Dün sabah alışveriş için markete gittim. Fiyatlar bir gün öncesinden daha pahalı!
“Ne oluyor bu memlekete?” diye acı acı mırıldandım.
Eve döndüm... Elektrikler kesik... Telefonla sorup soruşturdum. Yetkili makamlar “Saat 17.00’ye kadar elektrik gelmeyecek” dediler... Dünyanın en büyük kentlerinden İstanbul’un en işlek semtlerinden olan Akat-Etiler’de 7 saat elektrik kesintisi... Hangi çağda yaşıyoruz?
Aynı acı tonla “Ne oluyor bu memlekete?” diye söylendim.
Sonra gazeteyi aldım. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in başka bir konuda aynı soruyu sorduğunu gördüm.
“Ne oluyor bu memlekete?”
Ekrem İmamoğlu’nun eşi ve çocuklarına yapılan baskıyı eleştirerek şöyle diyordu:
“Dilek Hanım’ın ve çocuklarının kanunla verilen diplomatik pasaportu var. Onu iptal etmişler. Şu an Ekrem İmamoğlu’nun unvanı ‘Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’. Bir mahkeme kararı var mı? Bir ceza almış mı? Aldığı ceza onaylanmış mı? Hayır! Fakat kafada mahkûm edilmiş. Ya bu nasıl devlet?”
Ekonomide, teknikte, ticarette, hakta, hukukta adalette vatandaşların büyük bir bölümü hep aynı soruyu soruyor “Ne olacak halimiz?”
Gerçekten ne oluyor bu memlekete, bilen var mı?