Dünyada tahıl üretiminde AB ve İngiltere, sömürgelerini de hesap edersek kendi kendine yeter. Ukrayna tahıl üretiminde dünya piyasasında Çin, Hindistan, Rusya, ABD, Fransa, Kanada ve Pakistan’ın ardından 8.sırada yer alıyor.
Türkiye ise 11. sırada yer alıyor. Ukrayna 603,548 kilometrekare, Türkiye 783,562 kilometrekare yüzölçümüne sahip ancak ne hikmetse Ukrayna bizden iklim olarak zor şartlarda olsa da bizden fazla tahıl üretiyor.
Elbette bu durum AKP iktidarının tarım sektöründe ABD taleplerine şartsız koşulsuz evet demesinin sonucundan başka bir şey değildir.
Hal böyleyken dünyayı sanki Ukrayna tahılı doyuracakmış gibi bir algı yaratıldı. Elbette ABD’nin Ukrayna’daki uzantılarının çıkarları korunuyor ancak yine de bu sadece tahıl sevkiyatı mıdır diye sormadan edemiyorum…
25 Temmuz’da Rusya’nın, Odessa limanında vurduğu gemi ile ilgili Ukrayna’ya silah taşıdığı gerekçesi ile vurduğunu açıklaması işin sadece tahıl sevkiyatı olmadığını gösteriyor.
Daha önemlisi ABD’nin Ukrayna’ya silah trafiği ile tahıl trafiği birbirine girerse neler olacağını hiç kimse tahmin edemez…
Diğer yandan Rusya kendisine uygulanan yaptırımların biraz gevşetileceğini zannediyor hatta BM genel sekreterine inandığını açıklıyor. Rusya kimin ile ne anlaşması imzaladığını farkında değildir.
Son yirmi yılda bilinçli bir politika ile Türkiye’nin tarım nüfusunun hemen hemen yarı yarıya düşürüldüğü, dış bağımlı bir ülke haline gelmiş olduğumuz bir dönemde Ukrayna Rusya arasında tahıl anlaşması imzalanmasını büyük bir başarı gibi servis ediliyor olmasının mantıklı bir açıklaması olamaz.
Diplomatik başarı ise asla olamaz!
Diplomatik başarı savaşta Ukrayna’nın toprak bütünlüğünden yanayım diyerek ve Rusya’yı karşına alarak da olmaz. Olsa olsa ABD’nin çıkarlarına hizmet etmek olur…
Rusya çaresiz önüne konulan her metni imzalıyor ve 2024 seçimleri öncesi içerdeki muhalefetini susturduğunu sanıyor. Rusya bankacılık sektörü başta olmak üzere teknolojik ürünler dâhil her alanda ambargo altındadır.
Tahıl anlaşması Rusya’ya uygulanan tahıl ambargosunun kaldırılmasını da sağlamayacaktır.
Çünkü yarın bir gün herkes Rusya’ya attığın imzaya sahip çıkmadın diyecek…