Korkusuz

Korona mucizesi

Korona mucizesi
Türkiye olarak iki aydır korona ile uğraşıyoruz.

Siyaset ve medyanın tek konusu büyük ölçüde korona.

Rusya, ABD, Suriye, Libya, Irak ve bilumum Ortadoğu “uzmanları” level atlayarak korona uzmanı kesilmiş racon kesiyorlar.

5 Mart’ta Moskova’da Putin’le buluşan ve Putin tarafından kapıda bekletilen Erdoğan’ın yandaşları İdlib’i unutmuşa benziyor.

Oralarda barınan 50 bin teröriste ne oldu?

Oraya gönderilen 10 bin asker ve 4000 tank, top, zırhlı araç ve askeri malzemenin amacı ne?

Libya’dan söz eden de yok.

Dünya ve Arap medyasına göre Suriye’de savaşan 10 bin militan Türkiye üzerinden Libya’ya taşındı.

Libya ve Katar radikal İslamcı grupları desteklerken Mısır, Suudi Arabistan ve BAE başka gruplara yardım ediyor.

Hepsi Arap ülkesi ama Türkiye değil.

Savaşan gruplar gibi onları destekleyen ülkeler de Sünni.

Bu ülkelerin tümü 2011 sonrasında Suriye’de Esad’a karşı hep birlikte hareket etmişti.

İran ve Rusya’ya da karşı.

Şimdi bu iki ülke Türkiye ile birlikte Suriye sorununu çözmeye çalışıyor ama hiçbir konuda anlaşamıyorlar.

İdlib’te Ankara’nın karşısında duran Putin Libya’da benzer bir tutum içinde.

Irak’ta kimin eli kimin cebinde belli değil.

Peki S-400’lere ne oldu?

Ne zamana kadar depolarda jelatinli sandıklarda duracak?

Bayram sonrası korona ile ilgili yasaklar kalkacağına göre S-400’ler de sandıklardan çıkarılır, kurulur ve aktif hale getirilebilir!

Peki kime karşı kullanılacak?

Ya Suriye’deki Rus uçaklarına ya da İncirlik’ten kalkacak Amerikan uçaklarına karşı!

Sevimsiz bir tercih.

Adam seçime hazırlanıyor ama her an yeni bir mektupla hepimizi şaşırtabilir.

Ona “Deli Trump” demişler.

Hatırlayın “Suriyeli Kürtlere yaklaşanları perişan ederim” demişti.

Peki Fırat’ın doğusundaki PYD/YPG/PKK’lılara ne oldu?

9 Ekim’de bölgenin bir bölümüne giren Türk Ordusu onları az güneye doğru iteledi.

Eski tas eski hamam.

Adamlar ABD’nin korumasında oturmuş keyiflerine bakıyorlar.

Gelen haberlere bakılırsa Amerikalılar bölgede bulunan ve şimdiye karşı muhalif konumda olan yirmi kadar Kürt grubu PYD ile birleştirmeye çalışıyor.

ABD bayrağı ya da nazik deyimiyle şemsiyesi altında.

Bölgede Arap aşiretler de var.

Bir sonraki adımla ABD; Kuzey Suriye ile Kuzey Irak Kürtlerini birleştirmek istiyor.

Her iki ülkenin kuzeyi Türkiye’nin güneydoğusuna komşu.

Az ilerisi de İran.

Orada da Kürtler var ama aynı zamanda Türk kökenli Azeriler de.

Suriye ve Irak’ta Türkmenler var.

Meğer Libya’da da “bir milyon Osmanlı bakiyesi varmış”.

Orta Asya, Kafkaslar ve Balkanlar’da olduğu gibi.

Yunanistan, Bulgaristan, Kosova, Arnavutluk, Bosna ve başka ülkelerde de.

Osmanlı bakiyesi için Libya’ya müdahale eden AKP bence Batı Trakya’nın da icabına bakmalı.

Biraz geç kaldı ama Bosna’da kasap Sırplara haddini bildirmeliydi.

Ama adamlar çok uyanık çıktı çünkü Türkiye tonlarca et sattı ve satıyor.

Bir zamanlar Müslümanlara yapmadığını bırakmayan Bulgaristan da şimdi Türkiye’e saman satıyor.

İlginç hikayeler.

Peki Somali’de ne işimiz var?

Orada Osmanlı bakiyesi de yok!

Türkiye bütün olanaklarıyla her alanda Somali’de işbaşında.

Yine BAE ve Suudi Arabistan’a karşı.

Yeni Şafak Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül’ün deyimiyle “Her yerde bu iki ülke Türkiye’nin karşısına çıkıyor”.

İkisi de çok zengin petrol ülkesi.

Peki ne yapacağız?

Karagül’e göre “gidip bu ülkelerin liderlerine kendi evlerinde hesap soralım”.

Yani savaş.

Halep: 82., İdlib: 83. Trablus: 84., Musul: 85., Dubai: 86., Mekke: 87., Medine: 88., Selanik: 89. ve Mogadişu 90. vilayetlerimiz olacak.

Ümmetimize hayırlı olsun.

Bay Kemal itiraz ederse onu da Fizan’a sürgüne göndeririz.

Allah razı olsun koronadan!

O olmasaydı işimiz çok zor olacaktı.

Her şeyimizi ona borçluyuz!