Korkusuz

Anti-emperyalist

Anti-emperyalist
Anti emperyalist demek birinin yörüngesinden çıkıp bir başkasının yörüngesine girmek değildir.

Tam bağımsızlıkçı olmaktır.

Emperyal hiçbir devletin kontrolünü kabul etmemektir.

Dünyanın yetiştirdiği büyük anti-emperyalisti bu topraklardan iyi tanıyoruz.

Atatürk!

Ama ona çok benzeyen başka anti-emperyalistleri de tarih yazdı. Kim mi?

★★★

Josip Tito!

Asıl adı Josip Broz’du.

Ama çalışma arkadaşlarını yönlendirirken “sen bunu” “sen de bunu yap” sözünü çok kullanırdı.

Bu da Hırvatça ti-to dendiği için lakabı Tito oldu.

Anne Hırvat, baba Slovendi.

★★★

Hırvatça, Sırpça, Boşnakça ve Slovence’de “yug” kelimesi “güney” anlamına gelir. Yugoslavya yani “Güney Slavların Ülkesi”

2. Dünya Savaşı öncesinde adı Yugoslavya Krallığı’ydı.

★★★

Modern Yugoslavya’yı inşa eden kişi büyük devrimci Tito’ydu.

1. Dünya Savaşı’nda yedek subay olarak bulunduğu yıllarda Bolşevik ordusuyla tanıştı. Ülkesine dönüşte Yugoslavya Komünist Partisi’ne üye oldu.

1937’de Yugoslav Komünist Partisi Genel sekreterliğine seçildi.

2. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla Yugoslav Birliği’nin de dağılması bir oldu.

1941’de Yugoslavya, Nazi Birlikleri tarafından işgal edildi.

Tıpkı 1918’de Anadolu’yu işgal eden emperyalist güçler gibi.

Tito ‘Partizan’ adını verdiği yerel direniş birliklerini kurdu.

Tıpkı Mustafa Kemal’in Kuvvay-i Milliyesi gibi.

★★★

6 Nisan 1941 Hitler, Belgrad’ı bombalamaya başladı. Tam 11 gün sonra Yugoslav Kralı teslim oldu.

Tıpkı İstanbul’un işgalinden hemen sonra İngilizlere teslim olan Sultan Vahideddin gibi.

Bilin bakalım Yugoslav kralı da nereye gitti.

Elbette Londra’ya..!

Tito da Alman Birlikleriyle Karadağ’da çarpıştı. Ve tam iki kez Alman kuşatmasını yararak onları meydan savaşında yenilgiye uğrattı.

Ve asker olmamasına karşın ona da mareşal unvanı verildi.

Atatürk’ün Sakarya’sını hatırlayın...

Neredeyse tüm dünyanın desteklediği Yunan ordusunu nasıl bozguna uğrattı.

Yugoslavlar’ın büyük düşmanı Alman Nazi komutanı Himmler, Tito’nun hakkını şu sözlerle teslim etmek zorunda kaldı.

“Size bir sebat örneği daha vereyim, bu da Mareşal Tito’nun sebatıdır. Şunu da söylemeliyim ki, Tito hem zorlu bir düşman, hem de bir komünisttir.

Ve maalesef kendisi bizim düşmanımızdır. Mareşal rütbesini tam olarak hak etmiştir.”

★★★

Peki ya Mustafa Kemal’in düşmanı İngiltere Başbakanı Lloyd George, ne demişti. “Arkadaşlar, yüzyıllar nadir olarak dahi yetiştirir. Şu talihsizliğimize bakın ki o büyük dahi çağımızda Türk Milleti’ne nasip oldu. Mustafa Kemal’in dehasına karşı elden ne gelirdi.”

★★★

Tito, Sovyet Rusya’yla yakın ilişkiler kurdu.

Ama ona bağımlı olmadı. Sosyalist bloktaki tüm ülkeler birer ikişer Sovyetlerin kanatları altına girerken Tito’nun Yugoslavya’sı “Bağlantısızlar” hareketini kurdu.

Tıpkı Atatürk gibi...

Atatürk de milli mücadeleyi yürütürken Sovyet Rusya’yla yakınlaştı. Ondan yardım aldı. Ama asla yörüngesine girmedi.

★★★

Tito ne Sovyetlere ne de Amerika’ya boyun eğmedi.

Birçok sosyalist ülke, bağımsızlığını Sovyetlere borçluydular. Bunların hepsinin liderleri, Nazi işgali karşısında Moskova’ya sığınmış; ülkeleri işgalden kurtulunca gelerek ülkelerine dönmüşlerdi. Yalnızca Tito, halkıyla birlikte aynı tehlikeleri ve acıları göğüslemiş; Partizan birliklerinin başında savaşı bizzat yürütmüştü.

Tıpkı Atatürk gibi...

★★★

Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti 2. Dünya Savaşı’nın bitişiyle 1945 yılında kuruldu.

Mareşal Tito’nun önderliğinde bir hayal ülke yarattılar. Boşnak, Sırp, Hırvat, Sloven onlarca milliyetten insan ortak bir ideal için birleştiler. Ve sanayiden ticarete spordan sanata kadar bir Yugoslav rüyasını tüm dünyaya ispatladılar.

Tıpkı Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki Türkiye gibi...

Aynı şevk aynı ortak ideal ve aynı heyecanla...

★★★

Uzun lafın kısası...

Anti-emperyalist arıyorsanız...

Amerika’nın emzirdiği Taliban’a değil...

Atatürk’e ve Tito’ya bakın...

Mutlak Bağımsız ne demektir görürsünüz.