İşadamları sadece işler çok kötüye gittiğinde “risk alarak” konuşurlar.

Tıpkı geçen yıl TÜSİAD Başkanı ve TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı’nın yaptığı gibi...

Onlar risk aldılar; endişelerini dile getirdiler.

Sonra da soluğu adliyede aldılar.

★★★

Şimdi de Migros Grubu İcra Başkanı ve CEO’su Özgür Tort konuştu... Satır başları şöyle:

- Gıdaya erişimle ilgili sorun var.

- Çiftçi kazanmadığı için üretmek istemiyor.

- Gençler çiftçilik yapmıyor. Çiftçilerin yaş ortalaması 59’a dayandı.

- Bu tempoda gidersek Türkiye’de satacak ürün bulamayabiliriz.

- Sanayiciler, ne olur tarım sanayiine yönelin.

- Gıdasız kalma riskimiz var.

- Üretmek kârlı değil ve ithalat çok daha kolay.

- Antalya’da sıfır maliyetli bir ürünü İstanbul’da satmanın maliyeti 21 lira... Kamyonla değil de raylı sistemle nakil yaparsak nakliye maliyeti üçte birine düşüyor.

★★★

Adam daha ne desin?

Bizi sözde açılımlarla, içi boş davalarla oyalayıp iktidarda kalmaya çabalayanlar... Alın size çözüm:

Halkın birinci sorunu açlık ve gıdaya erişememe...

Çözün şu sorunu, alın oyu!

Ama... Apo’yu “kurucu önder” ilan edip, Kürtler’in yüzde 12 oyuna göz dikmek daha kolay ve ekonomik; öyle değil mi?

Çakarlı gazeteciler!

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, kendisine ait çakarlı aracı, Mehmet Hazım Giray isimli arkadaşına verdiğini, bu ismin de sabıkalı bir suç örgütü lideri olduğunu öne sürenlere karşı hukuki savaş başlatmış...

Kendisine iftira atıldığını, çakarlı aracını kimseye vermediğini açıklamış... Sonra da eklemiş;

“Bu iddiaları kamuoyuna yayan gazeteciler Ferhat Murat, Candaş Tolga Işık, Ahmet Hakan, Serkan Topel ve Hadi Özışık çakar kullanıyor mu? Söyleyin emniyet müdürü, İçişleri Bakanı?”

★★★

Adı geçen beş isimden dördü safkan iktidar yandaşı...

Onlar çakar da kullanır, her türlü iktidar nimetinden de yararlanır.

Hele hele Ahmet Hakan’a hiç şaşırmam...

Listede adını görünce şaşırdığım tek kişi Kafa TV sahibi Candaş Tolga Işık...

Umarım bu bilgi yanlıştır... Yine de sormak istiyorum:

Gerçekten “çakarlı gazeteci” oldular mı?

Oldularsa, hangi vekillerin çakarlarını kullandılar?

Çakar kullanmaya neden ihtiyaç duydular; yangın söndürmeye mi gidiyorlardı?

GÜNÜN SORUSU

Ankara 19. İdare Mahkemesi, geçen yılki Kara Harp Okulu mezuniyet töreninden sonra teğmenlerin kılıç çatarak, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye haykırmalarına engel olmadığı gerekçesiyle ihraç edilen, dönemin Okul Komutan Vekili Albay Alper Topsakal’ın ihraç kararını oybirliğiyle iptal etti. Sorum size:

Aynı kararın önümüzdeki günlerde, dört teğmen için de verileceğinden kuşku duyuyor musunuz?

Yüzsüz kardeş!

Şırnak Üniversitesi Rektörü Abdurrahim Alkış’ın kardeşi Abdullah Alkış, üniversitenin bir kişi için açtığı personel ilanının, kendisi için verildiğini Facebook hesabından ilan etti:

“Kadro benim için hazırlandı, ilan sadece kanun gereği prosedür... Bu üniversitenin gerçek sahibinin biz olduğunu bir kez daha göstereceğiz. Aralık ayında Rektörlük Dış İlişkiler Kurum Koordinatörlüğü’nde büro personeli olarak rektör abime bağlı çalışmaya başlayacağım...”

★★★

2023’te güvenlik görevlisi olarak üniversiteye alındığında “kıskançlığından çatlayan, karakter yoksunu şikayetçi namussuz mahluklar” yüzünden kadrosunun iptal edilmesine en çok üzülen kişinin “rektör abisi” olduğunu belirten Abdullah Alkış, Facebook’taki açıklamasına şöyle devam etmiş:

“Abim bana, ‘Abdullah ben bu üniversitenin rektörüyüm, seni bu üniversiteden kimse koparamaz. Personel başkanıyla oturduk planladık, bir süre seni konukevinde asgari ücretle çalıştıracağım. Biraz sabret, bu sefer seni büro personeli olarak alacağım, merak etme’ demişti. Sözünde durdu. O şikayet eden namussuzlar oturup yansın dertlerine.”

★★★

İşte; halimiz budur...

Suçlu, işlediği suçla gurur duyuyor ve kendisine hak görüyor. Daha da ötesi bu duruma itiraz edenlere “Namussuz mahluklar” diye hakaret ediyor.

Bizi bu hallere getirenlere...

Yazıklar olsun!