Korkusuz

Ruhsatlı, ruhsatsız tehlike büyüyor!..

Ruhsatlı, ruhsatsız tehlike büyüyor!..
Her gün şiddet, cinayet...

Gerginlik zaten ana gıda maddemiz!..

Bireysel silahlanma başvurusu 2020 yılında yüzde 34 artmış. Ama, bu rakam jandarmanın görev sahası ile ilgili sadece...

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Jandarma Genel Komutanlığı’nın yayımladığı 2020 Yılı Faaliyet Raporu’na göre, silah bulundurma ruhsatı için 2019’da 13 bin 206 başvuru yapılırken, 2020’de bu sayı yüzde 34 artarak 17 bin 751 olmuş.

Ya gerisi?..

Tahminlere göre, Türkiye’de ruhsatlı silah sayısı en az 1 milyon, ruhsatsız silah sayısı en az 25 milyon... Ben, sayının daha fazla olduğunu düşünenlerdenim... Kovid rakamlarından edindiğimiz tecrübe ile bunu çok rahat iddia edebilirim!..

Geçen yılki, Emniyet Genel Müdürlüğü suç verilerine göre, ruhsatsız silah sayısı 10 yılda 10 kat artmıştı...

Geçen yıl, istatistikler üzerinden yapılan bir araştırmaya göre de, Türkiye’de silahlı şiddet 6 yılda yüzde 66 artmıştı..

Rekorlara doyamayan Türkiye!..

★★★

Akla hemen şu sorular geliyor;

Bu kadar silahlanan Türkiye’de kaç kişi gerçekten silah kullanmasını biliyor?.. Silah kullanma ve atış eğitimi veren kurumlar nereler?.. Resmi olanlar, olmayanlar!.. Sayıları ne?.. Denetlenebiliyorlar mı?..

Silah kullanma eğitimi veren resmi kurumlardan ve gayri resmi yapılanmalardan kamuoyunun ne kadar haberi var?..

Ticari sır kapsamına girmemesi gerekir diye düşünüyorum...

Salak saptirik sorular değil mi?.. Ben, size, yine de bir kenara not edin derim!..

★★★

İYİ Parti Milli Güvenlik Politikaları başkanı, emekli Vali Nuri Okutan, geçen yıl Sözcü’den Saygı abiye (Öztürk) çok önemli bir röportaj vermişti. Okutan, hükümet yetkililerinin silahlanmaya yönelik özendirici söylemlerden kaçınmasını, şiddete karşı kamu spotlarına ve eğitimlere ağırlık verilmesi gerektiğini söyleyip “AK Parti iktidarı, caydırıcı, zorlaştırıcı önlemler almak yerine, silah alımını kolaylaştırıp mermi hakkını 5 katına çıkaran düzenlemeler yaparak bu sorunu daha da derinleştiriyor. Bu durum ciddi bir tehdit oluşturuyor” demişti. Kendi söyledi kendi dinledi herhalde!.. Nuri beyle Saygı abinin dışında kaç kişi üzerinde kafa yordu acaba?..

O önemli röportajdan, Nuri Okutan’ın açıklamalarını tekrar hatırlatmakta fayda var;

- “Silahın meşrulaştırılması, şiddetin meşrulaştırılmasıdır. Bir kişi kendi adaletini kendisi sağlayacaksa bu işten en çok devletin kendisi zarar görür. Silahlanma ile ilgili düzenlemeler tekrar gözden geçirilerek halkımızın kendisini güvende hissedeceği bir ortam yaratılmalı. İçişleri Bakanlığı’nın 2017 faaliyet raporunda 106 bin 740 silahın kayıp olduğu belirtiliyor. 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece de TSK’ya ait bazı silahların kaybolduğunu ve bu silahların ülke genelinde arandığını Milli Savunma Bakanlığı dile getirmişti. “

- “Son dönemde artan bir şekilde ‘Artık ellerinde yeterince mühimmat olduğunu’, ‘ölüm listelerinin hazır olduğunu’ belirten bazı hükümet yanlısı kişilerce insanlar alenen tehdit edilmeye başlandı. Bu TV yayınlarında bile söylenir hale geldi. Tüm bu söylemlere baktığımda ister istemez aklıma bu silahlar, mermiler nereden geldi sorusu geliyor. Savcı ve emniyet mensupları asıl bu söylenen silahların peşine düşmeli.”

- “Artık kaos hakim olmaya başlamış, mafyatik oluşumlar, eşkıya ya da çetevari oluşumlar etkili olmuştur. Artık devletin ali menfaatleri değil kişisel çıkarlar belirleyici olur. Her kademede yağcılar, dalkavuklar öne çıkar.”

- “Vatandaş her ne sebeple olursa olsun kendini güvenlik güçlerinin yerine koyarak silahlanmaya başlarsa, bu ülkemiz için sonun başlangıcı olur. Oysa bunlar terörist muamelesi görmeli. Bu kişiler, bu beyanları ile kendilerini paralel devlet görüyorlar. Teröristlerin amacı da budur ve aynı yöntemi kullanırlar. Devlet otoritesini sarsmak, devletin yerine geçmek başlıca gayretleridir. Bunun bir adım ötesi adaleti kendilerinin dağıtma gayreti olacaktır. Bu lüzumsuz çıkışlar karşısında savcılar, hakimler, güvenlik güçleri bizzat harekete geçerek vazifelerini yapmalıdırlar.”

★★★

Türkiye’de başı boş bırakılan silahlanmayı sadece sıradan bir asayiş olayı olarak görmeyin. “Pompalı tüfek”, “Av tüfeği”, “Kuru sıkı” vs. deyip de geçmeyin. Akıllı olun... Uyanık olun... Magandalar evriliyor... Bilmediğimiz çok şeyler olabilir. Yerim dar!.. Daha ne diyeyim!..

★★★

Ulu Tanrı,  tüm şehitlerimizle birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşlarına rahmet etsin. Nur içinde yatsınlar.  Mekanları cennet olsun.