Sporda ülkenin başını çeken Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray gibi kulüpler batık olan durumunu rahatlatmak için uğraşsa da yapılan yeni borçlarla sıkıntılar bitmiyor, erteleniyor. Durum bu halde iken yapılan transferlerdeki kalite düşüklüğünü de görüyoruz. Çok değil yakın zamanda kadrosuna Pepe ve Adriano gibi dünya yıldızlarını katan Beşiktaş, adı sadece Süper Lig’de duyulmuş N’Sakala, Welinton ve Mensah gibi isimleri kadrosuna kattı. ‘Fenerbahçe, transfer şovu yapıyor’ diyenler var ama sarı-lacivertliler şu ana kadar Caner, Gökhan, Novak, Mert Hakan ve Thiam’ı transfer etti. Yani ‘aaaa topçuya bak’ diyeceğimiz isimler değil bunlar. Keza bir zamanlar Drogba, Sneijder ve Eboue gibi isimleri Florya’ya getiren Galatasaray da Arda Turan, Emre Kılınç, kaleci Fatih ve Olympiakos’tan ayrılan Omar’ı renklerine bağladı.
Dünya ve Avrupa futbolunda yerimiz aşağıya doğru inerken biz kendi içimizde rekabetler yaşayacağız. C sınıfı kalitesindeki futbolcuları şişirmeye devam edeceğiz. Beşiktaş’ın 3 sene önce evire çevire yendiği Leipzig, en iyi futbolcusu Werner’i sattığı halde Şampiyonlar Ligi’nde yarı final gördü. İstanbul’da penaltılarla şansa Beşiktaş’ı eleyen Lyon, Marcelo, Denayer ve Marçal’lı kadrosuyla önce Juventus’u sonra da Manchester City’yi Devler Ligi’nin dışına itti. Futbolcu yetiştirmeyip kaliteli scout ekipleriyle çalışılmazsa Galatasaray, Fenerbahçe ile Beşiktaş’ın Avrupa’da ağırlığı kalmayacak, üçü de yerel rekabetle övünecek.
