'Cumhurbaşkanına hakaret' suçlamasıyla dün gözaltına alınan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, tutuklandı.

Ankara'da bir lokantada dün saat 19.30 civarında polis tarafından gözaltına alınan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, sağlık kontrolünün ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürülmüştü. Avukatlarının ve milletvekillerinin görüşmesine izin verilmeyen Özdağ'ın, yaklaşık iki saat süren ifadesinin ardından serbest bırakılmıştı. 

Özdağ'ın, savcılık tarafından "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçundan tutuklanması talebinde bulunuldu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı açıklamasında, “Şüpheli Ümit Özdağ, halkı kin ve düşmanlığa teşvik etme suçundan Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilmiştir” ifadelerine yer verildi.

Mahkemeye çıkarılan Ümit Özdağ, tutuklama kararıyla cezaevine gönderildi.

İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Savcılığa ifade veren Zafer Partisi lideri Özdağ'ın savunması orta çıktı.

Özdağ ifadesinde şu sözlere yer verdi:

"19 Ocak 2025 tarihindeki konuşma içeriğinde Recep Tayyip Erdoğan'a atfen sözler söylendi, Erdoğan'ın başbakanlığı ile ilgilidir. Bu mantıksal eleştiri mahiyetindeki ifadelerin 'Cumhurbaşkanı'na Hakaret' suçunu oluşturması mümkün değildir. Kullandığım X hesabı tamamen şahsıma ait olup, yalnızca tarafımdan kullanılmaktadır.

Hesap üzerinden yapılan tüm paylaşımlar kısmından gerçekleştirilmiştir. Kayseri'de yaşanan olaylarda, bir Suriyeli genç, bir Suriyeli kadının tacizi yaşandı. Olay yerine gelen polis tacizciyi tutuklamak istemiş, ancak Suriyelinin ailesi ve çevredeki diğer Suriyeliler polise direnmiştir.

Bunun üzerine Güneydoğu Anadolu'dan Kayseri'ye göç etmiş olanı, polis desteği için ortaya çıkan ve olaylar büyümüştü. Olayların duyulmamasıyla, Kayseri'nin farklı mahallelerinden insanlar olay yerine taşındı.

Olayların başladığı gün, provokasyon yapan bir sosyal medya hesabına, 'Yanlış diyebilmek için açık adını buraya yazacaksın. Kayseri'ye gideceksin. Oradan sokaktan fotoğraf paylaşacaksın. Böyle sahte isimlerle sosyal medyadan Türk Milletini çağıracaksınız.

Halk tepki gösterdi, bu yol ile kimse yollanmadı, sadece ülke emperyalizminin istediği gibi durduruldu. Suriyelileri, Afganları yollamak oyunu Zafer Partisi'ne vereceksin ve hukuk içinde gidecekler.

Sevgili Kayserililer, polis bizim, devletimiz, ülke bizim. Şehrinize sahip olduğunuz çıktınız, artık evinize gidin. Bilinçli bilinçsiz tahrikçilere izin vermeyin' verdim. Aynı gün saat 00:41 ve 22:56'da Kayseri halkının evlerine dönmeye davet edilmeyen ve ayrılanlardan korunma ilanlarının alınması önerilen iki ayrı paylaşımda bulundum.

Ayrıca ertesi gün 3 genel başkan yardımcımızı bölgeye göndererek, Zafer Partisi olaylarına katılmasını sağladım. Olaylara ilişkin raporlarda, Zafer Partisi mensuplarının bu olaylarında yer alan bilgilere ilişkin herhangi bir delil bulunmamaktadır.

Sonuç olarak, üzerime atılımlı 'Cumhurbaşkanı'na Hakaret' ve 'Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik Etme' suçlarının yasal unsurları oluşmamıştır. Zafer Partisi ve şahsım, sığınmacıların ülkelerine dönüşlerini uluslararası ve ulusal hukuk çerçeveleri ile desteklemektedir. Hakkımda takipsizlik bildirimini talep ediyorum."