Korkusuz

CHP mitingi: Yoksulluk karaya vurdu!

CHP mitingi: Yoksulluk karaya vurdu!
CHP’nin İstanbul Maltepe’de düzenlediği “Milletin Sesi’’ başlıklı miting ile AKP’nin Adana’da organize ettiği ‘’Bir Gençlik Buluşması’’ adlı etkinlik neredeyse aynı saatlerde yapıldı. Her iki parti de etkinliklerini bir gövde gösterisine dönüştürdü. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sahneye çıkarak halka seslenmesi, siyaset meydanını ısıtmaya başladı.

ADAYLIĞA ADIM ADIM…

Kılıçdaroğlu’nun konuşması içinde geçen “Türkiye’ye yönelik vizyonum…’’ sözü ve sonrasında ifade ettiği cümleler, bir bakıma Ben adayım’’ demekti. CHP lideri konuşmasında sadece bu mesajı vermedi; bir de ‘düzen değişikliği’ vadetti. Mafya ve iktidarı eşdeğer tutan Kılıçdaroğlu, zaman zaman sert sözler kullandığı konuşmasında, kararlı olduğu’’nu gösterdi. Mitingde CHP’yi sembolize eden amblemlerin kürsüde yer almaması da Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusundaki en önemli işaretlerden biriydi. CHP lideri, tarafsız ve partisiz cumhurbaşkanı adayı’’ imajını güçlendirmeyi ve daha geniş kesimlerden oy almayı hedefliyor.



HALK KONUŞURSA…

Önceki gece TV 100’de miting üzerine değerlendirme yaparken, ‘‘Milletin Sesi’’ adı verilen mitinglerdeki yeni formatın etkili olduğunu ve sorunu yaşayan kişilerin kürsüye çıkarılarak konuşturulmasını doğru bulduğumu söyledim. Maltepe mitinginde buna bir kez daha şahit olduk. Kürsüye çıkan ve yaşadıkları sorunları anlatan yurttaşlar, yalın ve sade bir dil kullandılar.

Örneğin, 65 yaşında olmasına rağmen çalışmak zorunda kalan ve bulaşıkçılık yapan Nazife Canoğlu şöyle konuştu:

“Şu anda herkes denizde yüzüyor, benim gibiler karaya vurdu. Neden? 2 senedir, bana gelen yardımlarla ayakta duruyorum. Eşim emekli, 3 bin lira maaşı var. 1600 lirası kira. 1000 lirası faturalar. Geri kalanını siz hesap edin. Nasıl geçineceğimi bana sorun…””

AKP iktidarının yarattığı açlık ve yoksulluk, bundan daha iyi nasıl anlatılabilir?

Canoğlu, “Karaya vurdum’’ ifadesini kullanıyor ve “Artık yaşayamıyoruz, nefes alamıyoruz’’ mesajı veriyor. İktidarın 20 yılda yarattığı açlık ve yoksulluk, sadece Nazife Canoğlu’nu değil, milyonlarca insanın karaya vurması’’na sebep oldu!

HALKIN MESAJI NET!

Muhalefet karaya vuran’’ milyonları yeniden engin denizlere kavuşturacağı konusunda güven verebilirse, Türkiye AKP ve MHP’nin yarattığı kasırgadan kurtulur.

Muhalefetin görevi hem buna inandırmak hem de Türkiye’yi güvenli limanlara ulaştırmaktır.

Bu yüzden kaybedecek tek bir saniye bile yoktur…

Akşener verdiği sözü tutacak mı?


İYİ PARTİ Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin İstanbul İl Başkanlığı’nın 2019 yılının Eylül ayında başlattığı ‘’Yeni Üye Kampanyası’’na destek vermek için Beşiktaş’taki standa gelmiş ve gazetecilerle sohbet etmişti. Akşener o gün yaptığı konuşmada, İl Başkanı Buğra Kavuncu’nun milletvekili adaylarını üyelerin katılacağı ön seçimle belirlemek’’ istediğini ve böyle bir talebinin olduğunu dile getirmişti. Akşener, “Bu bir iddia. O yüzden sizinle paylaştım ki kayda geçsin diye. 100 bin imzayı o tamamlayacak arkadaşlarıyla birlikte’’ ifadesini kullanmıştı. Ardından ise “Siz 100 bin üyeyi yapın, vekilleri ön seçimle üyelerimiz belirleyecek’’ demişti.

BEKLENEN GÜN GELDİ…

Bu sözün üzerinden 4 yıl geçti. İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı, dün yaptığı açıklamada “100 bin üye hedefini yakaladıkları’’nı açıkladı. Böylece, İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı o gün verdiği sözü tuttu. Şimdi sıra Akşener’de... Bakalım Akşener sözünün arkasında mı duracak, yoksa tüm milletvekilli adaylarını diğer partilerde de olduğu gibi kafasına göre mi belirleyecek?

ÜYENİN SÖZ HAKKI YOK…

Tabii bu da bizim demokrasimizin bir garabeti… En temel hakkın kullanımı bile genel başkanların keyfine bağlı… Oysa ki; çağdaş tüm demokrasilerde, bırakın milletvekilini, genel başkanları da belediye meclis üyelerine de partinin üyeleri seçer… Bizim bu demokratik standardı yakalayabilmemiz zor. Güya muhalefetteki tüm partiler Başkanlık’’ sistemine karşı ama tüm genel başkanlar partilerini Başkanlık’’ modeli ile yönetmekten ve tek başlarına karar almaktan hayli memnunlar…

CHP SADAT’ı yeni fark etmedi!


Önceki gün CHP’li Merzifon Belediye Başkanı Alp Kargı dostumuzun daveti üzerine bu ilçeye giderek kitap fuarına katıldım. Coşkulu bir kalabalığa seslendiğim söyleşimizde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme taşıdığı SADAT meselesini de ele aldık. Orada yaptığım konuşmada CHP’nin SADAT’ı neredeyse kurulduğu günlerde TBMM’ye taşıdığı ve bir soru önergesiyle bu şirket hakkında bilgi istediğini anlattım.

YİNE FETÖ – ABD SAVUNMASI…

AKP medyası, CHP’nin SADAT çıkışı sonrası “Bunlar ABD ve FETÖ’nin iddiaları’’ savunmasına girişti. Oysa ki; CHP adına soru önergesini veren 24. Dönem Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün kaynağı’’ ne FETÖ ne de ABD…

Dün konuştuğum Ali Rıza Öztürk, AYDINLIK Gazetesi, 2012 yılının Ağustos ayının son günü SADAT’ı yazdı. Ben de oradaki bilgileri derledim ve iki üç gün sonra partim adına yazılı olarak sordum. AKP medyası FETÖ yalanını bıraksın, yeni ortaklarının gazetesinin arşivine baksın’’ dedi.