Ayşenur Yazıcı diyor ki:

15 Temmuz’u resmen “destan” diye kutlayan kimi gördüysem engelledim çünkü:

Sabah saat 03.08:

Ankara’da bir savaş helikopteri Meclis binası ve çevresine ateş açtı. (Resimlerde yanık yok).

Ayşenur Yazıcı

Diyanet İşleri Başkanı, MİT Başkanı Fidan’la darbe akşamı yemek yedi ve darbe başlayınca da tüm minarelerden sabaha kadar sela okutuldu...

Darbe gecesi, askerlerden de önce 2,740 hâkim ve savcının açığa alınması ve tutuklanma süreci başlatıldı...

Akletmeyen herkesi görmek istemiyorum...

Şahsi seçimim...

Buraya kadar Ayşenur Hanım’ın görüşüydü...

Benim bu konudaki görüşüme gelince...

Darbe girişiminin kesinlikle FETÖ’cü kimi generaller tarafından plânlandığına inanıyorum...

Çünkü...

Böylesine salakça bir askeri darbe girişiminde ancak...

Bir vaizin emriyle hareket eden aptallar bulunabilir...

Biri ordu muhtırası...

Diğer ikisi silahlı askeri müdahale olan...

Ve...

Tek kanallı radyo ile tek kanallı televizyon yayın dönemlerine rastlayan 3 darbe girişimini bizzat yaşamış biri olarak diyorum ki:

Daha hava bile kararmadan...

Mevsimin en sıcak gecelerinden birinde...

Sadece İstanbul Boğaz Köprüsü ve o da sadece tek yönlü olarak trafiğe kapatılmış...

Ve...

Samimi Atatürkçü subaylara çamur atmak için girişime:

“Yurtta sulh” adı verilmişse...

Bu kadar salakça bir askeri darbe girişimini olsa olsa:

Bir imam hazırlayabilirdi...

Günümüzde “FETÖCÜ” denilen...

2007’de ise, yani:

Erdoğan’ın siyasî ve iktisadî konularda “başarılı” olduğu dönemlerde...

Temiz ahlâklı ve gerçekten demokratik laik sosyal hukuk devletini koruma konusunda samimi olan general ve diğer subayları ordudan tasviye etmeye giriştiklerinde:

“Hizmet Hareketi” olarak tanımlanan bu ekonomik çıkar gurubuna ben şu ismi takmıştım:

“Cemaat Holding...”.

Rahmetli Mehmet Barlas o günlerde:

Bu ekonomik çıkar gurubuna:

“Cemaat Holding” dediğim için beni eleştirmiş, yanıldığımı söylemişti...

Mehmet Barlas

Aynı Barlas 17/25’ten sonra, aynı grup için o kadar çok:

“Cemaat Holding” diye yazdı ki...

Açın arşivlerine bakın, göreceksiniz...

Ne olmuştu da Barlas çok saygı duyduğu bu “ekonomik çıkar tarikatına” saldırıya geçmişti?..

Bunun cevabını bugün hemen herkes biliyor ama...

Cevap vermeye çekiniyor...

Bunlara, ben de dahilim...

GÜNÜN SÖZÜ

“Attığınız tokada karşılık vermeyen kişiden sakının: O hem sizi bağışlamaz hem de kendinizi bağışlamanıza olanak bırakmaz...”.

George Bernard Shaw

Memduh Bayraktaroğlu ve sevgilisi İncilay Samuray Bayraktaroğlu

HİÇ EVLENMEYİN

Sosyal medya kullanıcılarıyla evlilik konusunda araştırma yapıldı.

“Tekrar dünyaya gelsen eşinle evlenir miydin?” sorusuna:

Ankete katılan erkeklerin yüzde 46’sı...

Kadınların ise yüzde 54’ü:

“Hayır” cevabını verdi...

Bir kişi ise:

“Ben bir kuş olsam, bir daha eşimin köyünün üzerinden bile uçmam...”. yorumunda bulundu. Araştırmanın genelinde kadınların erkeklere göre evlenme istediğinin daha az olduğu kaydedildi...

Aynı soru, “eşinle” yerine “sevgilinle” olarak sorulsaydı, verilecek cevapların %80’i:

“Evet” olurdu...

“Hayır” cevabı verenler ise sevgilisini aklıyla değil bedeniyle seçenler olurdu...

Çünkü...

Akıl yaşlandıkça çoğalır...

Bedensel zevk ise yaşlandıkça erir...

56 yıldır ben sevgilimle o da benimle yaşıyor...

Biri 46 diğeri 44 yaşında iki evlâdımız var...

Birbirimize halâ:

“Sevgilim” diye hitap ediyoruz çünkü...

Tanıştığımızda ne ben onun kocasıydım...

Ne de o benim karımdı...

Biz aklı başında iki sevgiliydik...

Erkek ya da kadın herkese tavsiyem şu:

Ya sevgilinizle evlenin veya aynı evi paylaşın...

Ya da hiç evlenmeyin...

DİKKAT EDİN YETER

Sapık bir erkeğe karşı koyamadığı için tecavüze uğradığını söyleyen Rahibe, kilisenin Baş Rahibine başına geleni anlattıktan sonra:

“Aziz Peder” dedi, “temizlenmek için ne yapmalıyım?..”.

Baş Rahip, bir limon almasını ve ısırarak yemesini tavsiye edince Rahibe sordu:

“Gerçekten temizlenir miyim?..”.

“Hayır ama” diye başladı Baş Rahip konuşmasına ve devam etti: “En azından, dudaklarına yerleşmiş pişkin sırıtışı yok etmiş olursun...”.

15 Temmuz darbe girişiminin kime yarayıp kime yaramadığını söylemeyeceğim...

Tek söyleyeceğim şu:

Darbe mağduru olduklarını iddia edenlerin dudaklarındaki gülüşe dikkat edin yeter...

YA İSTİFA YA GÖREVDEN ALMA

Özel Harekât Başkanı Süleyman Karadeniz, MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin elini öptü...

Dinî bayramlardan birinde...

Sivil kıyafetle...

Ve...

Kamuya ait bir ortamının dışında...

Sivil bir mekânda bu el öpme:

“Geleneksel bir saygı” olarak ve anlayışla karşılanabilirdi...

Ancak...

Resmî bir kıyafetle...

Kamuya ait bir mekânda...

Resmî giysiyle:

Bir siyasî parti genel başkanının elini öpmek:

Yalakalıktır...

Devlet’i aşağılamak...

Devlet’i:

Bir siyasînin emri altına koymaktır...

Bu el öpen devlet görevlisine sorum şu:

Erdoğan’ın:

“Milliyetçiliğin her türünü ayaklarımın altına alırım” dediği...

Hiç evlenmemiş ve hiç çocuk sahibi olmamış Bahçeli’den:

“Zürriyetsiz” diye söz ettiği günlerde:

O eli öper miydin?..

Ya istifa et kardeşim...

Ya da bu adamdan sorumlu olan kimse:

Bu kişiyi görevden alsın...

DÜNÜN X’İ

abdullah naci

@abdullahnaci

Başörtülü bir kız dans etti diye üzülen, başörtülü bir kız CHP’ye oy verdi diye kahrolan o büyük “hoca efendiler”, başörtülü bir kızın, başkalarının hakkını yiyerek ballı bir maaşa konmasına da üzülürler mi acaba?