Hiç olmazsa biraz bekleseydiniz be birader!
Başta Merkez Bankası olmak üzere kamu bankalarının ve kurumlarının bağışlanan 115 milyar TL’nin 90 milyar lirasını karşılaması, etik değerlere önem veren, gazetecilik yapan medya organlarının manşetlerinde ve ekranlarındaydı...
Ben de dünkü yazımda Merkez Bankası’na “Nereden buldunuz da verdiniz?” 30 milyarı diye sormuştum. MB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, yanıtı Hürriyet yazarı Hande Fırat’ın köşesinden duyurdu! Aynen şöyle dedi:
-Yardımı bankanın karından yaptık!
Ne güzel... Güzel de nereden geldi bu kar? Siz en az 42 milyar dolar ekside değil miydiniz güzel kardeşim? Kardeş gazetemiz SÖZCÜ’nün ekonomi yazarı sevgili kardeşim Murat Muratoğlu’na sordum, güldü ve şunu söyledi:
-MB, kur düzenlenmesine tabii değil, o nedenle kar gösterebiliyor!
Yani gerçek kur umurunda değil, bu da güzel!
Kavcıoğlu, “Milletin parasını millete vermekten daha doğal bir şey yoktur” dedikten sonra da 1999 depreminde de de MB’nin hem nakdi yardımda bulunduğunu hem de okul yaptırdığını söyledi. O depremdeki yardımın daha sembolik olduğuna ilişkin eleştirilere de şu yanıtı verdi:
-MB’nin o zaman bu kadar karı yoktu!
Peki o zaman MB ekside miydi? Bunun yanıtını vermedi! Sermayeleri tükendiği için MB’ye koşup 20’şer milyar TL alan Ziraat, Vakıflar ve Halkbank’ın toplam bağışı ise 39 milyar TL idi...
-Kısacası devlet bir cebinden almış, diğer cebine koymuştu bağışları! Biz millet de kişi başı 1050 lira ödemiş olmuştuk!
Helal olsun; ancak bu kadar saf yerine konmak acıtıcı oluyor tabii! Bu paraların nereye gittiğinin takipçisi olacağımızı da ilan edelim, edelim ki, iyi saatte olsunlar hortlayıvermesin!
Bağışı yaptı teşviği kaptı üstelik 10 milyon da kâr etti!
İyi saatte olsunlar demekle neyi kastettiğimi anlatayım müsadenizle...
“Türkiye Tek Yürek” gecesinde, daha ilk dakikada AKP’li Cumhurbaşkanı telefonla bağlandı ve deprem yardımlarının nasıl yalnızca depremzedeler ve deprem araştırmalarına ayrılacağını güzelce anlattı...
-Biz de haliyle pek sevindik, çok duygulandık.
Bundan sonra kim bağlandı telefona dersiniz? CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Beşli Çete” sıfatıyla adlandırdığı şirketlerin en renklisi olan, en çok hakkında konuşulan Cengiz Holding’in sahibi Mehmet Cengiz tabii!
Cengiz, kısa bir girişten sonra bağış miktarını açıkladı:
-3 milyar TL!
Büyük, çok büyük bir meblağdı; herkes çok şaşırdı “vauw” türünden hayret nidaları ardından da alkış geldi!
Açıkçası ben de şaşkınlıkla izliyordum bu şovu... 3 Milyarı duyunca “vayy” dediğimi anımsıyorum. Bir de Merkez Bankası’nın 30 milyar bağışını duyduğumda bu kadar şaşırmış, aynı hayret nidası çıkmıştı ağzımdan...
“Vehbi’nin Kerrakesi” neymiş ertesi gün öğrendik... Meğer aynı akşam geç saatlerde Resmi Gazete’de yayımlanan kararla Cengiz Holding, yeni yatırımı için tam 3 milyar 10 milyon TL teşvik almıştı, iyi mi?
Adamdaki şu müthiş talihe bakar mısınız; aynı gece devasa bir bağışta bulunuyor, birkaç saat sonra yaptığı bağış, üstelik 10 milyon TL fazlasıyla hooop geri dönüveriyor...
-Bu kadar şanslı olmak başka bir şey valla!
Haa, bir de yaptığı bağışın vergi indirimi var. Gelirler İdaresi Başkanlığı açıkladı: depremzedeler için yardım yapan şirket ve şahıslar yüzde 20 vergi indiriminden de yararlanacak.... Kusura bakmayın dostlar, şimdi 3 milyarın yüzde 20’si ile ilgilenemeyeceğim. Dileyen alır kağıdı kalemi hesaplar, vergiden ne kadar düşüleceğini de bulur! Bir sözüm daha var:
-Şu teşviki aynı geceye rastlatmasaydınız keşke, adamcağız töhmet altında kalacak!
AKP MYK’sında tanıdık bir iş insanı!
AKP’nin Merkez Yönetim Kurulu Toplantısı dün yapıldı.
Altı saat süren toplantıya muhalefet tarafından “beşli çete” olarak adlandırılan şirketler arasındaki Kalyon İnşaat’ın sahibi Cemal Kalyoncu da katıldı...
Bu bilgiyi alınca hemen “Türkiye Tek Yürek” gecesinde toplanan bağış listesine baktım.
Kalyon Holding üçüncü sıradaydı ve bağış miktarı da 950 milyon TL idi.
Limak Holding ise 500 milyon TL ile beşinci sıradaydı... Peki, Kalyoncu niçin AKP toplantısındaydı? İddia dikkat çekiciydi; Cumhuriyetin bu konudaki haberinden yaptığım alıntıyı paylaşayım:
-Toplantıda, Erdoğan’ın Kalyoncuya ortak yayında bağışta bulunmasını, konteyner kent ve konutların inşasında aktif rol almasını istediği ileri sürüldü...
Kalyoncu ortak yayına katıldı, 950 milyon TL bağışta bulundu ve konteyner inşaatlarında da aktif rol alacaklarını açıkladı...
Öncelikle büyük şirketlerin büyük bağışlar yapması çok önemli ve değerli. Ancak merak ettim; bu şirketler normalde ne kadar vergi ödüyorlar, kaçıncı sıralarda yer aldılar? Mesela 2021 vergi rekortmenleri listesine baktım; ilk yüz içinde yalnızca 33 kişinin adı açıklanmış. 67 kişinin adı yok, istememişler demek ki?
İlk 10 içinde de 5 kişinin adı yok! Adı olanlar da eskiden beri bildiğimiz KOÇ gibi şirketler. Yukarıdaki milyarlar bağışlayan muhteremlerin adına rastlayamadım! İlk fırsatta geriye doğru tarayacağım. Gizli ismler içindeyseler neden saklıyorlar, hiç yoklarsa neden yoklar?
-Merak bu ya!
