Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından değişim adı altında bugüne kadar yapılan her şey “kısmen” idi.
Bakanlık koltuklarından birkaçı değişti.
İl başkanlıklarında kaybedilen yerler değişime tabi oldu.
Kimi belediye başkanları ve milletvekilleri transfer edildi.
MKYK ve diğer tüm “yüksek” koltuklar için kongre bekleniyor.
Suriye, İmralı, kayyum ve operasyonlar...
Türkiye böylesi fırtınalı dönemlerden geçerken CHP’nin “erken seçim” talepleri de, “baskın seçim” iddiaları da konuşulur durumda.
Gelelim kulise...
Beştepe kaynakları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son bir ayda yüze yakın ikili görüşme yaptığını söylüyor. Bu her gün ortalama 3 kişiyle birebir görüşme yapılması demek.
Aynı kulislere göre bunun üç nedeni var.
İlki, yapılacak transferler...
AK Parti’ye davet edilen CHP’li Yüreğir Belediye Başkanı yalnız değil, başka hedefler de var.
Erdoğan ve Beştepe ekibi, çok sayıda belediye başkanı ve milletvekili ile ya bizzat ya da yakın çevresi üzerinden iletişim kurdu.
Sadece görevde olanlar değil, eski siyasi figürlerden de fikir alınıyor.
Gelelim ikinci nedene...
Bakanlık revizyonu...
Yeni hikaye için birkaç koltuğun daha değişmesi artık geri sayıma tabi. Son günlerde hangi bakanlar “gündem dışı” konularda daha görünür olursa, bilin ki koltuklarından endişe duyanlar onlar.
İkili görüşmelerin son nedenine gelirsek...
Partinin en yüksek karar organı ve imtiyazlı koltukları olan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu.
Toplamda 75 koltuk var ama orada da sayısal bir güncellemeye gidilebilir.
Erdoğan tıpkı 2002’de olduğu gibi yine sahaya sürülecek çok sayıda kadın ve gençten oluşan bir parti kadrosu istediğini belirtmiş.
Bu istek kurmaylara iletilirken söylenen ifade ise “Yeni hikayemizi anlatacak kadro gerekiyor” olmuş.
Bu açıkça bir seçim kadrosu oluşturma talimatı.
Bu yüzden birçok görüşmeyi bizzat kendisinin yaptığını ifade ediyor Beştepe hattı.
Otoriter bir liderin partisinde koltukların ne önemi var diye düşünülmesi normal olsa da Erdoğan’a göre seçim hikayesi o partinin sokakta insana temas eden isimleriyle de doğrudan bağlantılı.
En önemli soru ise net.
Madem seçim zamanında veya biraz erken yapılacak, o halde neden şimdiden seçim kadrosu talimatı veriliyor?
Öğrendiklerim bu köşede olmaya devam edecek.
Özel’in açıkladığı anketin arka planı
CHP’nin dışarıdan araştırma yapmak yerine beş firmadan oluşan bir araştırmacı havuzu kurduğunu, yerel seçim biter bitmez kaleme almıştım.
O havuzun neleri ölçmeye başladığını ve elde ettiği ilk sonuçları da birkaç kez bu köşede ve yayınlarda anlattım.
CHP lideri Özel dün grup toplantısında, “Partimizin kazandığı 414 belediyede memnuniyet oranı % 58 bandında, Erdoğan’ın yaptırdığı anketlerde daha da yüksek olduğunu öğreniyoruz” dedi.
Bu açıklama üzerine yeniden CHP kaynaklarına döndüm ve ayrıntılara ulaştım. Verilen yanıt şöyle:
“414 belediyenin karnesi için yapılan araştırmalarda önce % 55 memnuniyet oranı bulunmuştu. İkinci ankette bu kez % 58’lik oran görüldü. Sayın Genel Başkan da bunu, belediyelerimize dönük operasyonların halkta karşılığı olmadığını anlatmak için açıkladı. Belediyelerden duyulan memnuniyet oranının ortalaması, başkanların seçildikleri oy oranının altına hiç inmedi.”
KÖŞENİN GÖZÜ
Tarih: 25 Mayıs 2018
Adres: İBB Başkanlık Makamı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Saraçhane’deki binasını ziyaret etti.
Bu aynı zamanda, yıllar önce yönettiği İBB başkanlık koltuğuna sembolik de olsa yeniden oturmasıydı.
O tarihten sonra Türkiye, Ekrem İmamoğlu gerçeğiyle tanıştı ve iki seçim üst üste CHP’nin zaferi geldi.
Erdoğan için son İBB ziyareti de bu fotoğrafla tarihe geçmiş oldu.
Bugünlerde İmamoğlu’na dönük siyasi yasaklar, ilçe belediyesine yönelik operasyonlar ve 2028 ihtimalleri konuşulurken hatırlatmak istedim.
KÖŞENİN SÖZÜ
“Anlatman için peşinden koşarlar ama söylediğin anda gözlerinde bir hiç olursun, bir hiç. Sır hiç kimseyi etkilemez ama kullandığın hile her şeydir.” - Prestij, 2006.