Korkusuz
Ümit Zileli

Türklere yasak Suriyelilere serbest!

Pandeminin başlangıcından bu yana ilk büyük festivali olacaktı...

Hem de her hafta yüzlerce otobüs dolusu insanın gezmek için sıraya girdiği, dünya klasmanında bir mücevher gibi parıldayan Eskişehir’de yapılacaktı, ama olmadı...

-Eskişehir Valiliği, Anadolu Fest Müzik Festivali’ni yasakladı!

Valilik, yalnızca festivali değil, il genelinde tüm toplu etkinlikleri yasaklama kararı aldı... Pek zekiceydi doğrusu; tüm etkinlikler yasaklanınca müzik festivali de otomatikman o kapsama giriyordu doğal olarak!

Festival organizatörleri, sanatçılar ve gençler başta olmak üzere müzikseverlerin tepkiyle karşılaştığı kararın gerekçesi neydi peki? Hemen paylaşayım:

-Huzur ortamı ile kamu düzeni ve kamu güvenliğinin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi, başkalarının hak ve özgürlüklerinin, genel asayişin korunması ile şiddet olaylarının yaygınlaşmasının önlenmesi!

Gerekçeye bakar mısınız; “O zaman o kenteki valilik, kaymakamlıklar ve güvenlik güçlerinin ne gereği var” diye sormaz mı yurttaşlar? Ayrıca çok merak ettim; müzik festivali, valiliğin açıklamasında belirtilen hangi gerekçeyi ihlal edecekti?

Kentte yayılan söylentiye göre Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız yasak kararından kısa süre önce İsmailağa cemaatine yakın Hicret Derneği’ni ziyaret etmişti...

Büyük çoğunluk, bu yasağın ‘yaşam tarzına müdahale’ olduğunu belirterek tepki gösterdi, muhafazakar sivil toplum kuruluşları ise cemaat üyeleri ile poz veren Vali Ayyıldız’a destek çıktı.

-Böylece bir sanat etkinliğinin ruhuna El Fatiha okunmuş oldu!

5 yıldızlı otelde festival keyfi!


Eskişehir’de bunlar yaşanırken, Antalya’da neler oluyordu, bir de ona bakalım...

Milli Eğitim Bakanlığı bu ay Antalya’da Mülteciler İçin Maddi Yardım Programı Fonu’nun finanse ettiği meslek liselerinde okuyan 600 Suriyeli öğrencinin katılacağı gençlik festivali düzenleme kararı aldı.

Ancak, bu öyle sıradan bir festival olmayacak... 5 gün sürecek program için 5 yıldızlı otel tercih edildi. Programın toplam maliyetinin 4 milyon 653 bin 750 lira olduğu ortaya çıktı. Bakanlık bir de şartname hazırladı. Gerçekten enteresan istekleri olan bir şartname:

-Otel 5 yıldızlı olacak, alkolsüz, denize sıfır, ücretsiz plajı olan, açık kapalı havuzu, spor ve fitness salonu olacak. Ayrıca oteldeki tüm yiyecekler de “Helal” olacak!

Peki böyle olunca, Antalya’da huzur ortamı ile kamu düzeni ve kamu güvenliği bozulmayacak mı?  Suç işlenmesi önlenemeyecek mi?  Başkalarının hak ve özgürlükleri, genel asayiş korunamayacak mı? Şiddet olaylarının yaygınlaşması önlenemeyecek mi?

-Yoksa bu iki kent, iki ayrı memlekette mi yer alıyor?

Anlaşılmadıysa başka şekilde sorayım:

-Bu ülkenin gençleri zaten işsizlik, geçim derdi gibi bir yığın sorunla boğuşurken, birkaç gün de olsa bir festival izlemeleri, müzikle iç içe olmaları çok görülürken, alay eder gibi Antalya’da 5 yıldızlı otellerde Suriyelilere festival düzenlemek biraz ayıp olmuyor mu?

Yoksa “Türkiye yalnızca Türklerin değildir” diyenlerin rüyaları gerçek mi oluyor!

Aynı konuda üç ayrı açıklama!


AKP’li Cumhurbaşkanı’nın, anlaşıldığı kadarıyla Suriyeliler konusunda kafası bir hayli karışık ya da işin içinde başka şeyler dönüyor...

Önce “Mültecileri göndermeyeceğiz” demişti. Ancak, 19 Nisan’da yani 3 hafta kadar önce hızlı bir dönüşle şu açıklamayı yaptı:

-Suriyelilerin onurlu geri dönüşü için elimizden geleni yapıyoruz!

Bu açıklamadan yalnızca 2 hafta sonra, 3 Mayıs’ta, 1 milyon Suriyelinin gönderilmesi için çalışmaların başladığını duyurdu.

Ve dün, “Sonuna kadar sahip çıkacağız. Kendileri isterlerse gidebilirler ama biz onları asla kovmayacağız” ifadelerini kullandı.

Bakalım yarın, öbür gün ne diyecek merakla bekliyorum... Haa, eğer Zafer Partisi’nin şu anketini görürse daha çabuk bile dönebilir zannımca:

-Zafer Partisi dün resmi Twitter hesabı üzerinden “Sığınmacılar konusunda referandum talep ediyoruz. Sığınmacılar gitsin mi, kalsın mı?” sorusuyla bir anket başlattı. Ankete 24 saatte 278 bin 596 kişi katıldı. Yüzde 95.9 “gitsin”, yüzde 4.1 “kalsın” dedi.

Oranlara bakınca “olabilir” dememek mümkün değil!