Osmanlı, 1839’da okunan Tanzimat Fermanı ile yüzünü Batı’ya döndüğünü tüm dünyaya ilân etmişti...

Bizden tam 30 sene sonra, 1869’da...

Japon imparatoru Meiji de yüzlerini Batı’ya dönerek gelişebileceklerini gördü...

Ve...

Avrupa’dan getirttiği her konunun uzmanının desteğinde:

Meiji (Restorasyon) Yenilenmesini başlattı...

Meiji Yenilenmesi Japonların modern bir millet olarak doğuşunda rol oynadı...

1923’te Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal, 1839’da okunan ama...

Japonlarda olduğu gibi başarı gösteremeyen yenileşme hareketlerini yeniden ve kanunlarla destekleyerek başlattı...

Başardı da ama...

1950’de Demokrat Parti iktidarının ilk dört yılından sonra “din kültürü ağırlıklı” bir toplum yaratma sevdası yüzünden:

Hem demokrasi hem ekonomi güme gitti...

Daha sonraki yıllarda iktidara gelen “sağcı, milliyetçi, muhafazakâr” iktidarlar ise...

“Asker baskısı” altında “kökten laikçi” uygulamalarıyla:

Dindar insanları baskıladılar...

Sonunda...

Tek kişilik ve tek partilik siyasal İslâmcılar (Milli Nizam Partisi, Milletvekili ve genel başkanı Necmettin Erbakan):

22 yıldır iktidarda...

Denetim yerine müdahaleyi tercih eden kökten laikçi anlayışın...

Baskılaya, baskılaya iktidara getirdiği Siyasal İslâm...

Bu günlerde:

Muhalefeti ezme kararlılığı nedeniyle çöküyor...

Ama...

Ve korkarım ki:

Türk halkının %90’ı halen:

Liberal demokrasiden endişe duyuyor...

Yani...

Hükümeti yöneten parti değişse de...

Zihniyetin değişme ihtimali çok az...

Kökten dinciler gidecek...

Yerlerine:

Kökten laikçiler gelecek...

Keşke yanılsam...

Günün sözü

“Küçük şeylerden zevk alabilmek, lüks yerine zarafet aramak, saygı istemek yerine değerli olmak, zengin olmak yerine kimseye muhtaç olmamak, sıkı çalışmak, sessizce düşünmek ve

bilgeleri açık kalple dinlemek: İşte benim senfonim!..”

William Ellery Channing

BİZDE UYGULANAN

Aslında, gerçek manada “yüksek faiz politikası...”.

Enflasyonla mücadele eden ülkelerde:

Kitleleri tüketimden caydırmak için uygulanır...

O ülkeler için yüksek faiz:

Yıllık enflasyon oranının üzerinde (Reel) faizdir...

Meselâ ABD...

Dünyanın en zengin bu ülkesinde yıllık enflasyon %3,25...

Yıllık politika faizi %5,25-5.50 aralığındadır...

Bu, yüksek faizdir...

Türkiye’de ise yıllık %70 enflasyona karşılık politika faizi:

%50 faizdir...

Demek istemem o ki...

Türkiye’de yüksek faiz politikası uygulandığı iddiası palavradan ibarettir...

Türkiye’de şu anda yapılan...

Döviz hesaplarının bozdurulup Türk parası hesabına geçilmesini sağlamaktır...

HİÇ ŞAŞIRMAYACAĞIM

Bahçeli dedi ki:

“Ülkücü kanı taşıyan alçaklarla kesin bir hesaplaşma için hazırız...”.

O halde...

Bu açıklamanın minik bir analizini yapabilirim...

Canlarım...

Merhum Sinan Ateş, ülkücü olmak bir yana...

Ülkü Ocaklarının:

Bahçeli tarafından atanmış genel başkanıydı...

Bahçeli:

“Elinde ülkücü kanı taşıyan alçaklarla kesin bir hesaplaşma için hazır” olduğuna göre...

Sinan’ın katilleriyle de hesaplaşacak...

Bunun mesajını da...

MHP eski milletvekili...

Son seçimlerde seçilemeyince danışmanlığına atadığı...

Ve...

Sinan Ateş cinayet dosyasında adı “şüpheli” olarak geçtiği iddia edilen Olcay Kılavuz’u görevden aldı...

Yani:

Elinde ülkücü kanı taşıma ihtimali” olan en yakın çalışma arkadaşlarından birini sattı...

Kılavuz’dan sonra bakalım kimleri satacak?..

Ülkü Ocakları son genel başkanı Ahmet Yıldırım’ı satarsa:

Hiç şaşırmayacağım...

REYTİNG SEVDASI

Rahmetli babacığım, olağan ve beklenen bir şey gerçekleştiğinde şaşıranlara:

“Ne oldu be ya?..” dedikten sonra “odunlukta balta mı buldun?..” diye sorardı...

Erdoğan iktidarının eğitimde müfredatı, 1923 senesinden önceki döneme götürmesi karşısında alışıldık seküler ya da kökten laikçi çevreler homurdanıyor...

Sanırsınız Erdoğan:

“Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmaktan mahkûm edilmiş bir partinin genel başkanı” değil de...

Merkez sağ, liberal demokrat bir partinin genel başkanı...

15 yıl önce:

“Dindar ve kindar bir nesil yetiştireceğiz” dememiş de...

Bugün:

“Kinine ve dinine sahip çıkacak nesiller yetiştireceğiz” demiş gibi şaşırıyorlar...

Erdoğan ve atadığı ilgili Bakan’ın:

“Anaokulundan itibaren belli bir hayat tarzı vurgulayacağız” deyişine hayret edenler:

“Taliban’la ters yanımız yok” diyen kişin, Erdoğan olduğunu unutmuş gibiler...

Sözümün özü canlarım...

Aydın ihanetinin sıklıkla yaşandığı bu güzel ülkenin haber kanallarında...

Eğitimde müfredatı tartışan ve...

Çağdışı zihniyetli Milli Eğitim Bakanı’nı eleştirenler...

Bugünkü noktaya...

CHP muhalefetinin vurdumduymazlığı ve...

Kendilerinin reyting sevdası yüzünden geldiğimizi hatırlamıyorlar...

ONLARSIZ OLMAMALI

Değerli kardeşim, arkadaşım Can Ataklı, CHP kulislerinden aldığı bir bilgiyi paylaştı...

Ben ise 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimlerinden hemen sonra...

Can’ın kulis bilgisinin daha ileri aşaması için:

“Halkın ve ülkenin geleceğini düşünenler, teknokratlardan oluşacak bir Milli Mutabakat Hükümeti kurmalı” diye yazıyor, söylüyorum...

Can, bilgisini paylaştı...

Ben ise temennimi ve tavsiyemi...

Can’ın kulis haberine göre MHP yine bakan vermeyecek...

Ya da:

Erdoğan yine MHP’den bakan istemeyecek...

İYİ Parti, DEM ve diğerlerine ise teklif bile edilmeyecek...

Ben CHP yönetiminde karar alıcı olsam:

Mecliste gurubu bulunan her siyasi partinin bakan vermesi şartıyla böyle bir hükümete bakan verirdim...

Aksi halde:
“Tak sepeti koluna, sen yoluna ben yoluma” derdim...

ALKIŞLARIM

Erdoğan dedi ki:

“Milletin vergilerini harcayan, hiçbir kurum, insanın yüreğini sızlatacak bir savurganlık içinde olamaz...”.

Alkışlarım:

Sadece 1150 odası olan bir konakta çalışan...

Yalızca 13 uçak 2 helikopter ve 4-5 tane son model Mercedes makam arabasıyla...

Mütevazı bir cumhurbaşkanlığı görevi yürüten Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan için...

MİLLETİM ADINA:

Doktor maaşı: 43.000 TL

Öğretmen maaşı: 29.000 TL

İl Müftüsü maaşı: 61.000 TL

İmam maaşı:

43.000 TL

Din adamlarımızın bu dünyada:

Bilim ve eğitim insanlarından daha çok refah içinde yaşamaları için onlara...

Bilim ve eğitim insanlarından daha fazla maaş veren Sayın Cumhurbaşkanımıza...

Milletim adına:

Şükranlarımı sunarım...

Cenneti garantileyen din insanlarımızın bu dünyada da cenneti yaşamak hakları değil mi ey gafiller!..

NOT:

Doktorlar ve öğretmenler, aziz milletimizin ahir dünyalarını garantilemeleri için ne yapıyorlar?..

Hiç...

Hiçbir şey...

BAŞARI

Politikacının biri akşam karısıyla sohbet ederken:

“Hatırlıyor musun karıcığım” dedi, “biz nişanlı iken ben ne kadar şişmandım... Yürümekte bile zorlanıyordum... Şimdi çok zayıfladım... Artık rahatça yürüyorum, sağlıklıyım...

Bütün bunları, halkımın arasında sorunlarını dinlemek için yaptığım yürüyüşlere borçluyum...”.

Karısı adamın sözünü kesti:

“Vücuduna bir şey demiyorum ama dikkat et, politikaya girdiğinden beri yalancılıkta da başarılısın...”.

Türk Müslüman politikacıları tenzih ederim...

OHHH BEEEE ŞÜKÜR...

Erdoğan dedi ki:

“Yolsuzlukların olmadığı, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun Allah’ın izniyle olmayacağı bir Türkiye’yi biz yapacağız...”.

Oh beee...

Nihayet...

22 yıldır ülkeyi yöneten solculardan kurtulacağız...

Yerlerine:

Çalmayan...

Çaldırmayan...

Yoksulluk...  Yokluk ve...

Yasaklarla savaşarak...

Bu üç canavarı yok edecek olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan:

İktidarı gelecek...