Korkusuz
İbrahim Daş

Türk Bayrağı ile eşdeğer midir?

Anadolu Ajansı İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı’nın, Suriye’nin kuzeyindeki Çobanbey Organize Sanayi Bölgesi’ni gazetecilerle birlikte ziyaret ettiği haberini geçti. Çataklı; Türkiye’nin sanayi bölgeleri, hastane, sağlık merkezi kurduğunu, eğitim kurumlarını açtığını ifade etti.

Gaziantep Üniversitesi’ne bağlı fakültelerin açıldığı bu bölgede, eğitim kurumları, hastaneler, sanayi bölgeleri açmışız. Tüm bunları Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile yapıyoruz…

E haliyle bunları Türkiye’nin bütçesi ile yapıyoruz… Sanki bizim topraklarımız gibi…

İnsan sanki başka bir anayasa var da o uygulanıyor zannedecek!

Çobanbey ziyareti ile ilgili Sabah Gazetesi’nin yayınladığı fotoğraflardan biri dikkatimi çekti. Çobanbey Organize Sanayi Bölgesi girişini gösteren bir fotoğraftı… Fotoğrafta Türk Bayrağı ile adı sıkça değişen ÖSO ya da 2017’den beri yeni adı Suriye Milli Ordusu olan bir örgütün bayrağı yan yana idi…

Hani 2011’de ABD ve BOP eşbaşkanlığının desteği ile Suriye Arap Cumhuriyeti Ordusu kaçağı Riyad Esad’a kurdurulan Özgür Suriye Ordusu’ndan bahsediyorum. Hani 2011’de CHP milletvekillerinin sokulmadığı Hatay Apaydın kampında eğitilip donatılan ÖSO’dan bahsediyorum. Uzatmayayım.

100 yıl önce bu bölgede emperyalizmi yenen kurtuluş ve kuruluş mücadelemizin şanlı Türk Bayrağı ile ABD’in Suriye’yi parçalamak için kullandığı bir örgütün bayrağı yan yana olabilir mi? Olamaz!

Çare, Türkiye’nin tekrar bağımsız bir ülke olması olmasıdır. 2023 genel seçimlerinin ardından parlamenter sisteme dönüşle bunun başarılması mümkündür. Türkiye’nin üniter yapısının bir ve bütün kalmasının yolu budur.

Umutsuz değilim…

2023 Sandığı

İktidar 2023 genel seçimlerini, isimler üzerinden bir tartışma yaratarak yürütmeyi hedefliyor. Millet İttifakı’nın adayını ya da CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’nun adaylığını açıklaması için yapılmayan itham ve iddia neredeyse kalmadı.

Oysaki bu seçim, isimlerden çok daha önemli bir seçimdir!

Millet İttifakı da seçimleri, isimler üzerinden değil sistem değişikliği üzerinden yürütmekte kararlı gözüküyor. Bu kararlılık çok önemli çünkü halkımız 16 Nisan sonrası değişen rejimin sonuçlarını daha görmedi ya da gösteremedik…

Ne Millet İttifakı’nın ne de bileşenlerinin arkasında ABD yok! BOP’ta; laik ve siyasal Müslümanlarla değil “ılımlı” Müslümanlarla yürüyeceğini, ABD resmi kurumlarının defalarca açıkladığını hatırlatmak istiyorum. Bu “ılımlı” yapı da Müslüman Kardeşler Teşkilatıdır.

ABD’nin yeni bir kararı yok!

Dolayısıyla Millet İttifakı; vatanın bütünlüğü milletin birliği için parlamenter sisteme dönüşte bir umuttur.