Sokak jargonuyla ortada "fol yok, yumurta yok" dönemindeyken bu köşede bir kulis okumuştunuz.
27 Şubat tarihli yazıda "Kısmi af mi geliyor?" sorusunu sormuş, AK Parti'den edindiğim kulis bilgilerini sıralamıştım. Elbette konu yürütülmek istenen İmralı süreci ile ilgiliydi. Henüz Öcalan çağrı mektubu paylaşılmamıştı o günlerde...
İki açıklamayı hatırlatmıştım.
"Hapis cezasının infazı, mahkûmun hayatı için kesin bir tehlike teşkil ediyorsa, iyileşinceye kadar infazın geri bırakılması tartışma konusu olmamalıdır. İnsan Hakları Sözleşmelerinde ve Anayasamızın 17. maddesinde belirtildiği üzere; "her insan doğuştan gelen yaşama hakkına sahiptir.
Devlet bu hakka saygı göstermekle yükümlü, etkin olarak korumakla görevlidir. Hükümlü ve tutuklular ile gözaltına alınan kişiler bakımından yaşama hakkı özel bir öneme sahiptir. Çünkü, bu kişiler devletin denetimi ve gözetimi altındadır."
-Yukarıdaki sözler Şubat başında MHP'li Feti Yıldız tarafından kullanıldı... Devamında ise Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'tan bazı sinyaller gelmişti:
"Kovid yasasından faydalanamayan bazı mahkumlar cezaevinde kalmaya devam etti. Ancak tarihleri nedeniyle
bazı hükümlüler bu düzenlemeden yararlanamazken, daha sonra suç işleyenler yararlanabildi. Bu konuda mağduriyet iddiaları var. TBMM'nin takdirine bağlı olarak, eşitlik ilkesi çerçevesinde bir düzenleme yapılabilir ama bu kesinlikle bir af değil."
Şimdi kulisler yine harlandı. DEM Parti umut hakkından ve af düzenlemesinden yeniden bahseder oldu.
Bunun üzerine aynı kaynaklara gittim,
Beştepe'den öğrendiklerim şöyle:
-Yeni yargı paketi taslak halinde bir aydır Adalet Bakanlığı'nda bekliyor.
-MHP'nin önerileri kayda geçirildi, taslak Mart ortasında yeniden düzenlendi.
-31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyenler için Kovid dönemindeki düzenlemenin aynı şekilde uygulanması ve denetimli serbestliğe daha az süre kalanlara ayrılmalarına beş yıl ve hemen denetimli serbestlik verilmesi planlanıyor.
-Taslağa göre; 1 ay ceza alan bile 6 gün cezaevinde kalacak. Her cezanın infaz edilmesi planlanıyor. Örneğin; bir yıllık cezada 2.5 aylık cezaevi süresi var.
-Hâkimlere tutuklama konusunda daha fazla takdir yetkisi verilmesi tasarlanıyor. Hakim, şüphelinin tekrar suç işleyebileceği yönünde kanaat bildirirse, iki yılın altında ceza ile yargılanan sanıklara da tutuklama kararı çıkarılabilecek.
Bir not: Beştepe süredir bakanlıkta kulisleri taslağın uzun bekletilmesini, üzerinde yapılacak yeni değişikliklere yoruyor. Yukarıdaki maddelerin hangileri kalacak, ne kadarı değişecek, neler eklenecek acaba?
KÖŞENİN GÖZÜ
Tarih: 13 Kasım 2019. Bugünlerde Trump- Netanyahu görüşmesi gündemde. Trump'in ilk döneminde ABD Başkanlık makamı Oval
Ofis'te Cumhurbaşkanı Erdoğan da ağırlanmıştı. Trump "Cumhurbaşkanı Erdoğan ile çok harika ve verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Erdoğan, tıpkı bizim gibi terörle mücadele ediyor. F-35 krizinin çözümü konusunda yoğun bir şekilde çalışıyoruz" diye konuşmuştu.
Bugünlerde F-35 hâlâ gündemdeyken 6 yıl öncesinden bir hatırlatma olsun.
"Taşı delen suyun gücü değil,
damlaların sürekliliğidir."
Latin atasözü.