Uzun süreli vajinismus hastalarında tedaviye direnç ve umutsuzluk fazla olur. Bu nedenle erken dönemde tedavi edilmesi gerekir.
Bu problemle nasıl başa çıkabilirim?
SORU:
27 yaşında 5 aydır evli bir kadınım. Eşimle hala cinsel ilişkiye giremedik. Tedavi konusunda bana yol gösterebilir misiniz? M. D./ İstanbul
CEVAP:
Seks yapma korkusu olarak bilinen vajinismus, vajinaya giriş denemelerinde vajinayı çevreleyen aşk kaslarında ve tüm bedende yineleyici ve sürekli biçimde istemsiz kasılmaların olması, bacakların kapatılması, eşi üzerinden itme, seksten kaçınma, titreme, fenalık hissi veya ağlamayla birlikte cinsel birleşmenin imkansız hale gelmesidir. Bunun nedeni, ilişki sırasında korkunç ve dayanılmaz bir ağrı olacağı beklentisi, kızlık zarı ve aşırı kanama korkusu, katı ve tutucu bir çevrede yetişmekten kaynaklanan negatif cinsellik ve beden algısıdır. Bir erteleme ve kaçınma bozukluğu olan vajinismusun kesin tedavisi vardır. Uzun süreli vajinismus hastalarında tedaviye direnç ve umutsuzluk fazla olur. Bu nedenle vajinismus tedavisine ne kadar erken başlanırsa o kadar kolay ve sonucu başarılı olur.
Eşimin bana olan bu tavrı doğru mu?
SORU:
Bir yıldır evli bir kadınım, cinsellikte ne istediğini bilen ve bunu söyleyen biriyim. Eşim ise ‘hiç konuşma. Bu beni çok rahatsız ediyor’ diyor. Ne yapmalıyım ? U.D./İstanbul
CEVAP:
Bütün insan ilişkilerinin temelinde konuşma ve iletişim vardır. Aynı şey evlilik ve evlilikte cinsellik içinde geçerlidir. Bir tabu olarak görülen, bilimsel gerçeklerin yerini hurafelerin aldığı cinsellik için iletişim çok daha önemlidir. Bu nedenle daha ilişkinin başından itibaren iletişime açık olmak istek ve arzuları dile getirmek doyumlu bir cinselliğin temel unsurudur. Bununla birlikte bazı erkekler cinsellik yaşarken ilişkinin akışının bozulduğunu düşünerek konuşmaktan kaçınabilir. Böyle bir durumda ısrarcı olmayıp bu konuları yatağın dışında konuşmayı seçerek bu tıkanıklığı aşabilir, daha uyumlu bir cinsel yaşama sahip olabilirsiniz.
Bizim yaşlarımızda cinsellik biter mi?
SORU:
56 yaşında evli bir kadınım. Eşim 65 yaşında. Cinsel gücündeki azalma nedeniyle ilişkiden uzak duruyor. Bu yaşlarda cinsellik yaşam biter mi? Ş.D./İzmir
CEVAP:
Yaşın ilerlemesiyle beraber erkeklik hormonu olan testosteronun kandaki seviyesinin azalması ve buna bağlı olarak ortaya çıkan şikayetlerin oluşturduğu duruma “andropoz” ya da “yaşlanan adam sendromu” denir. Ama yaşam gelişim ve değişimin sürekli olduğu bir süreçtir ve her yaş vücuda bazı farklılıklar getirir. 40-50 yaşlar arasında erkeklerde sertleşme eskisi gibi hızlı ve otomatik olmaz, daha fazla cinsel uyarılmaya ihtiyaç duyulur, cinsel ilişkiyi başlatma ya da tamamlamada sorunlar yaşanabilir. Azalan testosteron seviyesi nedeniyle cinsel istek azalabilir, boşalma ve orgazm sorunları ortaya çıkabilir. 60 yaşından sonra sertleşme için gerekli süre daha fazla, sertleşme kalitesi ise daha azdır. Cinsel ilişkiye girme sıklığı giderek seyrekleşir. Testosteron seviyesi ve meni miktarı büyük ölçüde düşer. Ancak yaşlı olsa da her insanın rahatlamaya, gevşemeye, cinsel haz alıp vermeye, ruhunu ve bedenini özgürce paylaşmaya ihtiyacı vardır. Cinselliği bir takıntı haline getirmeyen, anın tadını çıkaran, rahat ve huzurlu olan bir kişi, her yaşta cinsel haz alabilecek aktivitelerde bulunabilir.