmedim. Birleşmek, dayanışmak ve direnmek için geldim” dedi.

★★★

Bugüne kadar parti değiştiren çok siyasetçi gördük.

Kimi eski görüşlerini yalanlayan sözler etti, yani değiştiğini kanıtlamaya çalıştı...

Kimi ise kadın kontenjanından CHP yönetimine alınan ve tepeden inme Genel Başkan Yardımcısı yapılan eski Saadet Partili Mehmet Bekaroğlu gibi, “Ben değiştiğim için bu partiye gelmedim. CHP’yi değiştirmeye geldim” diye böbürlendi.

★★★

Salih Uzun bu sözlerle sadece dürüstlüğünü ve ilkeliliğini göstermekle kalmadı, aynı zamanda Mehmet Bekaroğlu gibi kibirli siyasetçilere de ders verdi.

Evet; kimse değişmek zorunda değil...

Ama bir yere gidiyorsan, onun kurumsal kimliğine, geçmişine, geleneklerine, tüzüğüne de saygı duyarsın.

“İlle de değiştireceğim” diye tutturmazsın!

GÜNÜN SORUSU

İyi Partili Turhan Çömez, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un, 79 kişinin can verdiği Kartalkaya’daki yangını öğrendiği halde aynı günün sabahında spora gittiğini iddia etmiş... Sorum Sayın Bakan’a:

Koşu bandından yürürken “Yangın var, yangın var” kantosunu mu dinlediniz?

Sıra Brecht’te mi?

AKP Genel Başkanı Erdoğan, CHP’nin son dönemde kullandığı “Kurtuluş yok, ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganını eleştirerek, bu ifadenin 1971 yılında Ziraat Bankası’nı soyan bir sol terör örgütüne ait olduğunu iddia etmişti.

Yanıt İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan geldi:

“Sayın Cumhurbaşkanı’na hatırlatalım bu söz Bertolt Brecht’e aittir.”

★★★

İster misiniz; ortalıkta muhalif bırakmamaya yemin etmiş gibi davranan Çağlayan savcıları şimdi de 69 yıl önce ölen Alman Şair ve Tiyatro Yazarı Brecht’i tutuklamaya kalksın?

Olmaz, olmaz...

Burası Türkiye!

Piyango Kartal’a çıktı!

Muhalefeti dağıtmaya kararlı görünen savcıları merakla izliyoruz. İnsanlar, “Bugün kime soruşturma açacaklar?” diye bahis oynamaya başladı.

Dün Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in de aralarında bulunduğu 21 sanık için iddianame hazırlandığı ortaya çıktı. Suçlama, belediyeye ait 44 taşınmazın usulsüz olarak kiraya verilmesi... Yani “görevi kötüye kullanma!”

Bu soruşturmaların tek amacı, CHP başta olmak üzere tüm muhalifleri “savunma”ya zorlamak, böylece hücuma çıkmalarını engellemek...

Bence CHP artık savunma yapacağına, iktidarın korktuğu “gol”ü atmak için karşı hücuma geçmeli...

Yoksa, ortada bir tane bile seçilmiş yöneticisi kalmayacak!