Korkusuz

Yuvarlanıp gidiyoruz

Yuvarlanıp gidiyoruz
Temsilciler Meclisi’nden sonra bu kez Amerikan Senatosu Ermeni karar tasarısını oy birliği ile kabul etti.

Şimdi top Başkan Trump’ta.

Onaylarsa Türkiye’nin işi çok zorlaşır.

Senato’nun Dışilişkiler Komitesi, Temsilciler Meclisi’nin geçen ay kabul ettiği yaptırımları kabul ederek genel kurula gönderdi.

Top yine Trump’da olacak.

Kararları imzalarsa Erdoğan’la arası bozulur, Türkiye’nin işleri daha da zorlaşır.

Yok imzalamazsa Erdoğan’dan bilmediğimiz yeni tavizler ister.

ABD ile ilişkilerde bunlar yaşanırken Brüksel’de toplanan Avrupa Birliği liderleri Türkiye ile Libya arasında imzalanan  anlaşma muhtırasının üçüncü ülkelerin egemenlik haklarını ihlal ettiğini, deniz hukuku sözleşmesine aykırı olduğunu ve üçüncü ülkeler için yasal sonuç doğuramayacağını açıkladı.

AB bu konuda çok ciddi.

Türkiye’nin AB heyecanı tümüyle sönmek üzere.

Ankara AB’nin bu tavrına tepki gösterirken Fransa, İtalya ve Kıbrıs (Rum kesimi) deniz kuvvetleri Akdeniz’de ortak tatbikat başlattı.

Yakında Yunanistan, Kıbrıs, İtalya ve Mısır aynı bölgede benzer tatbikat icra edecekler.

Libya’da ise Erdoğan ile ortak anlaşmayı imzalayan Serraj hükümetinin kontrol ettiği Başkent Trablus Erdoğan karşıtı General Hafter güçlerinin eline geçmek üzere.

Bu da olursa anlaşmanın bir anlamı kalmayacak yoksa giderek gerginleşen ortam her an sıcak çatışmaya dönüşecek.

Kaldı ki anlaşmayla sınırları belirlenen Libya deniz sahası zaten Hafer güçlerinin kontrolünde ve bu güçler Türk gemilerinin bölgede arama ve sondaj yapmasına izin vermeyeceklerini açıkladılar.

Benzer tehditler Mısır ordusundan geldi.

Olası gelişmeler karşısında Türkiye KKTC’de İHA ve SİHA üssü kurdu.

İngiltere’nin adada bulunan ve en gelişmiş silah ve teknolojilerle donatılmış iki büyük üssüne karşın bu İHA ve SİHA’lar ne yapar bilinmez ama bir de bakarsınız AB’ye kızgın Osmanlı torunu İngiliz Başbakan Boris Johnson Türkiye’den yana tavır alır!

Adanın hemen karşısında Suriye’nin Lazkiye ve Tartus kentlerine yakın iki hava ve deniz üssü olan Rusya bu işe ne der bilinmez ama Moskova’nın geçen hafta Ankara’ya ‘Şu İdlib işini çözün artık’ demesi çok anlamlıdır.

Üstelik Libya’da Rusya ve Fransa Hafter’i desteklerken İngiltere ve Türkiye Trablus hükümetine yardım ediyor.

Görüldüğü gibi Türkiye’nin dış politikasında durumlar çok tehlikeli yönde gelişiyor.

Dilim varmıyor ama benden söylemesi, her şey yanlış.

Yanlışlığın da temel bir nedeni var:

İdeolojik hesaplar.

Bazen de hilafet ve saltanat özlem ve hevesi.

Mümkünatı yok.

Ne uluslararası dengeler ne de bölgesel kargaşa buna izin vermez.

BOP ve Arap Baharı sürecinde olduğu gibi birileri bu duyguları provake edebilir ama artık işe yaramadığı ortada.

Tek bir soruyla:

Suriye politikasıyla Türkiye ne kazandı?

Kocaman bir HİÇ.

Başından beri çelişkilerle davrandığı Libya’da Ankara neyin peşinde?

Yine benden söylemesi:

Peşinde olduğu o şey neyse gerçekleşmesi imkansız.

Ulusal çıkarların barış ve dostlukla sağlanması kolay iken Ankara neden zor, karmaşık ve karanlık yolları tercih ediyor?

Suriye’de olduğu gibi.

AKP bu huyundan vazgeçmeyecektir.

İç politikaya bakan dış politikayı anlar.

İçerde kendi insanlarına karşı gerginlik ve sertlik yöntemlerini tercih eden bir iktidar dışarıda çok daha fazlasına yeltenir.

İçerde devletin bildik tüm aygıtlarını kullanan iktidar dışarda giderek sıkışıyor.

Artık bölgede ve dünyada neredeyse herkes Türkiye’ye yani AKP ve Erdoğan’a düşman.

Kahramanlık ve hamaset birilerinin hoşuna gidebilir ama modası geçti.

Bu yöntemler cahil, yoksul ve bağnaz dinsel söylemlerin etkisindeki insanları heyecanlandırabilir ama maliyeti çok yüksek.

Bu bölgede kimin eli kimin cebinde belli değil.

En iyisi uzak durmaktı ama artık çok geç.

Dalmadığımız yer kalmadı.

Paralar suyunu çekince bakalım ne olacak!

Neyse ki Katarlı ‘dost ve kardeşlerimiz’ var da şimdilik idare ediyoruz.

Ya sonrası!

Ya onlar da aynı mezhebe bağlı Suudiler gibi bir gecede düşman kesilirse!

Ya en büyük patron ABD yeni bir Proje geliştirirse!

İşte o zaman kek yer, çimlerde yuvarlanır, keyfimize bakarız.

Çaylar beyaz olmazsa da olur.