Rakip zormuş, hızlı oynuyormuş, bizim eksiklerimiz varmış. Unutturdular tabii Türk’ün gücünü her yerde böle, böle! Birlik olunca karşımızda kimsenin duramayacağını hatırlamadılar, hatırlamak istemediler. Ama Bizim Çocuklar, Türk’ün gücünü sahada öyle bir gösterdiler ki sadece Avusturya’yı değil ne kadar Türk kimliğine düşman olan varsa hepsini gerekli dersi verdiler. Aslanlar gibi mücadele ettiler.

Montella’nın forvetsiz oyunu ilk defa işe yaradı. Üzerine topun yönüne göre Kaan’ın defansın içerisine yerleşmesiyle Avusturya’ya istediği pozisyonları vermedik. Hareketli oyunda gol bulmamızın zor olduğu gerçeğini düşünerek yaptığımız başarılı duran top organizasyonları sayesinde iki gol bulduk. Arda’nın muhteşem servislerine Merih’in harika dokunuşları zoru kolay yaparak 2-0 öne geçmemizi sağladı. Skoru koruma hastalığının otomatik olarak ortaya çıkmasıyla bu defa duran toptan golü yiyen taraf biz olduk. Avusturya gol için açık verdikçe oluşan boşlukları daha iyi kullanmamız gerekiyordu. Ancak Montella bu yönde bir hamlede bulunmadı. Montella da öğrenecek Türk’e durmanın yaraşmayacağını!

Avusturya karşısında Türkiyeli gibi değil Türk gibi oynadık. Bayrağımıza saygısızlık yapanlara en doğru mesajı, “Ne Mutlu Türküm Diyene” dedirten oyunumuzla verdik!